İstanbul 7°
FatihAltayli

Fatih Altaylı

Diğer yazılarıFatihAltaylı

Yazı İçeriği

  • Komplodan şikâyet eden komplo kurmamalı

detail banner reklam

Komplodan şikâyet eden komplo kurmamalı

FatihAltaylı
Köşe Yazısı

Fatih Altaylı

Mart 3, 2010

Yazı İçeriği

  • Komplodan şikâyet eden komplo kurmamalı

Komplodan şikâyet eden komplo kurmamalı

"KÂĞIT parçası" aslında "kâğıt parçası" değilmiş,
Şimdi Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ dönüp de kendisini yanıltanlara, kamuoyu ve siyaset önünde zor duruma düşürenlere, "Hesap verin, Beni niye kandırdınız" demeyecek mi?
Demeli,
Her kim veya kimler ki "Efendim o bir kâğıt parçası" dediyse onları karşısına almalı ve "Ben bu ülkenin Genelkurmay Başkanı'yım, en güvenilen kurumunun başındaki adamım, Bana nasıl yalan söylersiniz, beni nasıl zor duruma düşürürsünüz" demeli ve sadece Albay Dursun Çiçek değil, Genelkurmay Başkanı'nı bu duruma düşüren kim varsa hepsi hesabını vermeli,
Olay bununla da sınırlı değil elbet,
Eğer Albay Dursun Çiçek o "kâğıt parçası"nı kendi başına hazırlamadıysa, ona hazırlama emri verenler de bunun hesabını vermeli,
Ve eğer o belge gerçekse Dursun Çiçek'in de bir an önce Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilişiği kesilmeli,
Tabii akıllara gelen bir soru var, "İrtica ile mücadele edilmemeli mi?"
Elbette edilmeli, İrticayla da, bölücülükle de ve yeni düşman işsizlikle de mücadele etmek her vatanseverin, her kamu kuruluşunun görevi,
Türk Silahlı Kuvvetleri de MGK tarafından Türkiye'nin önemli sorunlarının başında geldiği belirlenen irticayla mücadele etmeli,
Etmezse görevini yapmamış olur,
Ama hiçbir hukuk devletinde mücadele "hukuk dışı yöntemlerle" yapılamaz,
Hele hele "komplo kurarak" hiç yapılamaz,
Dursun Çiçek'in ve o belgeyi başka kim hazırladıysa topunun suçu irticayla mücadele etmek değildir,
İrticayla mücadele adı altında ya da herhangi bir isim altında komplolar üretmek, birilerini karalamak, gerçek olmayan suçlar yaratmak, hiçbir "yasal kurumda" olabilecek şeyler değildir,
Bazılarımız söz konusu "komplonun" hedefinden dolayı, "Ne var canım bunda, kötü mü yapacakları" diye düşünüyor olabilir,
Ama asla unutmayın ki, komplolar bir başladı mı, nereye gideceğini, yarın kimi hedef alacağını ve sonuçlarının ne olacağını kimse bilemez,
Düne kadar Silahlı Kuvvetler'e kurulan komplolara karşı Türk Silahlı Kuvvetleri'ni savundum,
Ama eğer Türk Silahlı Kuvvetleri içinde birileri, başka birilerine komplo kuruyorsa bu kez yine komplo kurbanlarını savunurum,

"KÂĞIT parçası" aslında "kâğıt parçası" değilmiş,
Şimdi Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ dönüp de kendisini yanıltanlara, kamuoyu ve siyaset önünde zor duruma düşürenlere, "Hesap verin, Beni niye kandırdınız" demeyecek mi?
Demeli,
Her kim veya kimler ki "Efendim o bir kâğıt parçası" dediyse onları karşısına almalı ve "Ben bu ülkenin Genelkurmay Başkanı'yım, en güvenilen kurumunun başındaki adamım, Bana nasıl yalan söylersiniz, beni nasıl zor duruma düşürürsünüz" demeli ve sadece Albay Dursun Çiçek değil, Genelkurmay Başkanı'nı bu duruma düşüren kim varsa hepsi hesabını vermeli,
Olay bununla da sınırlı değil elbet,
Eğer Albay Dursun Çiçek o "kâğıt parçası"nı kendi başına hazırlamadıysa, ona hazırlama emri verenler de bunun hesabını vermeli,
Ve eğer o belge gerçekse Dursun Çiçek'in de bir an önce Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilişiği kesilmeli,
Tabii akıllara gelen bir soru var, "İrtica ile mücadele edilmemeli mi?"
Elbette edilmeli, İrticayla da, bölücülükle de ve yeni düşman işsizlikle de mücadele etmek her vatanseverin, her kamu kuruluşunun görevi,
Türk Silahlı Kuvvetleri de MGK tarafından Türkiye'nin önemli sorunlarının başında geldiği belirlenen irticayla mücadele etmeli,
Etmezse görevini yapmamış olur,
Ama hiçbir hukuk devletinde mücadele "hukuk dışı yöntemlerle" yapılamaz,
Hele hele "komplo kurarak" hiç yapılamaz,
Dursun Çiçek'in ve o belgeyi başka kim hazırladıysa topunun suçu irticayla mücadele etmek değildir,
İrticayla mücadele adı altında ya da herhangi bir isim altında komplolar üretmek, birilerini karalamak, gerçek olmayan suçlar yaratmak, hiçbir "yasal kurumda" olabilecek şeyler değildir,
Bazılarımız söz konusu "komplonun" hedefinden dolayı, "Ne var canım bunda, kötü mü yapacakları" diye düşünüyor olabilir,
Ama asla unutmayın ki, komplolar bir başladı mı, nereye gideceğini, yarın kimi hedef alacağını ve sonuçlarının ne olacağını kimse bilemez,
Düne kadar Silahlı Kuvvetler'e kurulan komplolara karşı Türk Silahlı Kuvvetleri'ni savundum,
Ama eğer Türk Silahlı Kuvvetleri içinde birileri, başka birilerine komplo kuruyorsa bu kez yine komplo kurbanlarını savunurum,



HSYK ikiye bölünmeli

DÜN HABERTÜRK’te yayımlanan yeni Anayasa’yla ilgili bazı maddeler son derece yerinde adımlar, Ancak iki madde konusunda tereddütlerim var, Bunlardan biri, parti kapatma davalarında Meclis çoğunluğunun onay vermesi şartı getirilecek olması, Bu, şu anlama gelir: “İktidar partileri kapatılamaz,”
Bu kabul edilebilir gibi değil,
Diğer bir “hatalı” madde ise HSYK’nın yapısıyla ilgili olan,
HSYK üyelerinin bir bölümünün Meclis tarafından seçilmesi öngörülüyor,
Bu da doğru değil,
Eğer böyle bir şey yapılacaksa, 1961 Anayasası’na geri dönmek lazım,
Orada HSYK diye bir şey yoktu, HYK ve SYK diye ikili bir yapı vardı, Yani Hâkimler Yüksek Kurulu ve Savcılar Yüksek Kurulu,
Bence bugünkünden çok daha doğru, demokratik bir yapıydı, Yine o yapıya dönülür ve Savcılar Yüksek Kurulu’na TBMM’nin seçeceği ve biri iktidarı, biri muhalefeti temsil edecek iki üye atanabilir,
Ancak tamamen bağımsız olması gereken Hâkimler Yüksek Kurulu’na siyasi bir atama yapılmamalıdır,
Tabii ortada henüz tam olarak netleşmiş bir Anayasa yok ama HSYK’nın içine siyaset sokmak gibi bir fikir olduğu açıkça görülüyor,


Gördünüz mü yediğimiz kazığı

GALATASARAY, Özhan Canaydın döneminde Ali Sami Yen Stadı’nı geri verip, bunun karşılığında Seyrantepe’de bir stadın kullanım haklarını elde ederken, ben sürekli bağırdım, “Böyle bir şey yapamazsınız, Ali Sami Yen arazisi altındır, Bu verilip yerine üç otuzluk bir stat yapımı kabul edilemez” diye,
Yönetim çok öngörülü olduğu için dinlemedi, Hesabı o zaman yapmıştım, Ali Sami Yen arazisi en az 600-700 milyon dolarlık bir değerdir, 150 milyonluk bir stat için bunu geri veremezsiniz diye,
Ama verdiler,
Şimdi Seyrantepe’de kullanım hakkı Galatasaray’a ait bir stat yapılıyor ve Ali Sami Yen artık TOKİ’nin, Ve dün TOKİ, Ali Sami Yen arazisine değer biçti, 1,2 milyar dolar, Seyrantepe’nin 150 milyon dolara yapıldığı hatırlanırsa hatanın büyüklüğü de ortaya çıkar,
Not: Okurlar, “Galatasaray’ın mali yapısıyla ilgili bizi bilgilendirsenize” diye mesajlar atıyorlar, Birkaç gün içinde yapacağım,

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Karalayanın karalandığını anladığımız zaman

FatihAltaylı
X’te yanıtla

X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.

FatihAltaylı
  • Geçmiş yazılar

TümüFatihAltaylı
Adalet
Köşe Yazıları
Adalet

Fatih Altaylı

Aralık 1, 2025

Bize Biraz Müsaade
Köşe Yazıları
Bize Biraz Müsaade

Fatih Altaylı

Ekim 6, 2025

Silivri Günlüğü - 73
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 73

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

  • Videolar

TümüFatihAltaylı
"Şarkı yapmak mutlu adam işi değil" görseli
5 Gün Önce
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Özer Atik"Şarkı yapmak mutlu adam işi değil"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim 00:00 Giriş 00:22 Bir günü nasıl geçiyor? 05:04 Müzik ile arası nasıl? 15:23 Şarkılarını nasıl yapıyor? 18:24 Yalçın Turan hayatına ne kattı? 20:08 Yaptığı programlarda etkilendikleri neydi? 23:37 Seyircide eskiden yeniye ruh hali değişiyor mu? 24:54 Yapay zekaya bakış açısı nedir? 30:36 Kapanış YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 14, 2025
"Yemek konusunda gerçekten pahalıyız" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Oğuz Yenihayat"Yemek konusunda gerçekten pahalıyız"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim 00:00 Giriş 00:20 Bir günü nasıl geçiyor? 01:00 Kendi işini nasıl tanımlıyor? 06:43 Başına tuhaf şeyler geliyor mu? 08:50 Bir yeri beğenme kriterleri nelerdir? 13:27 Türkiye'ye ait olan ve tüm dünyanın bilmesini istediği neler var? 16:50 Türkiye'yi gezerken onu en çok şaşırtan ne oldu? 19:30 Türk ve Yunan mutfakları arasındaki rekabet hakkında ne düşünüyor? 21:06 Yurt dışına giderken yanında Türkiye'den ne götürüyor? 23:06 Yılbaşında yiyebileceğimiz öneriler listesi 27:28 Yemek konusunda bir yerin iyi olup olmadığını nasıl anlayabiliriz? 31:16 Gıdaların pahalılığı hakkında ne düşünüyor? 35:15 Türkiye'deki ve yurtdışındaki sokak lezzetleri arasında nasıl farklar var? 36:11 Sokak lezzetlerinde Türkiye'yi nasıl buluyor? 39:00 Türk mutfağı ve kültürünün sosyal medya üzerinden tanıtımları 42:00 Yemek sektöründeki güvensizlik ve denetimsizlik 42:36 İçerikleri hangi kanallardan takip edilebilir? 43:45 Türkiye'de asla unutamadığı lezzetler 46:00 Yurtdışından misafirleri gelse yemek için nerelere götürür? 50:20 Yapmayı düşündüğü başka ne tür projeler var? 52:03 Kapanış YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 7, 2025
Fatih Altaylı'nın savunması - Barolar Birliği Başkanı Avukat Erinç Sağkan görseli
FatihAltaylı
YouTube
Videolar yorumluyorFatih Altaylı'nın savunması - Barolar Birliği Başkanı Avukat Erinç SağkanTeke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 5, 2025