ÖSYM’ye siper olunca

SON günlerde epey bir AKP’li milletvekili, yönetici ve hatta bakanla görüştüm,

Konu dönüp dolaşıp ÖSYM Başkanı Ali Demir’e geldi,

Şunu söyleyebilirim ki, Ali Demir’le ilgili sizin, benim fikrim neyse AKP’lilerin de, biraz daha "kibar" olmak kaydıyla aynı,

Hepsi Ali Demir’in bu süreci çok kötü yönettiğini, o koltukta daha fazla oturmaması gerektiğini, istifa etmekle çok doğru bir iş yapacağını söylüyor,

Bilmem Ali Demir bu görüşleri biliyor mu?

Bilse, duysa iyi olur; çünkü istifa etmediği müddetçe, yasal olarak o koltuktan kaldırılma imkânı yok,

Konuştuğum bir AKP’li, "Sadece akıl sağlığı yerinde olmadığı yolunda bir raporla o koltuktan kaldırılabilir, Bunun dışında özerk bir kurumun başında ve görevden almak mümkün değil" dedi,

Ben yanıt olarak ne söylediğimi yazmayacağım, Çünkü mahkemelere gitmekten sıkıldım,

Ali Demir bence bir an önce istifa etmeli,

Bu arada Başbakan’ın YGS rezaleti ve ÖSYM sefaleti ile ilgili yazılar yazan, manşetler atan gazeteleri ve gazetecileri "Candaş" olarak tanımlamasına açıkçası bir anlam veremedim,

Gerçi "Candaş" ne demek onu da tam bilemiyorum ama Başbakan bunu "Yandaş olmayan" anlamında kullanıyorsa yandaş olmadığımız doğru,

Yok eğer "AKP’ye körü körü muhalif olanlar" anlamında kullanıyorsa biz o sınıfa da girmiyoruz,

Neyse, sonuç olarak Başbakan Erdoğan, ÖSYM ile ilgili aleyhte haberler yapanları "siyasi maksat gütmekle" suçladı,

Emin olsun ki, bizim bu işte siyasi bir maksadımız falan yok,

Zaten başlangıçta meselenin "siyasi" bir tarafı da yoktu,

ÖSYM denilen kuruluşun başındaki zatı muhteremin ve kurduğu sistemin zafiyetinden kaynaklanan hatasını, hiçbirimiz hükümetin zaafı olarak görmedik,

Bunu ima dahi etmedik,

Olayı siyasileştiren gazeteler değil, hükümet oldu,

Hükümet sözcüleri art arda Ali Demir’e sahip çıkınca olay siyasileşti,

Daha doğrusu ÖSYM ile ÖSYM’yi hedef alan basının arasına hükümet girince, ÖSYM’ye yönelen okların hedefi haline geldi,

İktidar partisini araya sokan biz değiliz,

İktidar partisi kendini ÖSYM’ye siper edince böyle bir görüntü ortaya çıktı,

Tam aksine, ilk günlerde Başbakan suskun kalınca ben, Başbakan’ın bu konuda gerekeni yapacağını düşündüm ve bunu yazdım,

Sonuç olarak biz, gençler, hak kaybına uğradığına inananlar adına ÖSYM’yi eleştirdik,

Hükümet, ÖSYM’nin başarısızlığına bu kadar sahip çıkmasaydı olayın siyasi hiçbir yönü olmayacaktı,

Bu kadar basit,

 


Her şey sil baştan

KAYSERİ’ye, Ziraat Türkiye Kupası finalini izlemeye gittim,

Futbol adına pek memnun kalmadım ama heyecan açısından idare ederdi,

Kayseri’de Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’la epey bir sohbet etme imkânımız oldu,

Başkent Doğalgaz özelleştirmesinin suya düşmesinden duyduğu mutsuzluk, hatta kızgınlık yüzüne yansımıştı,

Konuyla ilgili fikrini sordum,

"Rezalet, Oradan gelecek parayla doğalgaz borcu kapatacaktık, Bütün planları altüst etti, Ödememesine çok bozuldum ama daha çok bozulduğum ek süre istemesine, bu sürenin verilmesine rağmen ödememesi oldu" dedi, Taner Yıldız, bu olayın Türkiye’ye çok zarar verdiği kanaatinde, Pek çok planı aksattığı gibi yıllardır başarıyla süren özelleştirmelere de çok ciddi bir leke düşürdüğünü ve çok kötü olduğunu düşünüyor,

Bakan Yıldız’a, "Nispeten daha rantabl görünen bir ihalenin ödemesini yapmayan Karamehmet-Kazancı ikilisi, rantabilitesi çok daha düşük olan enerji ihalelerinde taahhüt ettiği paraları ödeyebilir mi?" diye sordum,

"Ödeyebilecek gibi durmuyor, Bunu bulamayan onu nasıl bulacak? Bilmiyorum" dedi,

Sonra da ekledi: "Umarım yanılırım,"

Ben de Bakan Yıldız’a kendi fikrimi söyledim,

"Yanılacağınızı hiç zannetmiyorum, Bunların hiçbirini ödeyemeyecek,"

Bakan Yıldız, "Doğalgaz ihalesinde ikinci gelen olmadığı için yeniden ihale yapmak zorundayız, Ama diğerlerinde ikinciler, üçüncüler var, Orada hiç değilse onlara gider" dedi,

Ben bu konudaki kanaatimi de paylaştım bakanla,

"Taner Bey, orada Karamehmet’in uçuk tavrı yüzünden oluşan gayri ciddi fiyatlar var, Bence ne ikinciler, ne üçüncüler bu paraları vermezler, Yeniden yapılacak ihalelerde daha rasyonel fiyatlar oluşmasını ister herkes, Karamehmet yüzünden bence bütün süreç çöpe gitti" dedim,

Tabii yine de devlet bu işten az da olsa zararını giderecek, Çünkü ihaleler iptal olsa bile tüm katılımcıların verdiği teminatlar devlete kalacak,

O da birkaç yüz milyon dolar ediyor,

Sadece Karamehmet-Kazancı ikilisinin yaktığı teminatlardan gelecek para 160 milyon dolara yakın,

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Özen göstermediğimiz bir insanı sevdiğimizi söylemenin inandırıcı olmadığını bildiğimiz zaman

Erişilebilirlik Araçları