İNSANIN içinden satır yazmak gelmiyor aslında,
Benim mesleğe başlamam ile Türkiye’nin PKK terörüyle tanışması neredeyse aynı günlere denk geliyor,
Ben neredeyse emekli olacağım, terör aynı hızında, hatta daha da artarak devam ediyor,
PKK’yla ilk çarpışanların çocukları şimdi PKK’yla çarpışıyor,
Bölgede görev alan asker sayısını 150 bin olarak düşünürsek aramızdan 4,5 milyon kişi terörle bizzat savaştı,
İlk baskından bugüne geçen zaman 28 yıl,
Bakıyorum da demeçler bile aynı: "Gereken yapılacaktır, Layık oldukları yanıtı alacaklardır, Birlik ve beraberlik zamanıdır,"
Türkiye teröre karşı savaşını aslında bir kez kazandı,
İlk savaş 1999’da noktalandı,
Bu ikinci savaş,
Bunu da kazanır elbet, Kuşkumuz yok,
Ama savaşın nedenlerini ortadan kaldırmadıkça 3, kez de savaşırız diye korkuyorum,
Neden derken, sadece Türkiye’deki anayasal düzenin değişmesinden, terör örgütünün sözde gerekçelerinin ortadan kaldırılmasından, Kürtlerin haklarından falan söz etmiyorum,
Ortadoğu’da oynanan oyunlardan söz ediyorum,
Ortadoğu’da tüm halklar kendi payına düşen acıyı yaşıyorlar,
Tüm halklara acılar yaşatılıyor,
Türkiye’ye layık görülen bela da bu,
Bu belanın arkasındaki siyasal nedenlerden, uluslararası nedenlerden söz ediyorum "terörün nedenleri" derken,
Sanki Türkiye, Ortadoğu’da farklı bir role, farklı bir pozisyona doğru çekilmek isteniyor, itilmek isteniyor gibime geliyor,
Bunu PKK aracılığıyla yapıyorlar,
Dediğim budur, Başka bir şey değil,
PKK, Blackwater’dan asker mi kiraladı
PKK’nın terör taktiklerinde ciddi bir değişim söz konusu,
Dün gerçekleştirilen saldırı, PKK’nın terör tarihinin en "iyi planlanmış" saldırısıdır,
Aynı anda 8 farklı hedefe yönelik saldırı bir ilktir,
Bu 8 ayrı hedefin önemli bir bölümü "fake", yani aldatma amaçlı "küçük" saldırılar,
Bir bölümü orta ölçekli saldırılar,
Biri ise "büyük" saldırı,
Planlı bir hareket,
Birbirine yakın noktalara, birbirine destek vermesi muhtemel noktalara aynı anda saldırarak karışıklık yaratmayı ve bu yolla asıl saldırı hedefine destek gelmesini engellemeyi ve saldırı sonrası kaçış sırasında zayiat vermemeyi hedefleyen ve şimdiye kadar denenmemiş bir yöntem,
Dün ben bu konuya dikkat çekince Özel Kuvvetler Komutanlığı’ndan emekli güvenlik uzmanı Binbaşı Mete Yarar çok önemli bir bilgi verdi,
Mete Yarar’ın istihbarata dayalı bilgisine göre, ABD Ordusu’nun Irak Savaşı sırasında kullandığı Blackwater isimli "Karanlık" güvenlik şirketinin elemanları, şimdi PKK’yı eğitiyor,
Blackwater’ı biliyorsunuzdur herhalde,
ABD’nin "özel ordusu",
İhaleyle savaş işi alan ve dünyanın çeşitli ülkelerinden "paralı askerleri" bir araya getirip parayı veren için savaştıran bir şirket,
Bir CIA-Pentagon ortak operasyonu,
Mete Yarar’ın iddiasına göre, Irak Savaşı’nın hız kaybetmesiyle birlikte işsiz kalan bu paralı askerlerin bir bölümü PKK tarafından kiralandılar ve PKK’ya eğitim veriyorlar,
Karayılan’ın daha önce ifade ettiği gibi, "gerilla tipi terör" konusunda PKK oldukça ehil ve derse ihtiyacı yok,
Ancak yeni tip silahların kullanılması ve edinilmesi, savaş taktikleri gibi konularda Blackwater’ın paralı askerlerinin PKK ile işbirliği yapması kuvvetli bir olasılık gibi görünüyor,
PKK’nın son dönemdeki mayın kullanımlarından saldırı taktiklerine kadar farklılık göstermeye başlaması, Mete Yarar’ın "Blackwater tezini" güçlendiriyor,
BDP teröre karşı miting yapmalı
PKK çok açık biçimde BDP’yi de hedef almaya başlamış görünüyor,
Türkiye’nin Kürt sorununa ya da terör sorununa çözüm bulma arayışlarında BDP’yi muhatap kabul etmiş olması ve PKK’yı muhatap almadan çözüm yolunda ilerliyor olması PKK’yı delirtti,
Son günlerde giderek artan saldırıların arkasındaki temel neden bu,
PKK diyor ki, "Çözümü benimle konuşacaksın, başkasıyla değil",
Başkasıyla dediği, aslında Kürtçü siyasetin legal kolu olan BDP,
PKK için BDP’lilerin bir bölümü "satılmış",
Onları "Biz dağda savaşırken şehirde keyif süren adamlar" olarak görüyorlar,
Bu yüzden de onlar üzerinden bir çözüm istemiyor, muhatap olarak onların alınmasını istemiyorlar,
Bunu da kanla gösteriyorlar:
"Biz olmadan Kürtleri baştacı yapsanız, her haklarını verseniz nafile, Kürt dediğin biziz, Bizim dışımızdaki Kürtler adam değildir,"
Burada BDP’nin önemli bir görevi var,
Her oturdukları masada ilk sözleri "barış’" olan BDP’liler ve BDP yönetimi acilen bir çağrı yapmalı,
PKK’yı en sert şekilde kınamalı ve hem Güneydoğu’da, hem de büyük kentlerde "terörü lanetleme" mitingleri yapmalıdır,
Bunu yapmayan BDP veya legal Kürtçü siyaset, PKK’nın vesayeti altında yaşamaya ve terörün uzantısı olarak kalmaya mahkûmdur,
Bunu yaptığı anda ise bir anda Türkiye partisi olacaktır,
Savcılarımız uyuyor mu?
TERÖR örgütü lideri Abdullah Öcalan 12 yıldır içeride,
Ama hepimiz biliyoruz ki, terör örgütünü içeriden yönetmeye devam ediyor,
Peki benim merak ettiğim şu,
Bizim savcılarımız uykuda mı?
Adamın İmralı’da cezaevinde olması, terör örgütünü yönetmesini meşru mu kılıyor,
Terör örgütünü Şam’dan yönetmek suç da, İmralı’dan yönetmek serbest mi?
Niye bu adam hakkında yeni davalar açılmaz,
Neden Öcalan halen işlenmekte olan terör suçlarından ötürü yeniden yargı karşısına çıkmaz,
Neden dosyası her gün tekamül ettirilmez,
Anlamıyorum,
Anlayan savcı varsa bana da anlatsın,
