Kılıçdaroğlu sınıra gidecek

İLGİNÇ bir şey öğrendim,

Hani günlerdir tartıştığımız fotoğrafın, yani mevzide çömelmiş Başbakan ve Genelkurmay Başkanı’nı gösteren fotoğrafın çekildiği sınır karakolumuz var ya!

Son saldırıda 8 evladımızı şehit verdiğimiz karakol,

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bir şehit cenazesinde karşılaştığı Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’a, "Ben de o sınır karakollarını görmek, askerlerimize teşekkür etmek istiyorum" demiş,

Genelkurmay Başkanı da "Tabii, neden olmasın, Askerlerimiz çok mutlu olur, Size hemen bir program yapalım, Gidin görün" yanıtını vermiş,

Kılıçdaroğlu’nun sınır karakollarına yapacağı gezinin tarihi henüz net değil, En azından resmen açıklanmadı,

Ancak öğrenebildiğim kadarıyla Kılıçdaroğlu önümüzdeki hafta içinde Şırnak’a gidecek,

Bu arada Doğu ve Güneydoğu’da parti teşkilatını da yeniden organize etmeye çalışıyor Kılıçdaroğlu,

Hakkâri’de en az bir milletvekili çıkarmayı hedefliyor,

Diyarbakır’da ise önemli isimlerle temas halinde olduğunu duyuyorum,

Bölgede neredeyse sıfıra düşen oyu, seçime kadar yüzde 10’lar seviyesine çıkarmayı planlıyormuş,

Zor ama imkânsız değil,

 


TÜSİAD’dan Doğu’da laf var, üretim yok

TÜSİAD, Kürt ya da Doğu sorununun, adı her neyse, çözümü için yıllardır plan hazırlar, konuşur, hatta talimat verir,

Söylediklerinde akılcı şeyler de vardır, akıl dışı talepler de,

TÜSİAD üyelerinin bu soruna önem verdiği aşikârdır yıllardır,

Önceki gün de çok sert çıkışlar yaparak, bu meselenin çözümü için önerilerde bulundular,

Okurken aklıma takıldı ve HT Ekonomi’nin Yayın Müdürü Yavuz Barlas’ın yanına gidip bir ricada bulundum,

Dedim ki, "Yavuz’cuğum, şu TÜSİAD Doğu ve Güneydoğu için çok konuştu, Bir bakalım, konuşmak dışında ne yapmışlar? Bölgede ne yatırımlar yapmışlar? Ekonomik olarak bölgeye ne katkı sağlamışlar, ne istihdam yaratmışlar?"

Ekonomi servisimiz hemen çıkardı,

TÜSİAD üyelerinin Doğu ve Güneydoğu’daki yatırımlarını döktü,

Baktım ne yapmışlar,

"Hiçbir şey,"

Evet, hiçbir şey,

Devletten aldıkları birkaç çimento fabrikası, işletmesini devraldıkları birkaç enerji tesisi dışında hiç,

Turkcell’in iki ildeki çağrı merkezlerini saymazsanız yapılan hiçbir şey yok,

Hadi şimdi terör var,

Ondan öncesinde de bir şey yok, Cumhuriyet’in kuruluşundan beri bölgeye yapılan özel sektör yatırımı çok az, TÜSİAD üyelerinin hiç yok,

Almışlar teşviki, yatırmışlar Adapazarı ovasına, İzmit’e, İstanbul’a,

Doğu’ya ise nanik yapmışlar,

Şimdiyse ahkâm kesiyorlar,

TÜSİAD üyeleri, Doğu ve Güneydoğu’da laf dışında bir şey üretselerdi belki de bu sorun bu hale gelmeyecekti,


Siyasetin de suçu var

TÜSİAD’ın suçu var da, siyasetçilerin yok mu?

Galiba 2003 yılı, Başbakan Erdoğan ile Başbakanlık uçağıyla ABD’ye gidiyoruz,

Gazetecileri yanına almış konuşuyor Başbakan, Biz de soruyoruz,

O zaman da yazmıştım söylediklerimi, Şöyle dedim Başbakan Erdoğan’a:

"Başbakan’ım, acaba ABD’de serbest ticaret ve nitelikli endüstri bölgelerini ele alacak mısınız Bush’la görüşmenizde? Eğer Doğu ve Güneydoğu’ya, Mısır ve Ürdün’e sağladıkları avantajları sağlar, orada üretilecek mallara kota uygulamaz ve vergisiz ithalat izni verirlerse, özellikle tekstil gibi emek yoğun sektörler oraya yatırım yapar, işsizlik ve buna bağlı olarak terör azalır,"

"Bu konu planlanan gündemde yok ama haklısınız, Konuşmak lazım" dedi,

Dönüşte sordum, "Konuştunuz mu?" diye,

Sıra gelmemiş, Konu açılmamış,

Oysa bana göre teröre karşı istihbarat işbirliğinden daha etkili bir çözüm olabilirdi,

Bir yıl sonraydı herhalde,

Yine aynı yoldayız, Ben yine aynı şeyi sordum, Gülerek baktı yüzüme, "Hep aynı yere takıldın" der gibi,

Keşke konuşsaydı diyorum hâlâ,

Sağa sola giden tekstil yatırımlarımız belki oralara giderdi,

Taş atan çocukların en azından bazıları düğme diker, ilik açardı taş atmak yerine,

 


Bir de iyi haber

TÜRKİYE’de güzel şeyler de oluyor,

Elimde dünyanın en önemli yat dergilerinden Boat International’ın son sayısı var,

Son zamanlarda her sayısında olduğu gibi sayfalar dolusu Türk tersanelerinin ilanları, Süper yatlar, mega yatlarda Türk imzası, Dünya, Peri, Allen Proteksan Turquoise, Pax Navi, Numarine gibi,

İlanlar dışında haberler, Türk yatlarını öven, tanıtan, anlatan haberler, Sayfalarca,

Ayrıca dünyanın en prestijli yatlarının bazıları da Türkiye’de yapılıyor,

Yelkenli teknelerin Rolls Royce’u Perini gibi, Oyster gibi, Azimut, orta boy teknelerini Bursa’da imal ediyor mesela,

Ve hepsinden daha iyisi, bu yıl "Dünyanın En İyi Yatları" yarışmasında iki Türk tersanesi finalist,

RMK Tersaneleri Rahmi Koç için yaptığı Nazenin 5 teknesiyle "45 metreden büyük yelkenliler" sınıfında 5 en iyi adayından biri, Nazenin 5’in dizaynını, ünlü Sparkman-Stephens yapmış, İçini ise bu dalın en iyilerinden Redman Whitely Dixon, Bu daldaki diğer adaylar ise Perini gibi, Royal Huismann gibi, Fitzroy gibi dünyanın en iyilerinin de iyileri, Bunların arasında RMK markasını görmek gurur verici,

50 metrenin üzerindeki motoryatlar kategorisinde ise Proteksan Turquoise her yıl olduğu gibi bu yıl da aday,

Biz aslında çok iyi şeyler de yapabiliyoruz, Hem de rekabetin en güçlü olduğu alanlarda,

Ama paçamızdan tutuyorlar, Hem içeriden, hem dışarıdan,

 
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
İyiyi kabul etmenin, en iyiye kötülük olduğunu anladığımız zaman

Erişilebilirlik Araçları