Biz yazdıkça akaryakıt fiyatları gıdım gıdım da olsa düşüyor,
Bugün de benzin 6, motorin 9 kuruş ucuzladı,
Yavaş yavaş bizim söylediğimiz rakamlara geliyorlar,
POAŞ Genel Müdürü’nün rafinerileri suçlamasından sonra TÜPRAŞ’tan geniş bir bilgi geldi,
TÜPRAŞ rakamlar yollamış,
Gelen bilgiye göre 8 Temmuz 2008 günü Akdeniz çanağında kurşunsuz benzinin tonu 1,372,14 YTL,
19 Kasım 2008 günü ise 657 YTL,
Değişim oranı yüzde eksi yüzde 52,
Aynı dönemlerde İzmit rafinerisi çıkış fiyatları 8 Temmuz ‘da 1,130,41 YTL/ton, 20 Kasımda ise 582,05 YTL/ton, Değişim oranı eksi yüzde 49,
Benzinin pompa satış fiyatı ise 8 Temmuz’da 3,55 YTL,
Bu fiyatı oluşturan unsurlar şöyle?
1,13 YTL akaryakıt rafineri satış fiyatı
0,39 YTL bayi karı
2,03 YTL vergiler
20 Kasım günü akaryakıtın pompa satış fiyatı 2,92 YTL,
Bu fiyatı oluşturan unsurlar ise şöyle,
0,58 YTL akaryakıt rafineri satış fiyatı 0,40 kuruş bayi karı
1,94 kuruş vergiler
Rezaleti görüyor musunuz?
Akaryakıtın fiyatı yüzde 50’den fazla düşüyor,
Buna karşın dağıtım ve bayi karı artıyor,
Yüzde 39’dan 40’a çıkıyor,
Oysa akaryakıt fiyatındaki düşüş dağıtım maliyetini de düşürüyor ama dağıtımcının umurunda mı?
O fırsat bu fırsat diyerek kar oranını arttırıyor,
EPDK bu duruma acilen müdahale etmeli,
Çünkü bunun adı fırsatçılıktır,
Soygunculuktur,
Kimi kömür dağıtır, kimi açılım
Geçen perşembe Teke Tek’e konuk olan CHP MYK üyesi Mustafa Özyürek’e çarşaflı katılımlarla ilgili sorular sorup yanıtlarımı aldıktan sonra kritik bir soru yönelttim,
"Bugün çarşaf açılımı yaptınız, Ben bu açılımı kendi adıma destekliyorum, Ancak yarın öbürgün çeşitli tarikatların temsilcileri AKP’den veya sağ siyasetten memnun olmadıklarını belirterek partinizin saflarına katılmak isterse CHP’nin kapıları onlara da açılacak mı? Eski genel başkanınız Bülent Ecevit, tarikat ve cemaatlere Türk tipi sivil toplum örgütleri olarak bakardı, Siz de bu görüşü benimseyecek misiniz?"
Mustafa Özyürek, çok kesin bir dille tarikat yapılanmasının şeyh mürit ilişkisinin demokrasi ile bağdaşır bir yönü olmadığını, bu nedenle de CHP’nin bir tarikat açılımının söz konusu olmayacağını söyledi,
İçimden güldüm,
Gülmekte ne kadar haklı olduğumu CHP’nin çarşaf açılımının öncülüğünü yapan İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin’in pazar günü, yanılmıyorsam Vatan gazetesinde yayınlanan röportajını okuyunca anladım,
Gürsel Tekin çarşaf açılımının başarılı olduğunu, sıranın tarikat açılımında olduğunu söylüyordu,
Gürsel Tekin’i okuyunca, Mustafa Özyürek’e sorduğum bir soru aklıma geldi,
Özyürek’e "Bu açılım partinin ilgili kurullarında Parti Meclisi’nde, MYK’da tartışılıp alınmış karar mı, yoksa İstanbul İl Başkanının yaptığı bir fetakompli mi? Parti politikasını artık bir il başkanı mı yönlendiriyor?" demiştim Özyürek ise bu açılımın genel başkan tarafından yönlendirildiğini, genel başkanının da CHP tüzüğüne göre partinin organlarından biri olduğunu söyledi,
Gürsel Tekin’in sözlerinden anlıyorum ki, bu açılımlar kurumsal falan değil,
Gürsel Tekin, reel politika üretiyor ve bunu partinin en yetkili organına bir şekilde empoze ediyor,
En yetkili organ, yıllardır yapmadığı değişimleri, İstanbul İl Başkanı sayesinde yapıyor,
Bunlar yapılmalı mı, yapılmamalı mı ayrı bir tartışmanın konusu,
Ancak bunun yapılış biçimindeki kurumsallık eksikliği, açılımın inandırıcılığı, tutarlılığı konusunda kafalarda soru işareti uyandırıyor,
Beni şahsi görüşüm şu,
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal yerel seçim hazırlığı yapıyor,
AKP ve Başbakan kömür dağıtıyor, TOKİ ev dağıtarak oy kaybını engellemeye çalışıyor,
Bunları dağıtma imkânı olmayan CHP genel başkanı ise açılım dağıtıyor,
Karayalçın’ı partiye katıyor,
Amaç belli,
Bir önceki seçime göre oy oranını bir puan bile olsa arttırmak, en azından geçen seçimin altına düşmemek,
Anlayacağınız açılımlar da, dağıtımlar da ülke için, halk için değil,
Hepsi koltuğu korumak başarısızlığa rağmen başarılı görünmek için,
