BİR ülke topyekûn kafayı yiyebilir mi?
Bu soruyu birkaç yıl önce sorsaydınız, "Olur mu öyle şey" diye yanıtlardım,
Ama şimdi biliyorum ki, "yiyebilir",
Nüfus kâğıdını taşıdığımız, vatandaşı olmakla gurur duyduğumuz ülkede bu gerçekleşti,
Hep beraber kafayı yedik,
Milletçe diyeceğim ama onu da diyemiyorum, Çünkü artık bir millet olup olmadığımız bile kesin değil,
"Milletçe" desem posta kutuma "Hadi lan terbiyesiz herif, Faşist rezil, Biz sizinle aynı milletin mensubu değiliz" diye mesaj yağacak, Sonra işin yoksa bunlara cevap yaz, Asabın bozulsun,
Dün pazardı, Sözde keyif yapacağız, Aileyle birkaç saat geçireceğiz,
Sabah kalktım ajanslardan haberlere göz atayım dedim,
Demez olaydım,
DTP-PKK Partili birileri buyurmuş, "Biz Türklerin İstiklal Marşını okumak istemiyoruz" diye,
"Tüh Allah cezanızı versin" diyeceğim ama demesem daha iyi olacak, Çünkü kesmeyecek, Keseni söylesem pozisyona yakışmayacak,
Allahın yarattığına utanç duyduğu yaratık, hani bu ülkeyi Kürd’üyle Türk’üyle beraber kurmuştuk, Hani Kürd’üyle Türk’üyle şehitler vermiş, omuz omuza savaşmıştık, Hani bu nedenle hak ettiklerinizi alamadığınızı iddia ediyordunuz,
Sen o İstiklal Marşını hiç okudun mu? Okuduysan içindekini anlayacak beynin var mı?
Orada hiçbir etnik vurgu var mı?
O marş bu ülkeyi kurtarmak için, şimdi senin köpeklik ettiğin emperyalistlere başkaldıran herkes için ortak yazılmış bir şiirdir,
Ama sen ve eli kanlı yandaşların diyorsa ki, "Biz onlardan değildik, Biz bu ülkenin kurtarılması için kılımızı kıpırdatmadık" O başka,
O zaman senin şimdi ağzını açıp konuşmaya hakkın yok,
Hatta ağzını hiç açmasan daha iyi,
Ne olur ne olmaz!
Hesap torunlara
BU ülkeyi bu hale getiren, bu terbiyesizlere bu kadar küstahlaşma hakkını verenlere de helal olsun, Kim onlar diye sormayın,
Bu kadar kısa zamanda böylesine bir değişimi kimse tek başına beceremez,
Hepiniz, hepimiz aynaya bakalım,
Elbette farklı oranlarda sorumluyuz,
Ama hepimiz sorumluyuz,
Tarih hepimizden sorumluluk derecemize göre hesap soracaktır,
Ne yazık ki, hesabı biz değil çocuklarımız torunlarımız ödeyecek,
Koltuk uğruna, makam uğruna geleceğini sattığımız çocuklarımız ve torunlarımız,
Neden şimdi?
ÜÇ kuvvet komutanının ifadeleri en sonunda alındı,
7 ay önce yazmıştım "Yalman, Fırtına ve Örnek’in ifadeleri alınacak" diye,
Alınmadı bir türlü,
Eline kalem tutuşturulunca kendini yazar zannedenler "Yine uydurdun, yine yanıldın" diye yazdılar aylardır,
Kaderim bu,
Ne yazsak doğru ama bazen bir gün sonra ortaya çıkıyor, bazen aylar sonra,
Yine öyle oldu,
Fakat yine de ben durumu anlamış değilim,
Ergenekon davasının en önemli nedeni, darbe iddiaları ve darbeciler,
Soruşturmanın temelinde Oramiral Özden’in günlükleri var,
Davanın en önemli delillerinden biri olan günlüklerle ilgili sorgulama benim yazımdan 7 ay, soruşturmanın başlamasından neredeyse üç yıl sonra yapılıyor,
"Neden şimdi?" sorusunun yanıtını bulamıyorum,
Hani ortada gündemi değiştirmeyi gerektirecek bir şey de yokken,