Bölücülüğün milliyeti olmaz

OSMAN Pamukoğlu’nun "bölücülük’ yaptığını söyleyince aldığım tepkinin miktarını anlatamam,

Binlerce e-posta,

Zaten habertürk,com’un da en çok okunan ve en çok yorum yapılan haberi oldu bu yazı,

İnternetteki yorumların da, bana gelen e-postaların da oranı hemen hemen elli elli,

Yarısı bana hak veriyor, yarısı Osman Pamukoğlu’na,

Bu durum bile "bölünmenin" habercisi,

E-postaların bazıları ise "hakaret" içerikli,

Hakaretleri sahiplerine iade ediyorum,

Ancak ortada bazılarının anlamadığı bir şey var,

Ben Kürt bölücüleri savunmuyorum,

Söylediğim şu: "Bölücü bölücüdür, Kürt’ü, Türk’ü fark etmez,"

Sizce eder mi?

Diyelim ki, Kürt bölücüler başarılı oldu,

Türkiye bir yerinden bölündü,

Ya da diyelim ki, Türk bölücüler başarılı oldu, Türkiye aynı yerden veya biraz ötesinden bölündü,

Sonuç ne olur?

Türkiye iki parça olmaz mı?

Kimin böldüğü fark eder mi?

Sonuç aynı olduktan sonra ha 3 artı 2 beş, ha 2 artı 3 beş,

Sonuç aynı değil mi?

Anladığım kadarıyla "bazı kendini bilmezler", Türkiye’nin bölünmesine karşı değil,

Sadece kimin böldüğüyle ilgileniyorlar,

Bu mudur Atatürk’ün bize emanetine reva gördüğümüz,

Hani ne oldu Misak-ı Milli?

Madem öyle, Osman Pamukoğlu niye Güneydoğu’da yıllarca "yazdığı" kahramanlıkları yaptı!

Karar verin, "Türkiye bölünmez bir bütün müdür?" yoksa "Türkiye, Kürtlerin bölemeyeceği ama başkalarının canı isterse bölebileceği" bir bütün müdür?

Behey gafiller, neyi savunduğunuzun, neyi istediğinizin farkında mısınız?

Açılımın ilk gününden beri kafamı meşgul eden soru, zaten sizin gibilerin varlığıydı,

O yüzden açılım lafı geçtiği gün bu köşede bu yüzden sordum, "Ya bir gün Türkler de kalkıp Türk açılımı isterse ne yapacaksınız?" diye,

Bu yüzden televizyon programında iktidarı eleştirdim, "Bu ülkede yaşayan Türklere kendilerini kötü hissettirmeye başladınız, Türk olmayı ayıp haline getirdiniz" diye,

Çünkü biliyordum sizin gibilerin varlığını,

Kafanıza sokun,

Bölücü bölücüdür,

Adı fark etmez,

PKK’nın sonundaki K harfi T de olsa fark etmez,

 

 


Latin alfabesi kullanan Kürtler nerede var?

DÜNKÜ manşetimizle ilgili İçişleri Bakanı bir açıklama yaptı, "Alfabeye yeni harfler eklenmesi konusunda bir çalışma yürütmüyoruz" diye,

Yemin etse başı ağrımaz,

Resmi bir çalışma yürütülmediğini, yürütülen çalışmaların İçişleri Bakanlığı bünyesinde yapılmadığını zaten biz de haberimizde yazdık,

Ancak "demokratik açılım" ile ilgili çalışmalar arasında bunun yer aldığını adımız gibi biliyoruz,

Üstelik bunda garipsenecek, acayip bir durum da yok,

Dün de yazdığım gibi, Türk alfabesine Q, W, X harflerinin eklenmesinin "Atatürk Devrimi"nin ruhuna bir zarar vereceğini zannetmiyorum,

Zaten Harf Devrimi "Arap alfabesi"nin yerine "Latin alfabesi"nin kullanımını öngörüyor,

Q, W ve X harfleri de Japon alfabesinin harfleri değil,

Latin alfabesinin harfleri,

Bu yüzden de devrimin ruhuna aykırı değil,

Devrim yasasının ruhuna da aykırı değil,

Üstelik pek çok yerde zaten kullanılıyor,

Tabii anlamadığım nokta şu,

Bu konuda "hassasiyet" gösteren Kürtler, "Bizim alfabemizde bunlar var" diyorlar,

Allah aşkına bunu neye dayanarak söylüyorlar, çok merak ediyorum,

Çünkü Kürtlerin yaşadığı coğrafyada Türkiye dışında Latin alfabesi kullanan yok,

Irak ve Suriye’deki Kürtler Arap alfabesini, İran’daki Kürtler ise Fars alfabesini kullanıyorlar,

Latin alfabesini kullanan Kürtler sadece Türkiye’de yaşıyor,

Onların da bu alfabeyi kullanmaya başlaması Cumhuriyet’le birlikte,

Benim gördüğüm kadarıyla onların derdi de üzüm yemek değil, bağcı ile kavga etmek,

 

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Bir bitkinin, saksının elverdiği ölçüde büyüyebileceğini anladığımız zaman.

Önceki İçerik
Sonraki İçerik

Erişilebilirlik Araçları