Medya kontrol altında mı değil mi
Fatih Altaylı
Haziran 7, 2007
Yazı İçeriği
Medya kontrol altında mı değil mi
Medya kontrol altında mı değil mi
AK Parti Hükümeti’nin medyayı kontrol altına alıp almadığı tartışılıyor hep,
Sadece son bir kaç günlük gelişmeler bile, medyanın tam anlamıyla kontrol altında olduğunu gösteriyor,
En önemli örnek Abdüllatif Şener’in tüm baskılara rağmen AKP’den aday olmaması,
Hükümetin en güvenilir ismi olarak bilinen, yolsuzlukların karşısında dimdik durduğu izlenimi veren üyesi “Aday olmayacağım” diyor,
Partide güçlü, vekillik, hatta bakanlık garanti,
Ama o çekiliyor,
İlaç için bir tek gazete bile “Ne oldu” diye tartışmıyor, Bir tek gazeteci açıp sormuyor,
Bir muhabir sorup yanıtını almış olsa bile yayınlanmıyor,
Sizce neden?
Çünkü bu duruşun tartışılması bile AKP’ye zarar verir de ondan,
Şener’in Galataport başta olmak üzere pek çok tartışmalı, daha doğrusu şaibeli konuda imza atmadığı, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’la ciddi sorunlar yaşadığı biliniyor,
Şener’in siyasetten “Şimdilik” çekildiği bir dönemde bunlar gündeme getirilmiyor, tartışılmıyor,
Konular deşilmiyor, AKP’nin seçime giderayak yara alması, şaibeli bir hale gelmesi istenmiyor,
Gazetecilerin şahit olduğu bazı olaylar, Başbakan’ın da içinde bulunduğu tartışmalar yayın yönetmenleri tarafından sayfalara koyulmuyor, Israr eden servis müdürlerine “Hesabı senden değil benden soruyorlar” yanıtı veriliyor,
Kimi medya kuruluşları kamuyla olan alacak ilişkileriyle, kimileri ise doğrudan hükümete bağlı kurumlar tarafından yönetildiği, kimileri ise varlık nedenlerini AKP ve onun çizgisine borçlu oldukları için çıtlarını çıkarmıyor, çıkaramıyorlar,
Bazı cılız muhalif haberler, yayın yönetmenlerinin köşe yazıları ile dengeleniyor,
23 Temmuz günü sandıktan çıkacak sonuca göre bu durum sürüp gidecek gibi görünüyor,
Post muhtıra dönemi
Genelkurmay’ın medya tarafından yumuşatılarak sunulan muhtırasından sonra ciddi bir sessizlik var,
Geçen hafta konuştuğum bir Amerikalı siyasetçi ilginç tespitler yaptı,
Aktarmak istiyorum,
ABD’li siyasetçi şöyle diyor:
“Genelkurmay muhtırasının ne anlama geldiğini bütün Dünya anladı,bir tek AKP anlamadı”
“Neden anlamadı?” diye sordum,
Yanıtı anlamlıydı:
“AKP Türkiye’yi yönetiyor ama rapor verdiği yer Türkiye değil,”
Bu garip cümleyi anlaşılır hale getirmesini istediğimde söyledikleri ise iyice garip:
“AKP siyasetin ABD’ye bağlı olduğunu düşünüyor, Legalitesini ABD’den alıyor, Türkiye’de kendisine tepkili kesimleri ABD üzerinden kontrol ettiğini düşünüyor ve bu yüzden ABD ile ilişkilerine çok önem veriyor, Bu yüzden de ABD onay vermedikçe AKP hükümetinin sizin çok istediğiniz Irak Operasyonu’na izin vermesi mümkün değil,”
“Peki muhtırayı anlamamanın bununla ilgisi ne?” dedim, Anlattı:
“Muhtıra ve sonrasında yapılan açıklamalara bakılınca fatura ABD ile AKP’ye ortak kesiliyor, Böyle bir durumda ABD AKP’yi değil Türkiye’yi tutar, Daha fazlasını sorma söylemem”
Bu konuşmadan bir kaç gün önce TSK’da çok üst düzey görevlerde bulunmuş bir komutanla beraberdim,
Komutana, “Muhtıra verildi ama sonrasında suskunluk var, Konu kapanmış olabilir mi?” diye sordum,
“Konu kapanmış mı, kapanmamış mı bilemem, Ama Alman askeri strateji uzmanı Clausewitcz’in bir sözü vardır, ‘Tank tekerleği dönmeye başladığı zaman hedefe varmadan durmaz, Bu hedefe ya silahla ulaşılır, ya da siyasetle’ Muhtarı ile birlikte tank tekerleği dönmeye başlamıştır” dedi,
Ne demekse!
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Program satmak için kanal yöneticilerine övgüler düzmediğimiz zaman,
X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.
Geçmiş yazılar
Videolar
Zeki Demirkubuz yorumluyor
Fatih Altaylı YORUMLAYAMIYOR: "Hak"
Eylül 15, 2025
Bedia Ceylan Güzelce & Müfit Can Saçıntı
"Gülmek bir savunma mekanizması"
Eylül 14, 2025