Çözüm belli çözebilir misiniz?

OKUDUNUZ mu dünkü gazetelerde Hatip Dicle’nin sözlerini?

Okumamış olmanız muhtemel, Hiç şaşırmam,

Aslına bakarsanız görev icabı olmasa, ben de ismi görünce ne dediğine bakmam bile,

Hatip Dicle isimli DTP-PKK’lı buyurmuş ki, "Sayın Öcalan için ev hapsi düşünülmelidir, İlk etapta bu yapılmalıdır",

Ne yazıyorum başından beri ve daha iki gün önce ne yazdım?

"Açılım maçılım hikâye, Her türlü talep de, PKK’yı dağdan indirmenin tek yolu var, Öcalan’ın serbest bırakılması, Önce F tipine nakil isteyecekler, sonra E tipine, sonrasında ev tipine ardından serbest kalsın diyecekler, Son aşama meclise girmesi olacak,"

Söyleyin bunu aylardır yazıp söylemiyor muyum?

Şimdi Hatip Dicle kenardan dillendiriyor,

Bütün mesele bu ama ne DTP, ne PKK bunu açıkça söyleyemiyor, Söylemeye yemiyor,

Çünkü yıllardır dağa yani ölüme yolladıkları gençlere anlatamazlar bunu,

O yüzden açıkça söyleyemiyorlar ama ikili sohbetlerde, el altından mektuplarda "Öcalan’ı bıraksın devlet bu iş bitsin" noktasındalar,

Şu anda kimi asker, kimi terörist ama hepsi Türk genci bunun için ölümle burun buruna, bunun için sokaklarında ağır bir gerilim, bunun için bu millet birbirine düşman edilmeye çalışılıyor,

Öcalan serbest kalsın diye,

Her sorunu çözeceğini zannedenler ise "Açılım"la bu meseleyi halledeceklerini zannediyorlar,

Çözeceğim demekle her sorunun çözülmeyeceğini bilmiyorlar,

Hele hele bugüne kadar sorun çözmekten çok sorun yaratmış olanların bu sorunu çözmesinin mümkün olmadığını hiç bilmiyorlar,

Söylüyoruz işte meselenin ne olduğunu,

Çözebilecek misiniz?

DTP-PKK’nın size el altından sunduğu çözüm önerisini hayata geçirebilecek misiniz?

Yoksa siz de çözümün bu olduğunu biliyor ama sadece şimdilik söylemeye mi çekiniyorsunuz,

 

 


Yayın yönetmeni yaşlanınca

GAZETELER hafta sonunda "ilginç" konuları ele alırlar,

Bunlardan biri çok fazla ilginç olmalı ki, hemen her hafta sonunda bir gazetede bu konuya rastlarsınız,

"Erkekler yedi saniyede bir seks düşünürler" ya da "Erkekler günde kaç kez seks düşünürler" başlıklı ultra ilginç konu,

Tabii bu konu evlerde ister istemez konuşulur,

Ben de bir gün bu soruya muhatap oldum,

"Kaç kez" diye soruldu,

Şöyle yanıt verdim: "1 kez"

"Yok canım o kadarcık mı?"

"Evet o kadar, Sabah uyanır uyanmaz 1 kez, Akşam yatıncaya kadar"

Yazılanlara bakarsanız durum bu olmalı, 7 saniyede bir bu konuyu düşünmek demek zaten aslında başka hiçbir şey düşünmüyor olmak demek,

Bana göre böyle bir şey mümkün değil,

Ve size bir tüyo vereyim,

Bu meseleye en fazla takılanlar ve bu konudan en fazla bahsedip, en fazla bu işi düşünenler bu konuda en fazla sorunu olanlardır,

Çünkü sorun varsa düşünülür,

Dikkat edin, Genel yayın yönetmeni ne kadar yaşlıysa böyle mevzular o gazetede daha çok ele alınıyor,

Yaşlandığımı fark ederseniz,

Lütfen uyarın,

 

 


Manasız sualler

ANLAMSIZ sorular vardır, Bunlardan en çok sorulanı Carla Bruni’ye de sorulmuş,

"Kocanız Fransa Cumhurbaşkanı olmasaydı onu yine de sever miydiniz?"

Bu soruyu zaman zaman herkes sorar karşısındakine, Ya da arkadan dedikodu yapılır bu yöntemle,

"Sarışın olmasam beni sever miydin?" "Param olmasa yine de benimle olur muydun?" sorudur sorulur,

Bir de dedikodusu vardır, "Parası olmasa yüzüne bakmazdı kaltak"

Yahu böyle soru mu olur?

Bu sorunun yanıtı her zaman bellidir,

Nicolas Sarkozy Fransa Cumhurbaşkanı olmasa Bruni onun yüzüne bakmazdı,

Sarışın olmasam beni sever miydin diyen kadın, sarışın olmasa sevilmezdi,

Parası olmasaydı adamın, kadın onunla beraber olmazdı,

Bunda da hiçbir ayıp yok,

Çünkü ne cumhurbaşkanı olmak ayıp, ne sarışın, ne de zengin,

Bunların tersi de ayıp değil elbet,

Ama bunların hepsi kişiliğin, varlığın bir parçası,

Bütünü ortaya çıkaranlardır her biri ve insanlar birbirlerini severken o bütünü seviyorlar,

Bir parçasını çıkardığın zaman bütünden geriye kalanı da sevebilirler ama sevmeyebilirler de,

Ama ne Sarkozy bu durumdan alınmalı ne de başkası,

Çünkü sonuçta Cumhurbaşkanı,

 

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
B.kumuzla bile kavga etmediğimiz zaman

Erişilebilirlik Araçları