Anayasa değişikliği kabul edilir mi?

GÖREN soruyor, “Anayasa değişikliği kabul edilir mi?” diye,

Tek tek cevaplamaktan yoruldum, Bugün fikrimi yazayım da artık sormasın kimse, Biliyorsunuz ilk aşama Meclis,

Meclis’te 367’yi bulması imkânsız görünüyor, Bu yüzden doğrudan kabulü zor, Neredeyse imkânsız,

Değişikliğin referanduma gitmesi içinse 330 milletvekilinin Anayasa değişikliğine evet demesi gerekiyor,

AKP’nin 337 milletvekili var,

Düş Meclis Başkanı’nı, 336,

Değişikliği referanduma götürmek için yeterli sayı,

Ama AKP’de de fire korkusu var, 7 fire, değişikliği çöpe attırır, Oylama gizli yapılacağı için de hiç belli olmaz ne olacağı,

BDP’nin evet demeyeceği Öcalan’ın açıklamalarından belli, CHP ve MHP’nin tavrı belli,

DSP pazarlık eder gibi görünüyor,

Tabii bir de bağımsızlar var,

AKP bu son ikisini etkileme, kafalama peşinde,

Diyelim ki, Meclis’ten geçti, Sonra ne olur?

Bu milletin ne yapacağı hiç belli olmaz ama bence referandumdan “Evet” çıkar,

Çünkü kimse Anayasa değişikliğini falan okumayacak, bilmeyecek,

AKP’nin iki sloganı olacak: “CHP ekseninde hareket eden yargıya çekidüzen vereceğiz, Müslümanlara karşı tavrı olan yargıçları hizaya getireceğiz,” Bu söylem pek çok yerde tutar,

Zaten millet de ilginç,

Yüzde 92 ile kabul ettiği Anayasa’ya 28 yıldır sövüldüğü için “Bu Anayasa kötü”yü kafasına yerleştirmiş bir kere, Yapılan değişikliğin aslında Anayasa Mahkemesi ve HSYK dışında pek de bir değişiklik getirmediğini de görmeyecekler,

Aynen 12 Eylül’de yaptıkları gibi basacaklar “Evet”i,

Daha referanduma çok var, konuşmak için erken ama şimdiki vaziyette en azından 55’e 45 “Evet” çıkar gibi duruyor,

Diyeceksiniz ki: “Yahu AKP’nin oyu en yüksek olduğu zamanda 47 oldu, 55’i nereden çıkardın?”

Ben size söyleyeyim, O iş başka bu iş başka,

Kenan Evren’in Anayasa’sına yüzde 92 veren bu millet, çok değil bir yıl içinde Kenan Evren’e kızıp Özal’ı bir gecede iktidar yapmıştı,

Hikmetinden sual olunmaz ama burası böyle bir yer,

İyi mi kötü mü bilemem!


Reklamlar

BU 2010 kötü vuruyor dedim ya,

Hakikaten öyle,

Dün de sevgili dostum gazeteci Alp Can’ı toprağa verdik, 49 yaşında,

Cenazede annesinin elini öperken ne diyeceğimi bilemedim,

Sonra cemaatten biri geldi yanıma,

“Fatih Bey, şu sigorta şirketinin reklamını izlediniz mi?” diye sordu,

“İzledim” dedim,

“Peki” dedi, “Atatürk’ün bir reklamda kullanılması sizi rahatsız etmedi mi?”

“Hiç etmedi” dedim, “Hem de hiç, Bu gidişle Atatürk’ü sadece reklamlarda görebileceğiz, Bırakın da bari orada izleyelim” dedim,

“Galiba haklısınız” dedi ve gitti,Galiba mı?

Güldürmeyin beni,

Galiba mı?


Yazıyla savunmaya destek

APTAL dost, akıllı düşman ikilemi vardır ya,

Gerçekten doğru,

AKP döneminde kendini önemli hisseden ve daha önce eleştirdiği ne varsa şimdi hepsini bir bir kendi yapan Fehmi Koru, geçen hafta Ertuğrul Özkök’ü eleştirmeyi amaçlayan bir yazı yazdı,

Ahmet Hakan da Fehmi Koru’ya bir yanıt vererek, “Sen bu yazınla Doğan Grubu’nun vergi cezasının siyasi olduğunu mu söylüyorsun” dedi,

Dün ilginç bir şey öğrendim,

Doğan Grubu’nun vergi davasına bakan avukatlar, Fehmi Koru’nun bu yazısını dava dosyasına koymayı planlıyorlarmış,

Böyle bir şey olursa Fehmi Bey herhalde fenalık geçirir,

Ya da kimbilir, belki de “yeni durum” gereği Doğan’ı kurtarmak için böyle bir şey yapmış da olabilir,

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Göbeğini kaşıyandan değil göbekten bağlı olandan korktuğumuz zaman

Erişilebilirlik Araçları