İstanbul 18°
FatihAltayli

Fatih Altaylı

Diğer yazılarıFatihAltaylı

Yazı İçeriği

  • Patlak lastik Michelin

  • NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?

detail banner reklam

Patlak lastik Michelin

FatihAltaylı
Köşe Yazısı

Fatih Altaylı

Kasım 12, 2023

Yazı İçeriği

  • Patlak lastik Michelin

  • NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?

NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?

Bugün Michelin yıldızları ve seçilen lokantalar üzerine yazacağım demiştim, sözümüzü tutalım.

Bu yılın Michelin yıldızları da açıklandı ve dağıtıldı.

Geçen yılın Michelinlileri yıldızlarını korudular, İstanbul’da birkaç yeni yer listeye eklendi, İzmir ve Bodrum bu yıl “kapsama alanı”na girdikleri için oralardan da kimi lokantalarda ya yıldız aldılar ya da tavsiye listesine girdiler.

Geçen yıl Michelinler kısa sürede belirlendiği, bir anlamda “apar topar” verildiği için liste ve listedekiler ile ilgili tek bir şey söylemedim.

Aceleye gelmişti, belli ki “şeytan karışmıştı.”

Yoksa İstanbul’da şahane kebapçılar dururken, Nişantaşı’nın en vasat kebapçısının, sırf masasında beyaz örtü var diye kapısına Michelin tavsiyesi asması, üzerine konuşulmayacak iş değildi.

Önce şunu söyleyerek başlayayım.

Michelin Rehberi, artık “eski” saygınlığında ya da öneminde değil. Hâlâ turistik açıdan bir şeyler ifade ediyor, hâlâ şefler arasında bir kıymet arz ediyor ama uzunca bir zamandır da ağır eleştirilere uğruyor. Hem listenin hazırlanış mantığı açısından, hem de listeye girenler ve giremeyenler açısından.

Michelin ile ilgili en önemli eleştiri “yeni dünyaya uyum sağlayamamış olması”.

Her ne kadar “yeşil” kategorisi açmış olsa, “çevrecilik, sürdürülebilirlik, doğaya saygı, üreticiye saygı” gibi konularda Michelin’in yaklaşımı artık çağdışı bulunuyor.

Michelin yıldızlarına savaş açanların başında ise 3 Michelin yıldızlı şef René Redzepi geliyor.

Yıllarca üst üste dünyanın en iyi lokantası seçilen Noma’nın şefi Redzepi, Michelin’in artık misyonunu tamamladığını ve hiçbir anlamı kalmadığını söylüyor.

Pek çok iyi ve büyük şef de aynı kanaatte.

Michelin’in şefler üzerinde büyük baskı yarattığını, yaratıcılığı ödüllendirmekten çok yaratıcılığı öldürmeye başladığını ve şeflerin dikkatini yemekten başka şeylere yönelterek, asıl unsur olan yemeği ikinci plana attığını söylüyorlar.

Michelin’in, pek çok iyi lokantanın kapanmasına, pek çok çok iyi şefin en azından dönem dönem meslekten uzaklaşmasına neden olduğu iddiaları var.

Michelin’le ilgili bir diğer eleştiri ise Fransa, hadi biraz daha geniş tutalım, Avrupa dışında değerlendirme yapacak yeterli kadroya sahip olmaması ve restoran değerlendirmelerini hiç de ehil olmayan kişilere bırakması. Yani kifayetsiz müfettişler.

Bunun en somut örneğini Türkiye’de görüyoruz.

Özellikle de artık “zaman kısıtlaması” olmadan lokantaların denetlenebildiği bu yıl bu durum ayyuka çıktı.

Tabir caizse, Michelin’ın lastiği bu yıl “patladı”.

Başta da dediğim gibi Nişantaşı’nın en vasat kebapçısı Michelin tarafından tavsiye edilirken, İstanbul Kurtuluş Adana Ocakbaşı o listeye girmiyorsa, Türkiye’nin en iyi lahmacununu yapan Hacıbozanoğlu’nun adı anılmıyorsa, hadi ille lüks seviyorsanız et lokantasını kayda değer bulmadığım Nusret’in gerçekten çok iyi olan kebapçısının adı anılmıyorsa, Günaydın’nın kebap lokantasından Michelin’in haberi bile yoksa, dünyaya döneri kazandıran ülkede bir tane bile dönerci ya da döner lokantasının adı geçmiyorsa, Türk pidesi Avrupa’da yayılırken, tek bir pideci bile tavsiye edemiyorsa, lastikteki patlak onarılmayacak kadar büyüktür.

Bu yılın tek olumlu yönü, Michelin müfettişlerinin geçen sene unuttukları ya da haberlerinin bile olmadığı Fauna’yı bu yıl “öğrenmiş” olmaları. Ama onlar olmasa bile İbrahim Tuna, İstanbul’un en iyi İtalyan yemeğini yapmaya devam ediyor olacaktı. (Bu arada bu şahane lokantanın Ataşehir Belediyesi’nden içki ruhsatı alamıyor olması da bir başka ayıp)

Michelin bu yıl İzmir ve Bodrum’u da değerlendirdi.

Orada da durum farklı değil.

Artık bir toplu üretim lokantası haline gelmiş olan Odd Urla, sadece geçmişindeki namına dayanarak Michelin ile ödüllendirilirken, Türkiye’nin tartışmasız en iyi ve yaratıcı “balıkçı meyhanesi” olan Urla’daki Yengeç Restoran’ın es geçilmiş olması sorunun Yengeç’te değil, Michelin’de olduğunu gösteriyor.

Keza İzmir’de patlak lastikle yolculuk devam ediyor.

Balmumu Lokanta’nın hiç değilse Gourmand kategorisinde bile olmaması, bu işe ömrünü adamış ve Türk mutfağının en saygıdeğer isimlerinden Ahmet Güzelyağdöken’e değilse bile, İzmirlilere ayıp.

Lafı fazla uzatmadan toparlamak gerekirse, Michelin zaten dünyada da can çekişen bir rehber.

Giderek etkisini ve önemini yitiriyor. Özellikle de yeme içme işinden anlayan gerçek gurme ve gurmanlar arasında Michelin’i ciddiye alanların sayısı azalıyor.

Ve belli ki, Türkiye’de Michelin birileri tarafından yönlendirilen, gerçek lezzetlerin ve ustalıkların değil, PR faaliyetlerinin ve çevrenin etkisinde kalan bir hale gelmiş.

Özellikle yıldızlar dışındaki kategoriler tam bir felakete dönüşmüş,

Ve biz zaten bunu yemiyoruz da, bu rezalet en çok da Fatih Tutak gibi, Maksut Aşkar gibi kendini bu işi adamış şeflere ayıp.

NOT: Bazılarınız “Ama başka yazarlar çok övdüler” diyebilir. Kusura bakmayın, övenlerin mutfak ve yemek bilgisinin ne düzeyde olduğu bir yana bizde medyanın hali ortada. Hayatını överek kazananlar var. Bu yüzden önemli değil. Bu konuda fikrine güvendiğim üç beş kişi vardır. Rahmetli Tuğrul Şavkay bunlardan biri idi. Sevgili Vedat Milor bir diğeri. Belki bir iki kişi daha. Gerisi palavra. Onlar da Michelin’in kifayetsiz müfettişlerinden farklı değil bana göre.

Dayandığımız Anayasa’yı çöpe çevirmediğimiz zaman.

FatihAltaylı
X’te yanıtla

X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.

FatihAltaylı
  • Geçmiş yazılar

TümüFatihAltaylı
Bize Biraz Müsaade
Köşe Yazıları
Bize Biraz Müsaade

Fatih Altaylı

Ekim 6, 2025

Silivri Günlüğü - 73
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 73

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

Silivri Günlüğü - 72
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 72

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

  • Videolar

TümüFatihAltaylı
"1000 tane şarkı sözü yazdım" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Zeynep Talu"1000 tane şarkı sözü yazdım"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor. 00:00 Giriş 00:17 Bir günü nasıl geçiyor? 01:11 Pandemi zamanı verimli geçti mi? 03:16 İnsanların yüzlerinde ne görüyor? 10:02 Bir şarkının ilk kıvılcımı nasıl ortaya çıkıyor? 14:15 İlham aldığı şeyler var mı? 15:28 İşinin sevdiği ve sevmediği yönleri neler? 17:46 Yazması çok zor olan bir şarkısı oldu mu? 26:15 Üretimi, çok fazla olaya maruz kalmak etkiliyor mu? 30:18 Müzisyenlerin yaşadığı en büyük sıkıntı nedir? 32:47 Bugünün Türkiye’si bir şarkı sözü olsa nasıl başlardı? 36:34 Kendisini nerelerden takip edebiliriz? 43:30 Kapanış
Ekim 26, 2025
Heisenberg'in bilime katkıları neler? görseli
FatihAltaylı
YouTube
Prof. Dr. Emre Onur Kahya ile Bilim EkstraHeisenberg'in bilime katkıları neler?Merhaba! Artık "Bilim Ekstra" programımızda çok özel bir konuğumuz var: Prof. Dr. Emre Onur Kahya! Prof. Dr. Kahya, bizimle fizik ve yapay zeka alanlarındaki bilgisini paylaşacak. Fizik dünyasının gizemlerine inerken aynı zamanda yapay zeka ile ilgili son gelişmeleri keşfedeceğiz. Hem temel kavramlar hem de son teknolojiler hakkında bilgi sahibi olacak ve geleceğin bilimine bir adım daha yaklaşacağız. Bu özel programda, Einstein'dan Newton'a, Schrödinger'den Feynman'a kadar fizik tarihindeki önemli isimlere göz atacağız. Ayrıca, kuantum mekaniği, görelilik, yapay zeka ve uzay-zaman gibi heyecan verici konuları da keşfedeceğiz. Prof. Dr. Emre Onur Kahya ile fizik hakkında merak ettiğiniz her şeyi öğrenmek için bu videoyu kaçırmayın! Bilimi ve evrenin sırlarını keşfetmeye hazır mısınız? 00:00 Giriş 06:57 Bohr-Kramers-Slater(BKS) teorisi 07:46 Einstein'ın BKS teorisine eleştirileri 13:33 Schrödinger'in dalga mekaniği 18:11 Solvey Konferansı 22:50 Schrödinger ve Goudsmit 43:15 Kapanış
Ekim 23, 2025
Yapay zekanın hızlı gelişimi görseli
FatihAltaylı
YouTube
Prof. Dr. Ethem Alpaydın & Prof. Dr. Emrah Safa GürkanYapay zekanın hızlı gelişimiSiemens “Geleceği Merak Edenlere” mottosuyla programımızdaki sponsorluğuna devam ediyor. Teke Tek Bilim programımızın tarih, bilim felsefesi, inovasyon ve keşiflerle dolu yolculuğunda, Siemens mühendisliğinin gücünü ve Siemens teknolojisinin getirdiği olanakları kullanarak dünyamızı daha iyi bir yer haline getirme çabasını hep birlikte deneyimliyor olacağız. Siemens’in yeni kahve makinesi EQ900 Plus, farklı kahve çekirdeklerini birbirine karıştırmamak için özel olarak hazırlanan çift çekirdek haznesi ve 32 farklı çeşit dünya kahvesiyle Teke Tek Bilim programımıza keyif ve lezzet kattı. #işbirliği 00:00 Giriş 01:04 Yapay zekanın hızlı gelişimi 09:28 Yapay zeka hayatımızdaki sosyal ve ekonomik şartları değiştirebilir mi? 13:35 Yapay zekanın hiç yapamayacağı şeyler olacak mı? 19:17 Yapay zeka çok mu hızlı gelişti? 20:34 Yapay zeka bu kadar hızlı gelişmeye devam eder mi? 23:42 Yapay zekada sezgi var mı? 26:15 Yapay zeka sonsuza kadar kendini evrimleştirebilir mi? 29:17 Türkiye olarak yapay zekada ne durumdayız? 35:40 Üniversitelere ayrılan fonlar üniversiteye uzun vadede zarar verir mi? 45:30 Bilimde ve yapay zeka konusunda Türkiye’den umutlu mu? 57:33 Kapanış
Ekim 19, 2025