Haşim Kılıç’ın yargı çıkışı
Fatih Altaylı
Nisan 7, 2012
Yazı İçeriği
Haşim Kılıç’ın yargı çıkışı
Haşim Kılıç’ın yargı çıkışı
ANAYASA Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın yargı-siyaset ilişkisine ilişkin sözleri ve "Erkler birbirini kuşatmamalı" mealindeki çıkışı Ankara'da çok farklı yankılandı, çok derin algılandı,
Bizim gibi sıradan vatandaşlar, konuyu çeşitli mahkemelerde sürmekte olan davalarla ilgili olarak yorumladık,
Siyasetin yeni bir düzen için yargıyı kullanmasından, en üst mahkemede duyulan rahatsızlık olarak algıladık,
Oysa Haşim Kılıç'ın sözlerinin Ankara'daki yankısı farklı oldu,
Biliyorsunuz, Anayasa Mahkemesi'nde CHP'nin başvurusuyla açılan, daha doğrusu açılmayı bekleyen bir dava var,
Cumhurbaşkanı'nın görev süresinin 5 yıl mı, yoksa 7 yıl mı olduğuna ilişkin tartışmalara nokta koymak üzere TBMM'den "görev süresini 7 yıl olarak belirleyen" bir karar çıktı,
19 Ocak'ta TBMM tarafından kabul edilen Cumhurbaşkanlığı Seçimi Kanunu'na eklenen geçici bir maddeyle "11, Cumhurbaşkanı'nın görev süresi 7 yıldır" denildi ve bir kez daha Cumhurbaşkanı adayı olmasının önü kesildi,
Cumhuriyet Halk Partisi ise bu geçici maddeyi Anayasa Mahkemesi'ne taşıdı,
Şimdi herkesin gözü Anayasa Mahkemesi'nde, Mahkeme bu konuyu ele alacak mı, alırsa nasıl bir karar verecek diye düşünülüyor,
Cumhuriyet Halk Partililer, bu maddenin Anayasa Mahkemesi'nden döneceğine inanıyorlar,
Bu inançlarındaki en önemli neden ise "Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün de bu maddenin iptal edilmesini istediği" yönündeki düşünceleri,
CHP kulislerinde, "Gül de bu maddeden rahatsız, O da bu maddenin iptali için Anayasa Mahkemesi'ndeki nüfuzunu kullanacak" yorumları yapılıyor,
CHP'liler bunu "bilgiye" mi yoksa "tahmine" mi dayalı olarak söylüyorlar bilemiyorum, ama bence CHP'lilerin "tahmini" bu yönde,
Çünkü Cumhurbaşkanı'nın bu konudaki fikrini herhangi biriyle, hele hele bir CHP'liyle paylaştığını hiç zannetmiyorum,
CHP'liler bu maddenin iptali halinde, Abdullah Gül'ün görev süresinin 5 yıla ineceğini ve bunun da AK Parti'nin planlarını bozacağını umuyorlar,
Benim konuştuğum Anayasa hukukçuları, ki aralarında eski YÖK Başkanı Erdoğan Teziç de var, "Yeni bir yasal düzenlemeye gerek yok, Cumhurbaşkanı 7 yıl için seçildi, 7 yıl görev yapar" diyorlar,
Ama belli ki, bir iptal olasılığı CHP'yi umutlandırıyor,
Haşim Kılıç'ın sözleri Ankara'da bu açıdan yorumlandı ve bu sözlerden Cumhurbaşkanı'nın görev süresiyle ilgili bir mesaj çıkarılmaya çalışıldı,
Böyle bir mesaj var mıydı, yok muydu yakında göreceğiz!
Serdar Turgut ve Nietzsche
SERDAR Turgut bugünkü yazısında Nietzsche'den bahsetmiş,
Nietzsche'nin kadınlarını kırbaçla dövdüğünden,
Serdar'ı okuyorsanız, bence okumamanız mümkün değil, eski takıntılarına yeni takıntılar eklediğini görüyorsunuzdur,
Eskiden beri sekse, sadomazo ilişkilere ve bazı organlara kafayı taktığını bilirsiniz,
Yeni takıntıları ise Gülen Cemaati ve iktidarın başarıları,
Organ takıntısını ise bir tarafa bıraktı nedense,
Yeni takıntılarından fırsat buldukça, eski takıntılarına geri dönüyor,
Bugün de eskiye dönmüş ve Nietzsche'nin kadınlarla ilişkisine ve burada uyguladığı şiddete değinmiş,
Ancak Serdar fena halde yanılıyor,
Lise yıllarında başta Nietzsche olmak üzere Alman felsefecileri okumak için Almanca öğrenmeye başlamış biri olarak bildiğim bir şey var,
Nietzsche'nin kadınlarla ilişkisi yoktu,
Sadece bir kez, bütün hayatı boyunca sadece bir kez bir kadınla beraber oldu,
Onda da ciddi bir hastalık kaptı ve bir daha bir ilişkisi olmadığı gibi, bu hastalık nedeniyle çok süründü ve ölümü de bu hastalıktan oldu,
Kadınlarla bir ilişkisi olmadığı için de, sürekli olarak kadınlara yönelik fantezileri vardı ve bunlar genelde şiddet içerikliydi,
Sadece Nietzsche'nin değil, Alman filozofların büyük bölümünün kadınlarla ilişkisi sorunluydu ve bu yüzden tamamında kadına yönelik saygısız bir tavır, hatta şiddet vardı,
Zaten bugün de kadına yönelik şiddetin altında yatan en önemli nedenlerden biri bu,
X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.
Geçmiş yazılar
Videolar