Dış politikanın faturası Davutoğlu’na çıkacak!

DÜN okuduğum en ilginç yazılardan birinin üzerindeki imza Mehmet Akif Beki‘ye aitti,

Yazının başlığı "Davutoğlu’nun Ben İdraki",

Son günlerin parlayan yıldızı ve "AKP’nin vücut bulmuş hali" olarak görülen Dışişleri Bakanı Davutoğlu hakkında yazılmış, oldukça ağır ve oldukça manidar bir yazı,

Beki şöyle giriyor yazısına:

"Dışişleri Bakanı’nın diplomatik zafer hırsı üzerine konuşmanın vakti geldi, El attığı her işi illa büyük bir başarı hikâyesine çevirmek zorunda, ,,,Her vesileyi zorluyor, her fotoğrafta boy gösterme ihtiyacı hissediyor,"

Davutoğlu‘nun "Yakında Kudüs başkent olacak" demesini, "Mescid-i Aksa’da namaz kılacağını" iddia etmesini eleştiriyor ve devam ediyor Beki: "Dış politikanın popülizme tahammülü yoktur, Kim ne veriyorsa bir fazlasını veremezsiniz, Her one minute çıkışına two minutes eklemek, her yangına benzin dökmek demektir,"

Sonra El Cezire’de yayınlanan Türkiye belgeselini eleştiriyor, Belgeselde Davutoğlu ailesinin ön plana çıkarılmasını ve Türkiye’nin bir 3, dünya ülkesi gibi gösterilmesini eleştiriyor,

İran’la yapılan anlaşmayı fazla abartmanın BM’de çekimser oy kullanmak yerine hayır oyu kullanmamıza yol açtığını ve bunun da hata olduğunu anlatıyor Akif Beki,

Akif Beki‘nin yazısı, Davutoğlu hakkında şimdiye kadar okuduğum en sert eleştiri,

Hatta fazla sert,

Bu yazıyı ben açıkçası çok önemsedim,

Önemsememin nedeni, Mehmet Akif Beki tarafından yazılması,

Çünkü Beki, herhangi bir gazeteci değil, Uzun yıllar Başbakan Erdoğan‘ın en yakınındaki kişiydi, Sözcüsüydü, Basın danışmanıydı,

Davutoğlu hakkında böyle bir yazı eğer Mehmet Akif Beki tarafından kaleme alındıysa, bunun bir anlamı vardır,

Ben bu yazıyı şöyle okudum kendimce,

Başbakan Erdoğan, Davutoğlu’nun "fazla aktif" ve "fazla ben merkezci" olmasından rahatsız, Özellikle İran konusundaki BM Güvenlik Konseyi oylamasının Batı’da ve müttefiklerimizde yaratacağı negatif etkinin kendisine doğru aktarılmadığını düşünüyor,

Gördüğüm o ki, dış politikadaki olası bir "hüsran"ın faturasının kime çıkarılacağı belli,

Bozulan ilişkileri tamir etmek gerektiği anda, Davutoğlu Dışişleri Bakanlığı’na veda edebilir,

Mehmet Akif Beki bu kadar sert yazdıysa, bunu önceden görmüştür mutlaka,

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Başarısızlar, başarılıları karalayarak başarılı olamayacaklarını anladıkları zaman

Erişilebilirlik Araçları