Bazılarının sandığından daha güçlüymüşüz

 

Türk entelijansıyası Türkiye’nin gerçek değerini ve önemini pek anlayamadı,

Son yüzyıl boyunca Türkiye ile ilgili fikrini Batı entelijansıyasını, basınını, siyasası takip ederek oluşturan bizimkiler Türkiye’nin önemini Batılıların atfettiği kadar zannediyorlardı,

Değersiz, önemi olmayan, itilip kakılabilecek kadar narin, kırılgan bir ülke,

Bu algının çok da doğru olmadığını şimdi şimdi görüyoruz,

Recep Tayyip Erdoğan, bazılarımız için dangıl dungul sayılabilecek yaklaşımlarıyla bizim entelijansıyanın Batılı gözle oluşturulmuş paradigmalarını yıktı,

Kimbilir belki de bunun nedeni Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’nin entelijansıyasına mensup olmaması hatta büyük bir ihtimalle entelijansıya kelimesini bilmiyor olmasıdır,

Önce Davos’ta esip gürledi,

Galiba tek destek veren ben oldum,

Yandaş medyada bile “Çok da doğru olmadı” yorumları yapılırken ben “Ben de olsam aynısını yapardım” dedim,

Ertesi gün Türk entelijansıyası “Bunun hesabı sorulur, IMF başımıza bela açacak, Obama’nın kabinesi ve yakın çevresinde 11 Yahudi var” demeye başladılar,

Aradan geçen kısa sayılabilecek bir sürede İsrail yumuşama sinyalleri gönderdi,

Obama, Avrupa gezisinin sonuna Türkiye’yi ekledi ve kalabalık bir heyetle Türkiye’ye gelme kararı aldı,

Başbakan Erdoğan IMF’e de postayı koydu, “Sizin paranıza ihtiyacım yok” dedi,

Hep beraber kızdık, “Kriz gelirken bu söylenir mi?” diye,

Ama dün gördük ki, IMF “Türkiye ile anlaşmak üzereyiz” demeye başladı,

Eğer kapalı kapılar ardından bir takım sözler verilmiyor, kamuoyunun gördüğünün dışında bir tuluat oynanmıyorsa, ki bu ihtimali düşük görüyorum, Türkiye bizim entelijansıyanın düşündüğünden, tahmin ettiğinden çok daha güçlü, çok daha önemli ve çok daha sağlam temelleri olan bir ülke,

Erdoğan bilerek veya çok büyük bir ihtimalle bilmeyerek bu değeri ortaya çıkardı,

Kimbilir belki de Türkiye’yi Batı’dan koparmak isterken, Batı’nın Türkiye’nin değerini daha iyi anlamısını sağladı,

Kimbilir belki de, eğrisi doğrusuna geldi,

Bunlar hep varsayım,

Tek gerçek Türkiye’nin bildiğimiz ve tahmin ettiğimizden daha büyük olduğu,

Tayyip Erdoğan bunu gördü,

Ancak görmesi gereken bir şey daha var,

Türkiye’nin bu gücü ve bu değeri rejiminden kaynaklanıyor,

Orta Avrupa’dan sonra Çin’e kadar uzanan bölgede tek gerçek demokrasi, tek devlet gibi devlet olmasından,

Yani Cumhuriyet’in kurucu ruhundan ve temellerinden kaynaklanan bir değer,

Bu değere sahip çıkmak gerek,

Örselemek değil,

 

 


Satılık oy var

Bu gidişle sadece bir grup salak oyunu ülke sevgisi için verecek,

Baksanıza her yerde oyun bir bedeli var,

Bir torba kömür, bir buzdolabı, bir çamaşır makinası, biraz erzak,

Bedava oy yok,

Gaziantep’te yarım veya çeyrek altına satın alınacakmış oylar, AKP’li il yönetim kurulu üyesi öyle açıklamış,

Oysa ben aylardır kime oy atayım diye boşu boşuna düşünüyorum,

Kim ülkeyi daha iyi yönetir, kim ülkeyi iyi yönetirken bir yandan da özgürlükleri genişletir, özgürlükleri genişletirken Türkiye’nin temel niteliklerinden taviz vermez, kim Atatürk’ün ilkelerine daha bağlı kalır, kim Türkiye’yi Batıya yaklaştırır, kim yolsuzluk yapmaz, kim çevresini zengin etmez, kim vatandaşlar arasında ayrım yapmaz, kim inançlara ve inançsızlara aynı oranda saygı gösterir, kim Türkiye’nin stresini azaltır diye düşünüp kararıyorum,

Haybeye bir uğraş bizimki,

En iyisi oyu satmak,

Şimdi kaldı iş bedel belirlemeye,

Madem memleket sevgisini, çoluk çocuğun geleceğini satıyoruz,

İyi hesaplamak lazım,

Acaba kaç para eder!

 

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Ne adığımıza değil neyi sattığımıza dikkat ettiğimiz zaman

Erişilebilirlik Araçları