Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un Harp Akademeleri’ndeki konuşmasına gittim,
Çok kalabalıktı,
Bir iki sene önce Genelkurmay’ın sokağından geçse Genelkurmay’ı alarma geçirecek bazı isimler de davetliydi,
Anladığım kadarıyla "Kurumsal ve aleni" düşmanlar dışında, Genelkurmay, gazetecilere yönelik bir "Genel Af" çıkarmış,
Tank Hasan da oradaydı, Mehmet Altan da,
Hatta Nazlı Ilıcak ve dahi Mustafa Karaalioğlu, Başbuğ’un geçen yıl Ankara’da, Genelkurmay Karargahı’nda yaptığı basın sohbetinde pek çok gazeteci akreditasyon uygulamasından yakınmıştı,
Belli ki, dikkate alınmış,
Epey bir gevşeme olmuş,
Başbakanlık akreditasyonda sertleşirken, Genelkurmay yumuşamış,
Genelkurmay Başkanı Başbuğ’un konuşması, yukarda sözünü ettiğim geçen yılki basın sohbetinde ele aldıklarından çok farklı değildi,
Terörü anlattı,
Asker-siyaset ilişkilerine değindi,
Bilinmedik, yeni bir şey söylemedi,
Adını vermeden Gülen Cemaati’nden yakındı,
Bu cemaatin gücünün abartılmasının cemaatin işine yaradığını ima etti,
Güncel meselelere fazla girmedi,
Cuma günü bir basın toplantısı düşündüğünü, güncel meseleleri burada ele alabileceğini söyledi, Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un konuşmasında benim ilgimi tek bir şey çekti,
OBAMA Orgeneral İlker Başbuğ, konuşmasının pek çok yerinde yabancı düşünürlere, siyaset bilimcilere atıfta bulundu,
Onlardan alıntılar yaptı,
Bunlar normaldi, ama bir şey beni çok şaşırttı,
İlk kez bir Genelkurmay Başkanı’nın bir yabancı ülke liderinden, ABD Başkanı’ndan bu kadar fazla alıntı yaptığını gördüm,
Başbuğ, konuşmasının pek çok yerinde ABD’nin yeni Başkanı Obama’nın sözlerine, açıklamalarına, siyasi tavrına değindi,
Özellikle de konuşmasının son bölümünde, Obama’nın Meclis’te yaptığı konuşmanın bir bölümünü yeniden okudu ve ABD Başkanı’nın, Atatürk’ün en önemli eseri olarak Türkiye’yi gösterirken vurguladığı "Laik demokrasi" tamlamasını tekrarladı,
Laik demokrasinin önemini Obama destekli tekrarladı,
Ben dünkü konuşmadan Silahlı Kuvvetler’in Obama’nın Türkiye ziyaretini olumlu algıladığını ve Obama’nın mesajlarına destek verdiğini çıkardım,
TSK, Obama’nın Türkiye ziyaretinin anlamını siyasetçileden daha iyi yorumlamış gibi görünüyordu,
Futbol dedikoduları
Futbol caimasını yakından tanıyan birkaç dostum, pazar akşamı oynanan maçta olan bitene çok şaşırmışlar,
Özellikle de Emre ile Sabri arasında çıkan olaylara,
Çünkü anlatılanlara göre, Emre ile Sabri aynı cemaate mensupmuş,
Ve cemaat hiyerarşisinde Emre, Sabri’den daha yukarı pozisyondaymış,
Hatta faal futbolcular arasında en yüksek pozisyonda olan oymuş,
Bu nedenle aynı cemaatten olduğu söylenen Sabri’nin Emre Belozoğlu’na davranış biçimi, Sabri’nin cemaatteki kabulünü zora sokabilirmiş,
Bu konuşmayı dinleyen bir diğeri, duruma farklı bir boyut getirdi,
Ona göre Fenerbahçe’ye geçtikten sonra Emre’nin cemaatle ilişkisi eski düzeyinde değilmiş,
Yavaş yavaş cematten kopmaya başlamış,
Zaten Sabri ile aralarındaki kavga da bu nedenle çıkmış,
Halen cemaatte olan Sabri, Emre’nin cemaate uzak durmasına kızgınmış,
Bir üçüncüsü ise her ikisine de karşı çıktı,
Yanıldıklarını, Emre’nin de Sabri’nin de halen cemaat içinde olduklarını, büyük bir ihtimalle maç gecesi cemaatten gelen tepkiler üzerine bu iki futbolcunun barışmış olabileceğini ve Sabri’nin Emre’den özür dileyeceğini söyledi,
Ne güzel bir spor sohbeti değil mi?
