İstanbul 7°
FatihAltayli

Fatih Altaylı

Diğer yazılarıFatihAltaylı

Yazı İçeriği

  • Çocuklarımız için terk ederiz

detail banner reklam

Çocuklarımız için terk ederiz

FatihAltaylı
Köşe Yazısı

Fatih Altaylı

Mayıs 8, 2013

Yazı İçeriği

  • Çocuklarımız için terk ederiz

Çocuklarımız için terk ederiz

BİR anne, bir baba için hayattaki en önemli şey çocukları ve elbette ki o çocukların eğitimi. Türkiye'de ise ne yazık ki eğitim meselesi tam bir "kaos"a ve "kâbus"a dönüşmüş vaziyette. Hiç kimse bir yıl sonra, hatta eğitim yılının ikinci yarısında ne olacak bilmiyor, tahmin edemiyor. Kimse çocuğunun eğitimiyle ilgili uzun vadeli bir plan yapamıyor. Bugün sizlerle bir velinin bu konudaki haklı "serzenişini" aktarmak istiyorum: "Merhaba, eğitimde devlete güvenip kızımı devlet okuluna yerleştirdim. 4+4+4 ile sistem değişti. Geçen sene bununla ilgili sıkıntılar yaşanmış ve halen etkisi devam ederken bu sene bizi bekleyen ikinci bir sürpriz ise ilköğretim okullarının bölünmesi oldu. İlköğretim olan okulların bir kısmı ortaokul, diğerleri ilkokul kaldı. Böyle olunca veliler yeni okul ve öğretmen arayışına düşmek zorunda kaldı. Halbuki yapılması gereken çok basit. Ortaokula dönüşen bir okula yeni ilkokul öğrencisi alınmayacak, bu yılki 1., 2. ve 3. sınıflarda olanlar kalan süreyi okullarında okuyarak kademeli olarak ortaokula geçiş yapmış olacak. Bu şekilde ne öğretmen, ne veli, ne de öğrenci mağdur olacak. 3 yıl sonra okulların ayrılması zayiatsız atlatılacak. Ama bu şekilde uygulanmayıp yeni oluşan ortaokul ve ilkokullar arasında derslik dengesi uyuyor mu uymuyor mu bakılmadan sınıflar transfer edilmeye çalışılıyor ve öğretmen kadroları da denk olmadığı için bir kargaşa ortamı oluşmuş durumda. Daha iyi ve yeni sisteme geçiş olurken altyapı uygunluğu da araştırılmalı. Geçen sene buna dikkat edilmemişti, bu sene yine dikkat edilmiyor ve basit yöntemlerle tespit edilip çözülebilir olan sorunlar maalesef aşılamıyor. 1. sınıfa giden kızım, öğretmenini ikinci bir anne olarak görüyor. Sınıfın öğrencileri ancak kaynaştı ve okul hayatına alıştı. Bir anda hem okullarını hem öğretmenlerini kaybetme tehlikesine düştüler. Bu çocukların psikolojik durumu bu kadar mı önemsizdir. Umarım bu mağduriyeti dile getirirsiniz ve yeni bakanımız geçen sene yapılan hataları tekrarlamaz. Çocuklar ülkenin geleceğidir ve çocuklar daha 7 yaşında istikrarsız bir düzenin içine itilmiştir. Ben okulu bitirip iş hayatına atılıncaya kadar çocuğumun hangi evrelerden geçeceğini merak ediyorum. Çocuğumuz en azından heba olmasın, emeklerimiz karşılığını bulsun diye yurtdışına mı taşınmamız gerekiyor? Ben bilgisayar sektöründe çalışan bir mühendisim. Çok rahat yurtdışında iş bulabilirim. Ülkemi seviyorum. Çocuğum bu ülkeye hizmet etsin istiyorum. Ama eğitimdeki bu düzensizlik devam ederse, sadece çocuğum doğru düzgün bir eğitim alsın diye ülkemi terk etmeyi düşünecek hale geldim." Son cümle aslında her ana babanın duygusunu yansıtıyor. Canımız gibi sevdiğimiz ülkemizi, ancak canımızdan çok sevdiğimiz çocuklarımız için terk ederiz. O kadar önemli anlayacağınız.   İTO'dan çıkmak mümkün değil TÜRKİYE'de işyeri açan pek çok kişinin derdidir, yasal zorunluluk olan "oda" meselesi. Eğer girişimciyseniz iştigal alanınızla ilgili olarak o ilin ticaret odasına kaydolmanız gerekir. Ama bir kez oldunuz mu, bir daha çıkamazsınız. Odaya kaydoldunuz ve işe başladınız. Daha sonra canınız sıkıldı, iflas ettiniz veya başka bir nedenden işinizi kapattınız. Yandınız. Bir kere sicil numarası aldınız ya, ondan sonra iptal ettirmek Türkiye'nin en zor işlerinden biridir. Hele hele İstanbul Ticaret Odası'nda neredeyse imkânsızdır. İsterseniz hiçbir ticari faaliyette bulunmamış olun, isterseniz işinizi kapatmış olun, İTO'ya kayıt olduysanız, çıkamazsınız. Bunu engelleyen bir yasa falan yok elbet ama bürokrasi diye bir şey var. Şu anda tam 300 bin vatandaş, İstanbul Ticaret Odası'na vaktiyle yaptırmış olduğu kaydı sildirmek için sırada. Başvurduğunuz zaman, "300 bin kişi bekliyor. Sıra ne zaman size gelir bilemeyiz" yanıtı alıyorsunuz. İTO üstüne vazife olmayan her işe yetişiyor. Ama üzerine vazife bu işi bir türlü halledemiyor.   Gündüz alkollü kullanmak tehlikesiz mi? DÜN İstanbul'da pek rastlamadığım bir olaya şahit oldum. İstinye'de öğle vakti trafik uygulaması vardı ve polisler alkol kontrolü yapıyordu. Bazıları bu duruma çok şaşırdı, ama ben kendi adıma çok doğru buldum. Alkollü araç kullanmak geceye mahsus bir şey değil. Üstelik gündüz vakti, trafiğin çok daha yoğun ve buna bağlı olarak çok daha tehlikeli olduğu saatlerde alkollü araç kullanmak geceye oranla daha büyük risk yaratıyor. Kimin aklına geldiyse bu saatte alkol kontrolü yapmak kutluyorum.  

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Eğitim sistemiyle oynadıkça eğitimsizliğin arttığını anladığımız zaman.

FatihAltaylı
X’te yanıtla

X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.

FatihAltaylı
  • Geçmiş yazılar

TümüFatihAltaylı
Adalet
Köşe Yazıları
Adalet

Fatih Altaylı

Aralık 1, 2025

Bize Biraz Müsaade
Köşe Yazıları
Bize Biraz Müsaade

Fatih Altaylı

Ekim 6, 2025

Silivri Günlüğü - 73
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 73

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

  • Videolar

TümüFatihAltaylı
"Şarkı yapmak mutlu adam işi değil" görseli
5 Gün Önce
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Özer Atik"Şarkı yapmak mutlu adam işi değil"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim 00:00 Giriş 00:22 Bir günü nasıl geçiyor? 05:04 Müzik ile arası nasıl? 15:23 Şarkılarını nasıl yapıyor? 18:24 Yalçın Turan hayatına ne kattı? 20:08 Yaptığı programlarda etkilendikleri neydi? 23:37 Seyircide eskiden yeniye ruh hali değişiyor mu? 24:54 Yapay zekaya bakış açısı nedir? 30:36 Kapanış YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 14, 2025
"Yemek konusunda gerçekten pahalıyız" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Oğuz Yenihayat"Yemek konusunda gerçekten pahalıyız"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim 00:00 Giriş 00:20 Bir günü nasıl geçiyor? 01:00 Kendi işini nasıl tanımlıyor? 06:43 Başına tuhaf şeyler geliyor mu? 08:50 Bir yeri beğenme kriterleri nelerdir? 13:27 Türkiye'ye ait olan ve tüm dünyanın bilmesini istediği neler var? 16:50 Türkiye'yi gezerken onu en çok şaşırtan ne oldu? 19:30 Türk ve Yunan mutfakları arasındaki rekabet hakkında ne düşünüyor? 21:06 Yurt dışına giderken yanında Türkiye'den ne götürüyor? 23:06 Yılbaşında yiyebileceğimiz öneriler listesi 27:28 Yemek konusunda bir yerin iyi olup olmadığını nasıl anlayabiliriz? 31:16 Gıdaların pahalılığı hakkında ne düşünüyor? 35:15 Türkiye'deki ve yurtdışındaki sokak lezzetleri arasında nasıl farklar var? 36:11 Sokak lezzetlerinde Türkiye'yi nasıl buluyor? 39:00 Türk mutfağı ve kültürünün sosyal medya üzerinden tanıtımları 42:00 Yemek sektöründeki güvensizlik ve denetimsizlik 42:36 İçerikleri hangi kanallardan takip edilebilir? 43:45 Türkiye'de asla unutamadığı lezzetler 46:00 Yurtdışından misafirleri gelse yemek için nerelere götürür? 50:20 Yapmayı düşündüğü başka ne tür projeler var? 52:03 Kapanış YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 7, 2025
Fatih Altaylı'nın savunması - Barolar Birliği Başkanı Avukat Erinç Sağkan görseli
FatihAltaylı
YouTube
Videolar yorumluyorFatih Altaylı'nın savunması - Barolar Birliği Başkanı Avukat Erinç SağkanTeke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 5, 2025