Aaaa deprem diye bir şey varmış

BONJOUR,,, Yani günaydın,

Deprem diye bir şey varmış, Olursa çok fena olurmuş, İnsanlar ölürmüş,

Hatırladık değil mi?

Çok değil 6 büyüklüğünde oldu Elazığ’da dün,

Bu büyüklükte bir deprem Bangladeş’te bile can kaybına neden olmazken bizde 50’den fazla insan öldü,

Ve biz 11 yıl sonra hatırladık ki "deprem diye bir şey varmış",

Eğer hazırlıklı değilseniz, eğer binalarınız sağlam değilse can alırmış,

Hem de en hafifi bile,

İşte birinci sayfamızdaki fotoğraf,

Arkada biraz daha sağlamca yapılmış iki ev var, Zannetmiyorum ki, müthiş betonarme binalar olsun,

Onlar ayakta,

Öndeki fukara evleri yıkılmış, Şimdi de suçlu belli, Fatura "kerpiç"e,

Bu kez suçlu kerpiç de, oradakiler evlerini niye kerpiçten yapmış acaba?

Nostaljik olsun diye mi?

Ya da yarın öbür gün beklenen Marmara depreminde kimi suçlayacağız,

11 yıldır bütün uzmanlar bağırıyor, "İstanbul hazırlıksız" diye,

Belediye rapor yazmış, Bulup yayınladık, "İstanbul’da felaket olacak" diye,

O deprem olunca kimi suçlayacağız,

Yine "kerpiç" mi?

11 yılda İstanbul’da ne yapıldı?

Doğru bazı yollar güçlendirildi,

Ama ya geri kalan on binlerce bina!

Hastaneler, kamu binaları, evler,

O zaman suçlu kim olacak? Beton mu?

Bizlerin yaptığı, kullandığı ve çürük olduğunu bildiğimiz o zavallı beton mu?

 


Galatasaray’ın mali durumu

GALATASARAY’ın borcuyla ilgili yazdıklarım bayağı bir gürültü koparmış, Her yerde bunlar tartışılıyor,

Hatırlatmak için söyleyeyim, Ben Galatasaray’ın borcunun 600 milyon TL olduğunu söyledim, Faruk Süren ise son alınan “birleşme kredisi” ile birlikte bu borcun 800’e çıktığını iddia etti,

Yiğit Şardan ise bana borcun 200 milyon TL civarında olduğunu söyledi,

Burada hem Yiğit haklı, hem ben, Ama hesap yöntemi farklı,

Yiğit Şardan, kulübün kendi şirketi Sportif AŞ’ye olan borcunu borç saymıyor, Mantık şu: “Birleşme sonrası orası kulübün olacak ve bu borç ortadan kalkacak,”

Kısmen doğru,

Ama bu arada ödenmesi gereken temettüler var, Onlar hesaba katılmıyor,

Benim bilançolardan gördüğüm, Galatasaray’ın son beş yıllık borçlanma

tablosu şöyle:

31 Aralık 2005 borç

toplamı 223,2 milyon TL

31 Aralık 2006 borç

toplamı 190,1 milyon TL

31 Aralık 2007 borç toplamı

320,7 milyon TL

31 Aralık 2008 borç toplamı

423,6 milyon TL

31 Aralık 2009 borç toplamı

583,6 milyon TL

Buna kulübün kendi şirketine olan borçlar da dahil,

Yiğit’in dediği gibi birleşme olursa bu borç toplamı yarıdan fazla düşer ama Denizbank’tan- alınan kredi borcu buna eklenir, Ancak o da kısa sürede geri

ödenebilecek bir borç ve çok doğru bir iş,

Benim söylediğim şudur:

Gerçekleri bilmek lazım, Adnan Polat yönetimi kulübü belirli bir seviyede tutmayı başarıyor ve borcu çeviriyor,

Bence bir dönem daha bu işi yürütmeliler,

Tabii bence,

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Hiç değilse başarı, kompleksi azalttığı zaman

Erişilebilirlik Araçları