Ya Fenerbahçe bugün 10 tane yerse!

Türkiye’nin en büyük taraftara sahip, en saygın, en başarılı ve köklü iki kulübünden birini babasının kendisine aldığı bir oyuncağa çeviren Ali Koç beyefendiye mensubu olduğum camiaya ve dolayısıyla bana ettiği hakaretlerden ötürü vereceğim yanıtı lig sonuna saklıyorum ki, konunun şampiyonluk gibi sıradan bir konu ile alakası olduğu zannedilmesin.

Şampiyonluklar gelir geçer.

Mesele adamlıktır.

Ancak yine de bugün söylemek istediğim bir şey var.

Biliyorsunuz, bugün Şanlıurfa’da Fenerbahçe ile Galatasaray arasında son yılların en anlamsız, en manasız maçı var.

2022-23 sezonu Süper Kupa karşılaşması.

Aday olduğu günden beri tüm kulüplere “Bunlar federasyon falan yönetemez, bunları seçmeyin” dediğim ekibin kontrolündeki TFF, yüzüne gözüne bulaştırdığı Suudi Arabistan’daki organizasyon sonrası, bu maçı Şanlıurfa’da oynatma kararı aldı.

Benim kulüplere tavsiyem ise kupanın ikiye bölünüp, her iki kulübe bir yarısının verilmesi ve bu rezilliğin tarihe nakşolması yolunda idi.

Yapılmadı.

Oysa kulüpler ortak bir kararla “Biz bu maçı oynamayacağız” deseler bu çözüm olurdu.

Lig şampiyonluğu yarışının bu iki kulüp arasında geçmesi nedeniyle tansiyon zaten yükseltilmişken bu maçı oynatmak son derece manasız.

Bu maç oynanmamalı idi.

Ama ortak bir kararla.

Ancak bu da yapılmadı.

Ve Ali Koç binlerce kulüp üyesini toplayıp bir kongre yaptı.

Bu kongreyi yetki istemek için düzenlediğini söyledi.

Sözde ligden çekilme yetkisi.

Bunu yapamayacağını biliyorduk.

O da biliyordu ama on binlerce, milyonlarca Fenerbahçeliyi kandırdı. Türkiye’nin en önemli spor camialarından birini yanılttı.

Binlerce “iyi” Fenerbahçeli işini gücünü bırakıp kongreye gitti.

Ne oldu!

Hiç.

Bırakın ligden çekilmeyi, o yetkiyi de talep etmedi. Çünkü o zaman sorumlu olacaktı. Boşa sallamak kolay olmayacaktı.

Ama kongreden sonra “Kupa finaline çıkmayacağız” dedi.

Sonra o kararını da değiştirdi.

“U 19 takımıyla çıkacağız”a çevirdi.

Keşke bunu rakip kulübün başkanı ile konuşup ortak karar olarak alsalardı.

Yani her iki takım da bu anlamını yitirmiş alt yapı takımları ile çıksalardı.

Çok ama çok katılırdım.

Ama öyle yapmadı.

Kendi kendine bir karar aldı, değiştirdi, bir daha aldı.

Bugün sahaya nasıl çıkacaklar bilmiyoruz.

Ali Koç’a kalmış.

Ama Aziz Yıldırım’a katılıyorum.

Bu tarzıyla, bu yanlış bir iştir.

Galatasaray tam kadro çıkar ve 10-0 kazanırsa tarihe böyle geçer.

Genç takım, U bilmem kaç takım kimse hatırlamaz.

Ali Koç’un umurunda değilse bilemem.

Kimbilir belki de değildir.

Şükrü Saraçoğlu’ndaki büyünün bozulmasından sonra belki 6-0’ın keyfini de Fenerbahçelilerin elinden almak istiyordur.

Ne de olsa artık babasının kulübü.


Ürgüp’de demokrasiye karşı ayıp karar

Seçimler sonrası bir büyük ayıp, bir büyük saçmalık da Nevşehir’de, Ürgüp’de yaşanıyor.

Biliyorsunuzdur, Nevşehir Belediye Başkanlığını, eski AKP’li Başkan Rasim Arı, İYİ Partili olarak kazandı.

Ürgüp’te ise Cumhur İttifakı seçime ayrı ayrı adaylarla girince CHP’li Ali Ertuğrul Bul aradan sıyrıldı ve seçimi aldı.

Tam da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 1994’te İstanbul’u aldığı gibi.

Seçimin galibi Ali Ertuğrul Bul ile ikinci sırayı alan MHP’li aday arasındaki fark 35 oydu.

Haliyle MHP itiraz etti.

Oylar bir daha sayıldı.

Bu kez fark 36 oya çıktı.

CHP 5170 oy

MHP 5134 oy

AKP 3559 oy almıştı.

Sayımdan önce partilerin yaptığı “Seçim güvenli oldu” mutabakatına, tüm tutanakların ıslak imzalı olmasına ve sayım öncesi veya sırasında hiçbir itiraz olmamasına rağmen MHP bu kez “Seçim güvenliği yoktu” diye itiraz etti.

İtiraz önce İlçe Seçim Kurulu’na gitti.

1 hakim, 2 kamu görevlisi ve AKP, CHP, MHP, İYİ Parti temsilcilerinden oluşan İlçe Seçim Kurulu itirazların 1’ini oy birliği ile diğerlerini ise 6’ya 1 veya 5’e 2 reddetti.

İlçe Seçim Kurulu “Güvenlik sorunu yaşanmadı. Seçim sonuçları geçerlidir” kararı aldı.

MHP bu kez İl Seçim Kurulu’na itiraz etti.

İl Seçim Kurulu itirazı geçerli buldu ve seçimin yenilenmesine karar verdi.

Halkın seçimine leke düşürecek bu karar umarım YSK’dan döner.

Bu tarz yenilemelerin, seçmenin asabını bozduğu ve haksızlığı ağır biçimde cezalandırdığı da genel geçer bir tavırdır.


NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?

Şımarıklığa da bir yere kadar tahammül edileceğini bildiğimiz zaman.

Erişilebilirlik Araçları