CÜBBELİ Ahmet Hoca’yı Teke Tek Özel’de de konuk ettik,
Doğrusunu isterseniz, Cübbeli Ahmet Hoca diye bilinen Ahmet Mahmut Ünlü’yü Teke Tek’e ilk davet ettiğimde çok da umutlu değildim,
Ancak kısa bir telefon görüşmesinde, "Aile hayatımla ilgili soru sormayacaksanız elbette gelirim, Aynı fikirleri paylaşmadığımızı biliyorum, İslam’a bakışımız da benzerlik göstermiyor ama sizin samimi ve mert duruşunuzu biliyorum, Ailem dışında her konuyu konuşurum, Jet-ski’yi de, Barbie’leri de konuşuruz" dedi ve programa katıldı,
İlk program sonunda, Murat Bardakçı ve Prof, Yaşar Nuri Öztürk’le bir kez daha birlikte olmak isteriz deyip ayrıldık,
İki hafta sonra bu kez de Teke Tek Özel’de bir araya geldik,
Haber televizyonları tarihinin izlenme rekoru kırıldı,
Fenerbahçe-Beşiktaş maçıyla aynı saatlere denk gelmeseydi, herhalde daha da yüksek bir izlenme payı elde ederdi,
Program sonrası beğeniler çoğunlukta ama eleştiriler de var,
Eleştiriler üç türlü,
Birinci grup, İslamcılar,
"Sana mı kaldı din mevzularını ele almak, Dinle alay ediyorsun, Dindarlarla alay ediyorsun, Bilmediğin konuları konuşuyorsun şerefsiz" diyenler,
Bunları katiyen ciddiye almıyorum,
İkinci grup, İslamcılık karşıtları,
"Bu adamları ekrana çıkartıp sempatik gösteriyorsunuz, Reyting uğruna bu yaptığınız ihanettir, Bunlar Cumhuriyet rejiminin düşmanları, siz onları konuşturuyorsunuz" diyenler,
Bu eleştiriye saygı duyuyorum, Ama katılmıyorum, Bu programların sonuçları, onların düşündüğü gibi olmuyor, Tam aksine, Türkiye’de farklılıkları bir arada yaşatmanın ne kadar önemli olduğunu, kimsenin kimseye düşman olmadığı, herkesin özgürce yaşadığı bir topluma doğru yol almamız gerektiğini gösteriyorum, Cübbeli Ahmet ile ben karşılıklı konuşabiliyorsak, o benim eleştirilerime ve bazıları çok uçta sorularıma yanıt vermekten gocunmuyorsa, ben de onun fikirlerine katılmasam da dinliyorsam, bu topluma verilmiş önemli bir mesajdır diye düşünüyorum, Benim İslamcılar için bir öcü olmadığımı, her İslamcının da Cumhuriyetimiz için bir tehlike olmadığını gösteriyoruz diye düşünüyorum,
Üçüncü grup eleştirmenler, komplocular,
"Cübbeli’yi bu kadar ekrana çıkardığınıza göre ortada yeni bir durum var, Kimbilir Türkiye için nasıl bir tezgâh kuruldu, Yeni bir toplum mühendisliği çalışması yapılıyor, Herhalde BOP’un yeni bir parçası bu" diyenlere ise gülüyor, acil şifalar diliyorum,
Benim ne yapmaya çalıştığım açıkça ortada,
Yaşadığımız toplumun bütün unsurlarını izleyiciye getiriyorum,
Bu bazen çok ortadan, bazen çok uçtan biri olabiliyor,
Bazen bir tarikatçı, bazen bir DTP’li, bazen bir aşırı milliyetçi, bazen aşırı sol biri olabiliyor,
Her şey görülsün, her şey bilinsin, herkes tanınsın istiyorum,
Birine kötü diyeceksek başkası dedi diye değil, kendi fikrimiz olarak diyelim,
Birine iyi diyeceksek başkası öyle dememizi istedi diye değil, kendimiz karar verelim,
Gerçeklerden korkarak değil, gerçekleri bilerek,
Nacar’dan eleştiriler
CÜBBELİ Ahmet’le yaptığımız programdan sonra İsmail Nacar aradı,
Nacar çok değer verdiğim bir isimdir,
İslamcı kanada yakın duran ama düşünen bir adamdır,
Saygındır, bilgilidir, önemlidir,
Epey sohbet ettik,
Ahmet Mahmut Ünlü ile yaptığımız programla ilgili bazı eleştiriler yaptı,
Nacar’ın eleştirileri şöyle:
"Rasyonel İslam tefekkürünün tasfiyesinde büyük rol oynayan tarikat zihniyetinin mümessili olan bu zat, İslam’a yakışmayan pek çok sözler söyledi,
Örneğin, ‘Peygamberin kesilen saçı insanlara dağıtılıyordu, Bu saç tellerini ateş yakmaz, Peygamberlerin cesedi toprakta çürümez, Şehit ve bazı evliyalar da böyledir’ dedi,
Ölü tapıcılığı anlamına gelen böylesi yaklaşımları İslam şirk ve ilkellik olarak niteler,
Nitekim Allah’ın hayat ve kâinata koyduğu tabii yasalar var,
Örneğin, su, yüzme bilmeyeni boğar, ateş de yakar,
‘Sünnetullah’ denilen bu yasalarda bir değişikliğin olamayacağını da Kur’an söylüyor,
Fetih Suresi’nin 23, Ayeti aynen şöyledir: ‘Allah’ın yasalarında asla bir değişiklik bulamazsın,’
Kehf Suresi’nin 110, Ayeti de, bir beşer olan Peygamber’in bizim gibi bir insan olduğunu söylüyor,
Peygamber’e hitap ederek, ‘De ki, ben de sizin gibi insanım’ diyor,
Demek ki, İslam’da her açıdan baki olan yalnız Allah’tır,
Her beşer doğar, yaşar ve toprak olur,
Kıyametteki dirilişimiz ise ayrı bir olay,
Onun için İslam’ı bilerek veya bilmeyerek lekeleyen bu tarikat reislerine fırsat vermemeliyiz, Eğer televizyon ekranlarına çıkarmak istiyorsak, bunlara haddini bildirecek birisini de karşılarına oturtmak gerekiyor,"
İsmail Nacar haklı,
Yaşar Nuri Öztürk’e bu teklifi yaptım, Ancak "Cübbeli Ahmet Hoca’yı ciddiye almadığını" söyledi ve kabul etmedi,
Ahmet Mahmut Ünlü bir kez daha konuğumuz olursa, İsmail Nacar da bizimle olacak,
