Van Persie bitmiş

“Fenerbahçe Nani ve Van Persie için 50 milyon Euro’yu bulan teklifi reddetti. Mali sıkıntı yoksa satmayabilirler. Ben olsam Van Persie’yi satardım. İyi kumaş ama artık bitmiş. Yıpranmış ve çok eksik. 22 milyon Euro verdilerse hemen satardım.”

Galatasaray, Burak Yılmaz’ı sattı, Selçuk ve Sneijder için de Çin’den teklif iddiaları var. Çok ciddi rakamlar yakalanırsa yönetim bu transferlere de vize vermeli mi?

Alternatifler üretilebiliyorsa herkes satılır. Ama haraç mezat satarsan yenisini kurmak çok daha pahalıya mal olur. De ki, Sneijder’i 10 milyona sattın. Yerine 10 milyona bir ikinci Sneijder bulabilir misin? Ya da altyapıdan çıkarabilir misin? Keza Selçuk öyle. Denizli ile konuşuyorum bazen. “Altyapıdan umut var mı” diye. Gördüğüm kadarıyla yok. Altyapıya önem verirsen birkaç yılda bir sıkıntı çekersin ama uzun vadede büyük sıkıntılar yaşamazsın. Ama altyapıdan gelen yoksa, elindekileri satarak ve yerine yenilerini daha pahalı maliyetlerle koyarak gidersen, batarsın ve sonunda bir alt kümeye düşersin.

Aynı durum F.Bahçe için de geçerli. Nani’yi satmadılar, en son Van Persie için yine Çin’den 22 milyon Euro’luk bir teklif geldi. Toplamda 50 milyon Euro’yu Aziz Yıldırım kabul etmedi. Sizce doğru mu yapıyor?

Mali sıkıntıları yoksa satmayabilirler. Ben olsam Van Persie’yi satardım. Bana göre Van Persie iyi kumaş ama artık bitmiş. Yıpranmış ve çok eksik. Ya yaşlı ya çalışmıyor. Normalde yapabileceği şeyleri yapamıyor. İdare ediyor. 22 milyon Euro verdilerse hemen satardım. Ama herhalde Fenerbahçe’de para bol.

 

LAZİO’YU BIRAKIN, KÖFTECI RAMİZSPOR’U GEÇEBİLİR Mİ G.SARAY?

Galatasaray ve Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi’nde iki önemli maça çıkacaklar. Turu geçerlerse ilk 16’da iki Türk takımı olacak. L.Moskova ve Lazio’yu eleyebilirler mi?

Lazio’yu boşverin, Galatasaray acaba Akhisar Köfteci Ramizspor’u eleyebilir mi, ona bakalım. Normal şartlarda Fenerbahçe çok rahat bir üst tura geçecek bir kadroya sahip. Büyük bir enayilik yapmazlarsa turu geçerler. Galatasaray ise normal şartlarda Lazio’yu geçecek bir takım ama bu haliyle pek umudum yok.

 

DENİZLİ KENDİ FELSEFESİNİ TERK ETTİ

“Mustafa Denizli’nin Galatasaray’a geldiğinden beri hata yaptığı tek karşılaşma Mersin İdmanyurdu maçıydı. Hata, Denizli’nin ‘Denizli felsefesi’nden uzaklaşması… Galatasaray futbolunu oynar, rakipler tedbir alır. Mersin’de Denizli önlem almaya çalıştı, çuvalladı.”

Son Mersin yenilgisinden sonra Galatasaray’da Mustafa Denizli için “istifa” sözleri gündeme getirilmeye başlandı. Hoca bırakır mı, bırakmalı mı, yoksa en az suçlu Denizli mi?

Mustafa Denizli’nin Galatasaray’a geldiğinden beri hata yaptığı tek maç Mersin İdmanyurdu maçıdır. Bunun dışında bir hatası yok. Zaten dar kadroda en önemli adamlardan biri satılmış, yerine ikame etmeye çalıştığı golcü sakatlanmış, 2 ay yok. Umut’un ruh hali ortada ki zaten yeteneği de belirli bir seviyede. Yönetim yok. Dostluk yok, kaynaşma yok, arkadaşlık yok, camiada birlik yok. Ne yapacak Denizli!

Denizli’nin Mersin maçındaki hatası neydi peki?

Hata, Denizli’nin ‘Denizli felsefesi’nden uzaklaşması. Galatasaray kendi futbolunu oynar, rakipler Galatasaray’a tedbir alır. Bu ‘Denizli felsefesi’dir. Tabii Barcelona ile Real’le oynuyorsan o ayrı. Ama Mersin karşısına özel önlemle çıkmazsın. Futbolunu oynamaya çıkarsın. Denizli önlem almaya çalıştı, çuvalladı. Stoperde Denayer ve Chedjou ile başlasa, beklere Olcan ve Linnes’i koysa, orta alanın soluna forvet gibi Yasin’i alsa daha iyi olmaz mıydı? O zaman forvet yokluğunda Sneijder’in ya da Yasin’in gol şansı artmaz mıydı? Hadi öyle başlamadı, bari sıkıntıyı görünce buna dönse. Bu tarza Galatasaray’ı hakem döndürdü. Kırmızı kartla Türkiye’nin en kötü stoperi Semih’i atınca Galatasaray buna döndü ve daha iyi oynamaya başladı.

 

AVRUPA’DAN MEN, MALİ YAPIYI DAHA ÇOK BOZUYOR

Galatasaray Başkanı Dursun Özbek mali kriterlere uymama cezasının sportif olmaması gerektiğini düşünüyor. Sizce haklı mı? Siz UEFA’nın adaletli davrandığına inanıyor musunuz?

Hayret, doğru bir şey söylemiş! UEFA adaletli mi, değil mi bilmem ama ‘mali kriterleri yerine getiremedi’ diye takımların Avrupa kupalarından men edilmeleri, takımları daha büyük mali sorunlara itiyor. Bence yapılması gereken transfer yasağı getirmektir. Mali kontrol sağlamaktır. Turnuva yasakları, takımları daha büyük sıkıntıların içine iter. Ayrıca bu yasaklar amaca da hizmet etmiyor. Sözde ‘kara para, gri para futbola girmesin’ diye bu işleri kontrol etmeye başladı UEFA. Ama böyle giderse futbola sadece kara para hakim olacak. Birkaç İspanyol, birkaç İngiliz takımı dışında kulüplerin kontrolü garip ellere geçebilir.

 

ADNAN ÖZTÜRK’ÜN HESAPLARI HiKAYE

Adnan Öztürk, Sportürk’e verdiği röportajda amatör branşlardaki açığa, zarara değindi. Fenerbahçe de aynı dertten muzdarip. Örneğin F.Bahçe Avrupa’da 3 branşta şampiyonluk kovalıyor ama bir yandan da şubelerde küçülme hesapları yapılıyor. Bunlar nasıl çözülebilir?

Adnan Öztürk’ün söylediği tüm rakamlar yanlış, söylediği her şey boş. Benim anlamadığım şu; Adnan Öztürk’ün kerameti nereden kaynaklanıyor da bu kadar önemseniyor. Hangi başarısı var kulüp yönetiminde? 100 bin dolar yüzünden Ribery’yi Galatasaray’dan kaçırmış adam mı Galatasaray için ahkam kesecek? Hadi onu geçelim. Söylediklerinin mali tablolarda karşılığı yok. Bir kısım söyledikleri benim yıllardır söylediğim, tüm kulüp başkanlarının söylediği şeyler. Amatör branş giderleri. Basketbol, voleybol başta olmak üzere her yıl 30-40 milyon dolarlık kara delikler. Borçlar da zaten bunlara denk geliyor. Üstelik de UEFA’ya göre yasak olan şeyler. Futbol gelirleri oralara aktarılıyor, çünkü bu branşların geliri yok. Diğer yandan Adnan kardeşim, “Galatasaray’ın varlıkları 300 milyon dolardan fazla etmez” demiş. Hangi hesapla? 1 milyon 100 bin küsur metrekare Riva, artı sadece tapulu bölümüyle Florya çok daha fazla eder. Mecidiyeköy’deki bina da en aşağı 150 milyon eder. Bunu o bölgede yapılan diğer binaların metrekare değeri üzerinden söylüyorum, sallamıyorum. Adnan Öztürk’ün tüm hesapları hikaye…

 

ERSAN’I SATMAK BÜYÜK HATA OLMUŞ

Beşiktaş’ın stoper konusu başa bela olacak gibi gözüküyor. Hücum iyi ama savunmanın ne kadar önemli olduğu Başakşehir maçında ortaya çıktı. Bundan sonra Beşiktaş ne yapmalı?

Buna geçen hafta da değindim, Bloomberg’deki programımda da söylüyorum. Beşiktaş’ın çok ciddi bir savunma sıkıntısı baş gösterdi. Erteleme maçlarında savunmada bayağı zorlanacaklar gibi duruyor. Bu saatten sonra transfer yapamayacaklarına göre içeriden çözüm bulmaya çalışacaklar. Bulurlarsa şampiyon olurlar, bulamazlarsa ikincilikle yetinirler. Belli ki, Ersan’ı satmak büyük hata olmuş.

 

YAYINCI KURULUŞ KOPMA İSTEMİYOR

Beşiktaş kupa maçından sonra hakemlere isyan etti. Başakşehir maçından sonra da sert bir tepki ortaya konuldu. Sizce Beşiktaş engelleniyor mu?

Söyleyebileceğim bir şey var. ‘Türkiye Süper Ligi’ denilen organizasyonu artık Futbol Federasyonu değil, yayıncı kuruluş denilen şirket yönetiyor. İstiyorlar ki, son haftaya kadar kopma olmasın, çekişme, rekabet son haftaya kadar sürsün. Bunun için yapmayacakları şey yok. Sırf bu yüzden bir yıl için play-off bile oynattılar Süper Lig’de. Asıl mesele şu. Türkiye’de güven kaybı var. Her şeye karşı güven kaybı var. Bundan futbol da nasibini alıyor. Ama duyduklarımız korkunç. Hakem atamalarına bile torpil ve siyasetin karıştığı, Ankara’da adamı olan spikerlerin maç anlatmak için siyasetçileri devreye soktuğu falan söyleniyor! Bilmem yalan, bilmem sahi. Ama öyle bir çürüme var ki, bunlar iftira bile olsa inandırıcı oluyor.

 

İSTİKRARLI TEK ŞEY HAKEM REZALETİ!

Ligin görüntüsü sürekli değişiyor. Bu hafta için yorumunuz nedir? Beşiktaş belki 1 puanı kurtardı ama önemli 2 puan kaybetti. Etkisi ne olur?

Türkiye Süper Ligi’nde her hafta her şey değişiyor, değişmeyen tek şey hakemlerin rezaleti. Ne Beşiktaş, ne Fenerbahçe… Türk futbolunda istikrarlı tek şey hakemlerin berbat yönetimi. Buna belki bir de Galatasaray’ın yönetim rezaletini ekleyebiliriz.

Erişilebilirlik Araçları