Kusura bakmayın ama işin “Boku çıktı”
Yunanistan Dışişleri Bakanı Dora Hanım Türkiye’ye geliyor ve Türkiye’nin iç meseleleri ile ilgili ahkam kesiyor: “Türbana izin verilmeli”
“Ha” ile başlayan bir küfür edeceğim ama ayıp olur diye etmiyorum,
Dora Bakoyanni’ye değil, okurlara ayıp olur diye,
Elin Yunanlısı geliyor, Türkiye’nin bir iç meselesi ile ilgili sanki üzerine vazifeymiş gibi ahkam kesiyor, akıl veriyor Hükümetten “Tık” yok,
Söylenen işlerine geliyor ya, Ondan,
Peki yarın da Yunanistan Başbakanı veya bir başka Avrupalı lider gelip “türbana izin verirseniz Türkiye Avrupa’dan tamamen dışlanır,” dese hükümet aynı sessiz kabulü gösterecek mi?
Hiç zannetmiyorum,
Kıyameti koparırlar,
En azından “Size mi kaldı” derler, “İçişlerimize karışmak size mi kaldı” derler,
Hatta benim Dora Hanım’a söylemeye utandığım şeyi bile söylerler,
Olacak iş midir Bakoyanni’nin sözleri, Haysiyetli bir ülkenin haysiyetli bir hükümeti böyle bir lafı kabul eder mi, yalayıp yutar mı?
Bence yutmaz,
Yutarsa hapı yutar,
“Türbana özgürlük” istemesini kabullendiğimiz Yunan Dışişleri Bakanı yarın da gelip “Patrikhane’ye ekümenik sıfatını verin”den başlayan bir dizi taleple karşımıza dikilse, o zaman da susacak mı hükümetimiz,
Korkum o ki susacak,
Siz olacağına bakın,,,
Çağlar’ın tek borcu TMSF’ye değil
TMSF Cavit Çağlar’ın şirketlerine birer birer el koyuyor,
Uzun zamandır burada bağırıyoruz, Sonunda bir şeyler olmaya başladı,
Geç kalmış bir operasyon olsa bile geç hiçten iyidir,
Biliyorsunuz, Çağlar’ın sadece İnterbank’tan dolayı TMSF’ye olan borcu faizler hariç 1,7 milyar dolar,
TMSF ile anlaşma yaptığı günden bu yana ödediği miktar 72 milyon dolar,
Oysa yaptığı anlaşmaya göre yılda 175 milyon dolara yakın bir para ödemesi gerekiyordu,
Ödemedi,
Zaten yakın çevresine böyle bir ödeme yapmayacağını başından beri söylüyordu,
Maksadı zaman kazanmaktı,
Nasreddin Hoca misali, ya at ölecek, ya Timur, ya da hoca,
Bu nedenle zaman kazanmak istedi,
Ama zaman kazanırken “Arsızlıktan” da vazgeçmedi,
Helikopterler, lüks otomobiller, aynı şatafatlı yaşam, Hatta Çırağan’da düğün,
Çağlar daha önce de benzer bir duruma düşmüştü,
Sonra “Babası” Süleyman Demirel iktidar oldu,
Cavit bakan oldu, Hem de bankalardan sorumlu bakan,
Sorunlarını “Bir şekilde” çözdü,
Şimdi artık Baba falan yok,
O da bir kaç hafta, operasyon başlayınca kalktı Başbakan’a gitti,
Ne görüştüler bilemiyorum,
TMSF operasyonu ile Cavit Çağlar’ın İnterbank’tan kaynaklanan borcu tahsil edilebilir mi?
Hiç zannetmiyorum, Hatta bu işten TMSF’nin kasasına tek kuruş bile girmeyebilir,
Çünkü Cavit Çağlar’ın sadece TMSF’ye değil Maliye’ye de çok ciddi borçları var,
Çağlar’ın vergi borcunun 1 milyar YTL’ye ulaştığı söyleniyor,
Keza SSK’ya da müthiş bir borcu var, Sürekli SSK yüzsüzlerinde liste başı,
Hatta sendikalara bile borcu var, İşçilerden kestiği sendika aidatlarını sendikalara ödemediği için,
İşçilerine de müthiş bir borcu var, İşçilerini sürekli izne çıkarıyor,
Anlayacağınız iki helikopterle son model Mercedes’lerle gezen, ailesi yurt dışında fink atan Cavit Çağlar’ın hemen hemen 3 milyar dolar borcu var,
İddia o ki, Cavit Çağlar Başbakan’la yaptığı görüşmede “Üzerime gelinirse binlerce işçiyi sokağa dökerim” demiş,
Çağlar’ın çalışanları sokağa dökülebilir,
Ama Cavit Çağlar’ın evini basmak için,
Başka nedenle değil,