İstanbul 10°
FatihAltayli

Fatih Altaylı

Diğer yazılarıFatihAltaylı

Yazı İçeriği

  • Senin beceriksizliğin bizim geleceğimizi etkiliyor

  • Terbiyeli tufeyli

  • Bir kenti bir müteahhit rezil edebilir mi!

  • Terim haczinin nedeni

  • NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?

detail banner reklam

Senin beceriksizliğin bizim geleceğimizi etkiliyor

FatihAltaylı
Köşe Yazısı

Fatih Altaylı

Haziran 14, 2023

Yazı İçeriği

  • Senin beceriksizliğin bizim geleceğimizi etkiliyor

  • Terbiyeli tufeyli

  • Bir kenti bir müteahhit rezil edebilir mi!

  • Terim haczinin nedeni

  • NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?

Terbiyeli tufeyli

Uzunca bir zamandır yazıp, söylüyorum.

İktidarın büyük partisi ile muhalefetin büyük partisi arasında fazlaca bir benzerlik var diye.

Siyaset yapma anlayışları, yöntemleri giderek benzeşiyor diye.

AK Parti, kendi yöntemlerini, Türkiye’nin genel yöntemi haline getirip öncelikle siyasete ama aslında toplum yaşamına fazlası ile empoze etti.

Bu yöntemler arasında suçu kendinde aramayıp her başarısızlık için başkasını suçlamak, eleştirenleri düşmanlık ve ne olduğu belirsiz bir karşı tarafın adamı olmakla suçlamak, liyakatsizliği vefa diye yutturmak, troll beslemek ve troller üzerinden itibarsızlaştırma yapmak geliyor.

AK Parti’nin siyasete soktuğu bu yöntemler bugün seçim başarısızlığı nedeni ile köşeye sıkışmış CHP’nin de yöntemi olarak öne çıkıyor.

Ve CHP lideri bu yöntemle kendisine yönelik istifa çağrılarını savuşturmaya çalışıyor.

Haklı olduğu tek bir yer var. Bazı eleştirmenler, ki aralarında ben de olabilirim, haddimizi az veya çok aşmış olabiliriz.

Benim benzetmelerim yanlış anlaşılmış olabilir.

“Eşeği bağlasan hiçbir şey yapmasa daha fazla oy alırdı” demeye getirdim mesela.

Ya da “Saksıyı koysan aynı oyu alırdı” dedim.

Kızdılar.

Bana göre burada hakaret yoktu. Alınan, terbiyesizlik diyen var ise özür dilerim.

İyi de haksız mıyım!

Halk oyuyla seçilecek ilk Cumhurbaşkanı seçiminde muhalefetin adayı adı sanı duyulmamış, CHP ile alakası olmayan, babası Cumhuriyet ve Atatürk karşıtı bir İslamcı olan, İslam İşbirliği Teşkilatı genel sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu’nu aday gösterdi. Ekmeleddin İhsanoğlu yüzde 38 oy aldı.

Koy üzerine HDP’nin yüzde 10’unu eder yüzde 48.

Aynı durum Muharrem İnce’nin aday olduğu 2018 seçimi için geçerli değil mi!

İnce artı Akşener artı Demirtaş artı Karamollaoğlu 47 yapmadı mı!

Kimse bana “Ama oylar çalındı. Seçimde hile yapıldı” demesin.    

Seçimden bugüne pek çok CHP’li yönetici ile konuştum, il başkanı ile görüştüm.

Bir teki ama bir teki bile “Seçimi bizden çaldılar” demiyor.

Ben diyorum, onlar demiyor. “Çalınan bir seçim falan yok. Belki yüz bin bilemedin 2 yüz bin çaldılar diyelim. Fark kadar çalamazlar. Çalmadılar da, biz kaybettik’ diyor hepsi.

İstisnasız hepsi.

Yani başarısızlığı onlar da kabul ediyor. Ki, hile yapılmış bile olsa hileyi engelleyememek de başarısızlığın bir parçası.

Bu durumda da 12 seçim üst üste başarısız olmuş bir parti yönetiminin değişmesini istemek, seçim kaybetmeyi göbek adı yapmış bir liderden artık bırakmasını istemek suç mu!

Herkes başarısızlığı başarı diye yutmak zorunda mı!

Peki diyelim ve kabul edelim ki, biz terbiyesiziz.

Terbiyesiz olmak haksız olmak anlamına gelmiyor ki!

Celal Şengör, birkaç ay önce şahane bir cümle kurdu.

“Senin cehaletin, benim yaşamımı etkiliyor” diyerek.

Son zamanlarda edilmiş en iyi laflardan biri idi.

Bizim de aynı şeyi CHP liderine söyleme hakkımız yok mu!

Senin beceriksizliğin, bizim yaşamımızı hatta çocuklarımızın geleceğini etkiliyor diye…

Seçimden aylar önce, hatta 1 yıl önce.

“Muhalefetin olası adayları arasında kazanma şansı en düşük olan Kemal Bey’dir” diye yazdım.

Sonra bir daha yazdım.

“Muhalefet içinde AK Parti köstebekleri var” dedim.

“Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığını en çok iktidar partisi istiyor” diye tekrarladım.

Uyardım, uyardım, uyardım.

Karşılığı ne oldu.

CHP Genel Başkanı çıktı benim için “Gizli AK Partili” dedi.

Kendisine ve partisine de ekran açan, bağımsız ve tarafsız olma gayreti içindeki tek medya kuruluşunu “Alo Holding” olmakla suçladı.

Ve şimdi kendisine çekil diyen herkesi aynı şekilde suçluyor.

Sorarım size.

Bu tavır çok mu terbiyeli?

İftiradan, karalamadan daha büyük terbiyesizlik var mı!

Bugün ben de, iftira attığı medya da tarafsız ve bağımsız olma çabasının bedelini ödüyor.

Öderim, hiç umrum olmaz.

Peki kendileri niye bedel ödemek istemiyor.

Böyle bir tavrın adı “Asalaklık” değil midir!

Bir kenti bir müteahhit rezil edebilir mi!

Birkaç gün önce, eniştemin vefatı nedeniyle İzmir’e gittim.

Anladım ki, ben uzun zamandır İzmir’de gece bulunmamışım.

Türkiye’nin muhtemelen en güzel büyükşehri, gece bu kadar mı çirkin hale gelir.

Gündüz, pırıl pırıl bir Akdeniz, Ege kendi, gece görgüsüz bir Arap kentinden beter, kimse kusura bakmasın ama rengarenk bir Uzakdoğu genelevi görüntüsü.

Özellikle Bayraklı bölgesinde gündüz sadece boyları ile göze batan binalar, gece manasız, çirkin, rengarenk ışıklandırmaları ile birer hilkat garibesine dönüşüyor.

Gündüzün sade, doğal genç kızı gece abartılı bir konsomatris makyajı ile karşımıza çıkıyor.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’e sormak isterim, bir kentin genel görüntüsüne, imajına, nasıl bir kent olacağına, bir müteahhit mi karar verir!

İzmir’in gece bu çirkin, görgüsüz görüntüye dönmesi Folkart’ın sahibinin ya da mimarlarının zevkine mi bırakılır.

Bu kadar ucuz mudur bu işler!

Sıkı mıdır aynı şeyi Nice’de, Cannes’da, Marsilya’da, Napoli’de, Bari’de hadi onları bırakın bize daha yakın Selanik’de, Atina’da yapmak.

Hadi gitsin Folkart Barcelona’da, Valencia’da, Cenova’da aynı şeyi yapsın, yiyorsa bu kentlerin gecesini kendi olmayan zevkinin renklerine boyasın.

Gerçekten merak ediyorum, yapabilir mi!

Peki orada olamayacak şey, bizim buralarda nasıl oluyor?

Sadece İzmir’i değil, bizim memleketin tüm kentlerini mahvetmek niye bu kadar kolay.

Binlerce yıllık şehirler, bir müteahhitin zevksizliğinin kölesi olabilir mi!

Terim haczinin nedeni

Fatih Terim’in Bodrum Türkbükü’ndeki evinin üzerinde ipotek olduğunu ve evin banka tarafından icradan satışa çıkarılacağını yazdı Odatv.

Üstelik de komik bir bedelle.

Evin ederinin hemen hemen onda biri bir fiyat üzerinden.

Tabii herkes şaşırdı.

Aslında ne evin satılacağı var ne de Terim’in bu bedeli bankaya ödeyip de evini kurtaramaması söz konusu.

Oradaki oyun başka.

Biliyorsunuz, Denizbank’ta şube müdürlüğü yapan bir kadın, Seçil Erzan, Terim’in ve Terim’e güvenen futbolcuların paralarını yüksek getiri vaadiyle oluşturduğu bir fonda toplamış ve bir tür saadet zinciri kurmuş. Buna da Terim Fonu adını vermiş. Fona birkaç iş insanı da para yatırmış.

İş sonunda patlamış.

Terim ve diğerleri miktarı belirsiz bir para kaybetmiş.

Ortalıkta kayıt kuyut olmadığı için de kim ne kadar yatırdı, kim yatırdığının ne kadarını geri aldı, ne kadar alacaklı bilinmiyor. Her şey bir muamma.

Banka “Bu paralar banka şubesine yatırılmamış, bizde bir kayıt yok. Müdire bunu açıktan kendi yapmış, Para verenler de bunu biliyor” diyor.

Parayı kaptıranlar ise bankayı da sorumlu tutmak istiyorlar. Bunun için Cumhurbaşkanı’nı bile devreye sokuyorlar.

Bir yandan da banka genel müdürü ve yöneticilerini de dava ile tehdit ederek, paralarını kurtarmaya çalışıyorlar.

Terim’in evine yönelik icra takibi haberleri de banka yönetiminin bu hamleye karşı hamlesi gibi görünüyor.

NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?

Korku siyasetinin iktidarı muhalefeti olmayacağını anladığımız zaman

FatihAltaylı
X’te yanıtla

X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.

FatihAltaylı
  • Geçmiş yazılar

TümüFatihAltaylı
Bize Biraz Müsaade
Köşe Yazıları
Bize Biraz Müsaade

Fatih Altaylı

Ekim 6, 2025

Silivri Günlüğü - 73
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 73

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

Silivri Günlüğü - 72
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 72

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

  • Videolar

TümüFatihAltaylı
"1000 tane şarkı sözü yazdım" görseli
4 Gün Önce
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Zeynep Talu"1000 tane şarkı sözü yazdım"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor. 00:00 Giriş 00:17 Bir günü nasıl geçiyor? 01:11 Pandemi zamanı verimli geçti mi? 03:16 İnsanların yüzlerinde ne görüyor? 10:02 Bir şarkının ilk kıvılcımı nasıl ortaya çıkıyor? 14:15 İlham aldığı şeyler var mı? 15:28 İşinin sevdiği ve sevmediği yönleri neler? 17:46 Yazması çok zor olan bir şarkısı oldu mu? 26:15 Üretimi, çok fazla olaya maruz kalmak etkiliyor mu? 30:18 Müzisyenlerin yaşadığı en büyük sıkıntı nedir? 32:47 Bugünün Türkiye’si bir şarkı sözü olsa nasıl başlardı? 36:34 Kendisini nerelerden takip edebiliriz? 43:30 Kapanış
Ekim 26, 2025
Heisenberg'in bilime katkıları neler? görseli
FatihAltaylı
YouTube
Prof. Dr. Emre Onur Kahya ile Bilim EkstraHeisenberg'in bilime katkıları neler?Merhaba! Artık "Bilim Ekstra" programımızda çok özel bir konuğumuz var: Prof. Dr. Emre Onur Kahya! Prof. Dr. Kahya, bizimle fizik ve yapay zeka alanlarındaki bilgisini paylaşacak. Fizik dünyasının gizemlerine inerken aynı zamanda yapay zeka ile ilgili son gelişmeleri keşfedeceğiz. Hem temel kavramlar hem de son teknolojiler hakkında bilgi sahibi olacak ve geleceğin bilimine bir adım daha yaklaşacağız. Bu özel programda, Einstein'dan Newton'a, Schrödinger'den Feynman'a kadar fizik tarihindeki önemli isimlere göz atacağız. Ayrıca, kuantum mekaniği, görelilik, yapay zeka ve uzay-zaman gibi heyecan verici konuları da keşfedeceğiz. Prof. Dr. Emre Onur Kahya ile fizik hakkında merak ettiğiniz her şeyi öğrenmek için bu videoyu kaçırmayın! Bilimi ve evrenin sırlarını keşfetmeye hazır mısınız? 00:00 Giriş 06:57 Bohr-Kramers-Slater(BKS) teorisi 07:46 Einstein'ın BKS teorisine eleştirileri 13:33 Schrödinger'in dalga mekaniği 18:11 Solvey Konferansı 22:50 Schrödinger ve Goudsmit 43:15 Kapanış
Ekim 23, 2025
Yapay zekanın hızlı gelişimi görseli
FatihAltaylı
YouTube
Prof. Dr. Ethem Alpaydın & Prof. Dr. Emrah Safa GürkanYapay zekanın hızlı gelişimiSiemens “Geleceği Merak Edenlere” mottosuyla programımızdaki sponsorluğuna devam ediyor. Teke Tek Bilim programımızın tarih, bilim felsefesi, inovasyon ve keşiflerle dolu yolculuğunda, Siemens mühendisliğinin gücünü ve Siemens teknolojisinin getirdiği olanakları kullanarak dünyamızı daha iyi bir yer haline getirme çabasını hep birlikte deneyimliyor olacağız. Siemens’in yeni kahve makinesi EQ900 Plus, farklı kahve çekirdeklerini birbirine karıştırmamak için özel olarak hazırlanan çift çekirdek haznesi ve 32 farklı çeşit dünya kahvesiyle Teke Tek Bilim programımıza keyif ve lezzet kattı. #işbirliği 00:00 Giriş 01:04 Yapay zekanın hızlı gelişimi 09:28 Yapay zeka hayatımızdaki sosyal ve ekonomik şartları değiştirebilir mi? 13:35 Yapay zekanın hiç yapamayacağı şeyler olacak mı? 19:17 Yapay zeka çok mu hızlı gelişti? 20:34 Yapay zeka bu kadar hızlı gelişmeye devam eder mi? 23:42 Yapay zekada sezgi var mı? 26:15 Yapay zeka sonsuza kadar kendini evrimleştirebilir mi? 29:17 Türkiye olarak yapay zekada ne durumdayız? 35:40 Üniversitelere ayrılan fonlar üniversiteye uzun vadede zarar verir mi? 45:30 Bilimde ve yapay zeka konusunda Türkiye’den umutlu mu? 57:33 Kapanış
Ekim 19, 2025