Söyleyecek tek söz kalmış

"BEN bu antla büyüdüm" diye yazdım,

İyi mi yaptım, kötü mü yaptım bilemedim,

Binlerce mail, Habertürk internet sitesine binlerce yorum geldi,

Çoğu benimle aynı görüşü paylaşıyor, Daha doğrusu ezici bir çoğunluğu,

Tabii tersini düşünen de var, bunu kibarca dile getiren de, küfürle bana ve andımıza söven de,

Tersini düşünenlerin çoğunluğu, "Bunu Türk olmayan birine okutmak ayıp değil mi?" diyor,

Bakın ben size bir şey söyleyeyim,

Ayıp mayıp değil, Ayıp geliyorsa, o sizin ayıbınız, Meseleyi "etnik görmenizin" ayıbı,

Ben kendimi Türk zannediyorum, Köküm Horasan’da, oradan Konya’ya gelmişler, sonra Van’a geçmişler, Yüzlerce yıl önce aileme emanet edilen sancak hâla bende, Başucumda duruyor,

Kendimi Türk hissediyorum,

Yıllar önce bir gün rahmetli dedeme sormuştum, "Biz Türk müyüz, neyiz" diye,

Yanıtını hiç unutmadım,

"Türk’üz tabii, Bu topraklarda yaşayan herkes ne kadar Türk ise biz de o kadar Türk’üz, Anadolu’da yaşayan kimin altını biraz eşelesen bir farklılık bulursun, Bu topraklardaki herkeste her şeyden biraz vardır, Onun için hiç kimsenin altını fazla eşelemeyeceksin, Eşeledikçe mutsuz olur insanlar, Ama bil ki, buralarda yaşayan herkeste her şeyden biraz vardır, Kimse bilemez ne kadar olduğunu,"

İngiltere’den örnek verdim, "Şehitleri için yakalarına çiçek taktıklarını" yazdım, Hem de zengini, fakiri herkesin,

Hiçbiri kökenini sorgulamaz, vatanı için takar o çiçekleri yakalarına,

Kimi Hintliydi, kimi İskoç, kimi İrlandalı, Kimi başka sömürgelerden gelmişti,

Siz biliyor musunuz bu vatan için yüzyıllardır can verenlerin kökenlerini,

Var mı araştırmaya gerek,

Yemen’de, Galiçya’da, Rusya’da, Balkanlar’da, Arap çöllerinde, bugün hâlâ dağlarda, ovalarda, şehirlerde verdiğimiz şehitlerimiz "ortak" değil mi?

Artık onları da mı ayıracağız, diline, ırkına, dinine göre,

Bu kadar mı "kötü" içiniz,

Eğer öyleyse söyleyecek tek şey kalmış,

"Ört ki, ölem,"


Reisicumhur, Google’a bakar mı?

CUMHURBAŞKANI Gül’ün Londra yolunda Amberin Zaman’a söylediklerini okudunuz mu bilmiyorum, Cumartesi günü yayınladık,

Pazar tekrar okudum,

"Bunu söylemek hoş değil ama Alevileri de atadım" diyor,

Haklı, bunu söylemek hoş değil,

Ama daha da nahoş olan ne biliyor musunuz, atama yaparken buna dikkat etmiş olmak, Kaale almayacaksan, kaale almadıysan bile bunu "bilme gerekliliği" hissetmek hoş değil,

Ya "Atamalarda Google’dan araştırma yapıyorum, Aleyhte yazılar oluyor bazen, Bunlar doğru olmasa bile, bunların doğruluğu kanıtlanmış olmasa bile, atanacak kişiyi tartışılır hale getireceği için bazen bu atamaları yapmıyorum" sözleri,

Bu da garip değil mi?

Google diye bir kriter olabilir mi?

Hele hele devlet işinde, "Doğru olmasa bile" diyerek,

Google’da kimlerle ilgili, doğruluğu kanıtlanmamış ne iddialar, ne yalanlar, ne iftiralar var,

Eğer Google’a bakarsak bu ülkeye Cumhurbaşkanı bulamayız,

Cumhurbaşkanımız bunun farkında mı?


MHK’nın anti Galatasaray tavrı

TRABZONSPOR-Galatasaray maçının 70, dakikasıydı herhalde,

Maçı birlikte izlediğim Galatasaraylı arkadaşlarıma şöyle dedim: "Bu maçta gol falan olmaz gibi duruyor, Berabere kalacağımıza bari yenilelim de Trabzon’un önünü kesmiş olmayalım, Bu sene şampiyonluğu hak eder gibi oynuyorlar, Bizden de bir halt olacağı yok,"

Servet de benim gibi düşünmüş olmalı ki, Trabzon’a bir gol ikram etti,

Yazının devamı için tıklayınız

 

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Farklılıkları değil benzerlikleri öne çıkardığımız zaman

Erişilebilirlik Araçları