Haberiniz var mı bilmiyorum.
Muhtemelen duymamışsınızdır bile.
İrlanda Başbakanı Leo Varadkar, ülkesinde işler gayet yolunda iken aniden başbakanlıktan istifa etti ve “Kendimi ülkede bu işi yapacak en iyi kişi olarak görmüyorum” diye açıkladı.
Başbakanlık görevine daha layık vatandaşların önünü açmak istediğini söyledi yani.
Leo Varadkar çok mu yaşlı?
Hayır.
Müstafi Başbakan 1979 doğumlu. Yani 45 yaşında.
Başarısız mı?
Hayır.
İrlanda, dünyanın en zengin ülkelerinden biri, daha net bir söylemle Lüksemburg’un ardından ikinci sırada.
Kişi başı 103 bin dolarlık bir geliri var. Yani Türkiye’den 10 kat daha zengin.
Ülkede tartışılan bir lider de değil.
Siyasi desteği de, toplumsal desteği de tam.
Acaba Türkiye’de “Bu işi yapacak en doğru insan olduğumu düşünmüyorum” diye görevi bırakacak herhangi bir siyasetçi tanıyor musunuz!
Bırakın başbakanı, muhalefet lideri biliyor musunuz!
12 seçim kaybettiği halde bu işi yapacak en iyi insanın kendisi olduğunu düşünenlerin ülkesinde böyle bir şey hayal edilebilir mi!
Hadi onu geçelim.
İngiltere’den bir başka haber verelim.
Ülkenin Başbakanı Muhafazakar Parti lideri Rishi Sunak, Stanford mezunu bir ekonomist (Hakiki ekonomist).
2020 ile 2022 arasında Hazine Şansölyesi ve 2022’den bugüne de Başbakan.
Oldukça da başarılı.
Sıkıntılı günler geçiren ülke ekonomisini hızla toparladı. Enflasyon son 2,5 yılın en düşük seviyesi olan 3,4’e geriledi.
Buna rağmen Muhafazakar Parti milletvekillerinin yüzde 40’a yakını “Bu yıl yapılacak seçimlere Sunak liderliğinde gidersek kaybederiz.” diyerek partiyi seçimlere götürecek yeni bir lider arayışı başlattılar.
Sunak da kendisine karşı çıkan bu milletvekillerini partiden ihraç etmek, disiplin kuruluna vermek, ihanetle suçlamak gibi bir şey yapmadı.
Görüşlerini saygı ile karşıladığını söyledi.
Eski bir büyükelçi dostumla bu gelişmelerle ilgili sohbet ederken büyükelçi dostum şöyle bir şey söyledi.
“Farkında mısın, Allahtan dış haberler var ve biz de onları okuyabiliyoruz?”
“Niye” diye sordum.
“Akıl, vicdan, ahlak, karakter, adalet, sağduyu, cesaret, dürüstlük gibi kavramların yeryüzünden silinmediğini bu sayede görüyoruz. Özellikle de siyasette” dedi.
Karamsar ve üzücü bir cümle idi.
Ama sanki çok haklıydı!
Zenginin malı
Ankara Büyükşehir Belediye başkan adayı Turgut Altınok’un mal varlığı epey bir konuşuldu.
Açıklamamakta direndiği sırada ben “Açıklamalı. Ne yani milyar dolarlık mal varlığı olacak değil ya!” demiştim.
Açıklayınca anladık ki, milyar dolarlık mal varlığı varmış meğer.
Zenginlik suç değil.
Yeter ki, yasal yollarla elde edilmiş olsun, vergisi ödenmiş olsun!
Turgut Altınok malvarlığını açıkladıktan sonra bu mal varlığının Turgut Altınok’un tüm malvarlığı olmadığı, bazı mallarını açıklamaktan imtina ettiği konuşulmaya başlandı.
Gazeteci Murat Ağırel de, Altınok’un Antalya’da 600 dairesi olduğunu yazdı.
Ağırel’in bu iddiası yalanlandı.
Turgut Altınok’un Antalya’da 600 dairesi olup olmadığını bilmiyorum.
Ancak Altınok’un Antalya’da Aksu ilçesinde, epey bir dönüm arazisi olduğunu ve hatta Menderes Türel’in Antalya Belediye Başkanlığı döneminde, o sıralarda imara kapalı bulunan bu bölgede Turgut Altınok’un arazisindeki bir bölüme akaryakıt istasyonu açması için özel izin verildiğini hatırlıyorum.
Bugün imara açık o arazilerin metrekare değeri 1000 dolar.
Trabzon’da hiçbir şey olmadı galiba!
Türk futbolunda son yılların en büyük rezaletlerinden biri yaşanmış.
Bir facianın eşiğinden dönülmüş.
Futbol Federasyonu ortalıkta yok.
Utanç verici federasyonun utanç verici başkanı 3 gün boyunca araziye uymuş.
Belli ki, kendisini o koltuğa oturtanlardan talimat beklemiş, onların tavrına göre tavır almak kişiliksizliğinin doruğuna çıkmış, olası depremden kurtulmak için yatağın altına saklanmış.
Bakmış ki, yukarıdan da hayır yok.
Çıkıp “Geçmiş olsun” demekle yetinmiş.
Sanki takım otobüsü kaza yapmış da, bu da geçmiş olsun diyor.
Bu arada siyasetten de de çıt yok.
Ne iktidardan, ne muhalefetten.
Her şeyi bilen, her şeye hakim iktidarımız da bu konuda suskun.
Aşağı tükürse sakal, yukarı tükürse bıyık.
Tam seçim arifesi, sağım Trabzon, solum Fenerbahçe.
Ne zamanlama ama değil mi!
En iyisi olmamış gibi davranmak,
Nasıl olsa unutulur.
Öyle değil mi!
NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?
Her şey bir oy için olmadığı zaman.
