Terör emrindeki Kürt siyaseti artık devre dışıdır

DÜNKÜ operasyonlar çok önemli,

Eski DTP’li, hâlâ PKK’lı belediye başkanlarının ve parti yöneticilerinin bir bölümü dün gözaltına alındı,

Bazıları tutuklanacaktır,

Önemli diyorum, çünkü bu yeni bir sürecin başlangıcını açıkça ortaya koyuyor,

DTP-PKK kendilerine tanınan 2, şansı da tepince artık "gereksiz" hale geldiler,

Çözümün bir parçası olma şansını kullanmamakta direnip Kandil ekseninden çıkmayı kabul etmemeleri, bundan böyle Kürt sorununun çözümü sürecinin dışında kalmalarına ve tasfiye olmalarına neden olacak,

Dünkü gözaltılar bunun açıkça ilanıdır,

PKK’nın siyasi uzantısı olan parti, adı hangi üç harften oluşursa oluşsun, bundan böyle Kürtlerin temsilcisi olarak kabul görmeyecek, kaale alınmayacak,

Anayasa Mahkemesi kararı bu durumun "hukuki" ilanıydı, dünkü gözaltılar fiili başlangıcı oldu,

Kürt sorunu çözülecek elbet ama şurası açık ki, bunlarla değil,

Peki bundan sonra ne olur?

Olacak olan belli, Terör örgütü, eylemlere ağırlık verecektir,

Tahminim, kış şartları dolayısıyla Güneydoğu Anadolu’da fazla etkinlik gösteremeyecekleri için, Batı’daki kentlerde birtakım terör hareketlerine girişebilirler,

Bunun karşılığında Türk Silahlı Kuvvetleri de son yılların en kapsamlı antiterör harekâtlarını yapmaya başlayacaktır,

Tabii bu arada İmralı’da yatmakta olan vatandaşın paçası da her zamankinden daha fazla sıkışacaktır,

Kuzey Irak’taki yönetim dahil, uluslararası konjonktürün dışladığı "terör yapısının" sorumlusu olarak İmralı’daki huzurlu günleri artık sona ermiştir,

Bundan sonraki varlığı, TBMM’nin alacağı bir karara bağlıdır,

Toplumsal sabrı fazla zorlaması halinde, TBMM o kararı "alkışlarla" ve hemen hemen "oybirliği" ile alır,

 

 


Ya Şamil,,,

DÜN hiç hoşuma gitmeyen iki gelişme yaşandı,

Birincisi, Taraf muhabiri Mehmet Baransu "tutuklanma" talebiyle mahkemeye sevk edildi,

İkincisi, köşe yazarı Şamil Tayyar, 18 ay hapse mahkûm oldu,

Her iki durumu da kabul etmem mümkün değil,

Baransu bu yıl TGC’nin ödülünü almış, başarılı bir muhabir,

Haberlerini sevmeyebiliriz, Pek çoğunu eleştirebiliriz, Ama haber yaptığı için bir gazetecinin tutuklanmasını kabul edemeyiz,

Aynı durum Şamil Tayyar için de geçerli,

Şamil Tayyar hakkında daha önce de yazdım,

Şamil, pek çok gazeteciyi hedef gösterip, Ergenekon soruşturmasına dahil ettirirken, "Yapma Şamil, dün aynı şeylerden şikâyet ediyordun, Bugün güçlü taraftasın diye şikâyet ettiğin şeyleri yapma" diye yazdım,

Dün HABERTÜRK’e konuşan Şamil Tayyar şöyle dedi: "Belli ki, birileri düğmeye basmış, Böyle giderse Türkiye, gazetecilerin büyük bölümünün ceza aldığı bir ülke haline gelir,"

Evet Şamil, Öyle olur,

Bunun böyle olacağını sana daha önce söyledik,

Ama sen o günlerde "ceza almaları için" meslektaşlarını hedef göstermekle meşguldün,

Senin özgürlük hakkını sonuna kadar savunacağım Şamil,

Ama hakkında hiçbir suçlama olmadığı halde hâlâ tutuklu olan Tuncay Özkan’ınkini de,

Benim için yok birbirinizden farkınız,

İkiniz de özgürce yazmalısınız,

 

 


Teşekkürler IFC ama!

ANTALYA’daki dış hatlar terminallerinden birinin kapalı olduğunu ve DHMİ’nin planlama hatası yaptığı için böyle bir durumun ortaya çıktığını yazdım,

IFC Airports Yönetim Kurulu Başkanı Serhat Çeçen hem aradı hem de yazılı bir yanıt yolladı,

Hukuki durumu anlatmış,

Benim ne hukuki duruma bir itirazım vardı, ne de IFC’nin bu terminalin işletmesini almasına,

Açık, şeffaf bir ihaleyle aldılar, 17 yıl işletecekler,

Hayırlı uğurlu olsun,

Benim derdim, kamu kaynaklarının gereksiz israfının önüne geçmek, Gelecekte de böyle hatalar yapılmasını engellemek,

Serhat Çeçen dostuma oraya yaptıkları yatırımlar için de bir Türk vatandaşı olarak teşekkür ederim, Ama keşke gereksiz yatırım yerine, gerekli yatırımlar yapılsa da kaynak israfı olmasa,

Ama bunun sorumlusu elbette IFC Airports değil, Doğrudan doğruya bakanlık ve ona bağlı DHMİ,

Ancak IFC’nin de bazı yanlışları olduğunu bu yazıdan sonra gelen şikâyetlerden öğrendim,

Kapatılan ya da gerektiğinde çalıştırılan terminalde 350 güvenlikçi ve 250 diğer çalışan işten çıkarılmış,

İşten çıkarılanlar, DHMİ ile yapılan sözleşmeye göre bunu yapmalarının mümkün olmadığını iddia ediyor,

Ve kiralama şartnamesine göre, işin başındaki gelir ve gider kalemlerinin ne işveren ne de kiralayan tarafından değiştirilmemesi gerekiyor,

Terminalin kapalı olmasından kaynaklanan tasarrufun, en azından kamuyla paylaşılması gerekiyor,

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Milyar dolarlarımıza üç beş dolar daha katacağız diye 70’inden sonra hapis cezası istemiyle yargılanmamızı gerektirecek işler yapmadığımız zaman

Önceki İçerik
Sonraki İçerik

Erişilebilirlik Araçları