İstanbul 9°
FatihAltayli

Fatih Altaylı

Diğer yazılarıFatihAltaylı

Yazı İçeriği

  • Biz de bunu anlatmaya çalışıyorduk

detail banner reklam

Biz de bunu anlatmaya çalışıyorduk

FatihAltaylı
Köşe Yazısı

Fatih Altaylı

Haziran 12, 2013

Yazı İçeriği

  • Biz de bunu anlatmaya çalışıyorduk

Biz de bunu anlatmaya çalışıyorduk

GEÇEN hafta kulağımıza geliyordu “Eylemcilere yönelik operasyon yapılacağı” haberi. “Pazartesi günü, eylemciler Taksim’den çıkarılacak” diye. Hafta sonu boyunca dilimin döndüğü, kulağına uzanabildiğim herkese “Aman yapmayın” diye yalvardım. Dün, sabahın erken saatinde Ajans Haber Türk Genel Müdürü Ramazan Kurnaz’ın telefonu geldi. “Taksim’de operasyon başladı” diye. “Eyvah” diye televizyona koştum. Yerli yabancı tamamı kısa süre içinde Taksim’den canlı yayına başladılar. Ramazan tekrar aradı. “Operasyon sadece meydandaki gruplara yönelik, Gezi Parkı’ndakilere polis dokunmuyor. Hatta Gezi Parkı’ndakiler durumdan memnun, aşırı gruplardan onlar da rahatsızmış” demek için. Biraz olsun nefes aldım. Gerçekten de polis aşırılık yanlıları ile diğer gruplar arasındaki çizgiyi çekmiş ve ona göre bir operasyon başlatmıştı. Ve belli ki, daha önceki aşırı sertliklerine yönelik eleştiriler yararlı olmuş olmalı ki, oldukça dikkatli davranıyorlardı. Polis daha sonra Gezi Parkı’na da girdi, ama sadece oraya sığınan “aşırı uçları” toplamak için. Başbakan Erdoğan’la 10 gün önce, olayların başlamasının hemen ardından yaptığım programda ben de bunu anlatmaya çalışmıştım. “Oradakilerin çoğu düzgün, aşırılıkla alakası olmayan apolitik insanlar” demiştim Başbakan’a. Belli ki, geçen zaman içinde Emniyet bunu anlamış. Ve öğleden sonra gördüm ki, siyaset de bunu anlamış. Bu konuda öfkesini ve sert tavrını gizleme gereği duymayan Başbakan Erdoğan dahi, eylem yapan grubu ikiye ayırdı ve “radikal” olmayan gruplara seslenip “Bu işi bitirin, gözlerinizden öperim” diyerek olayların başladığı günden bu yana verdiği en “yumuşak” mesajı iletti. Açıkçası, bu gelişmeler ruhumdaki karamsarlığı bir nebze olsun azalttı. Çünkü bir iç çatışma ve bunun sonucunda son yıllarda elde ettiğimiz ekonomik başarıları kaybetme ihtimalinin azalabileceğini gördüm. Bu arada Kültür Bakanlığı da kışla inşaatıyla ilgili yürütmeyi durdurma kararı veren mahkemeye savunmasını verdi. Bence yargı bu işin çözücüsü olabilir. Eğer yargı ilk kararında ısrar ederse, hükümet kanadı da “Yargıya saygımız var” diyerek kışla inşaatından vazgeçer. Böylelikle Türkiye’ye giderek daha fazla sıkıntı yaratacak olan bu mesele çözülmüş olur.   Tadı kaçarsa sempati kaybolur BEN hayatımda böyle bir şey görmedim Bir yandan ortam yumuşasın diye uğraşanlar, “normalleşme” peşinde koşan insanlar, bir yandan “Ortam daha da karışsın” diyenler. Yukarıdaki yazıyı yazdıktan kısa bir süre sonra Taksim yine gerilmeye başladı. Önce Taksim platformu, halkı Taksim’e davet etti. Ardından sabah dağıtılan aşırı uçlar, akşam yaklaşırken yeniden ortaya çıktılar. Ortalıktaki yıkıntıları temizleyen bir kamyonu durdurup ele geçirenlerin yaş ortalaması 15-16 civarındaydı. Barikatlar yeniden kurulmaya başlandı. Daha önce Taksim Meydanı’nın Gezi Parkı’na bakan bölümünde toplanan radikal gruplar, bu kez tüm meydana yayıldılar. Ve eylemciler açısından daha vahimi, bu tavırlar artıp yansıdıkça, bu eyleme olan “sempati” de giderek kaybolacak. Dün konuştuğum bir otomobil bayii, “Eylemler başlamadan önce günde 150 müşteri giriyordu kapıdan. 10 gündür tek bir satış yok” dedi. Alışveriş merkezleri boş. Eylem uzayıp aynı oranda da günlük hayatı zorlaştırdıkça, sempati azalacak. Hatta tam tersi bir etki oluşmaya başlayacak. Temiz, masum bir iş, radikallerin etkisiyle “halkın nefret ettiği” bir meseleye dönüşecek. Taksim Platformu buna dikkat etmeli. İşin tadı kaçmamalı. Sonra yanacak canların hesabını kimse veremez!   Nalıncı demokrasisi FİKİR özgürlüğü, farklı düşüncelere saygı diye yola çıkanlara saygı duyuyorum, destekliyorum. Evet, her fikre, her yaşam biçimine saygı duymak gerekiyor. Hoşgörü lafına ise hiç ama hiç katılamıyorum. Ne demek hoş görmek. Farklı yaşam biçimleri bir kabahat, bir ayıp mı ki “hoş görmek” gereksin. Ama fikir özgürlüğü ve düşüncelere, yaşam biçimlerine saygı diyenlerin “bir bölümüne” bakıyorum ve “sıkılıyorum”. Çünkü “sözde” karşı çıktıkları ve eleştirdikleri tavrın aynısını kendileri sergiliyorlar. Başkalarına ve özellikle Başbakan’a, “Eleştiriye tahammülü yok, başka fikirlere saygısı yok” diye kızıyorlar ama kendileri de aynı tavrın içinde. Kendileri gibi düşünmeyen, kendilerine kayıtsız şartsız destek vermeyen, destek verirken “Ama” diyerek kendi bakış açısını da yansıtmaya çalışanlara bile sövüyor, sayıyor, hakaret ediyorlar. Demek ki ellerinde yetki olsa daha fazlasını da yapacaklar. “Demokrasi” diye yola çıkanların hiçbirinin “demokrasiyi içselleştiremedikleri” ve bu topraklarda yaşayan büyük çoğunluğun, hangi fikri savunursa savunsun “kendilerine demokrasi” istediklerini görüyorum. Ben buna “nalıncı keseri demokrasisi” diyorum. Kimi sağdan yontuyor nalını, kimi soldan. Fark bu kadar!

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Kötü niyetliler, halkın iyi niyetini silah yapmaya kalkışmadığı zaman.

FatihAltaylı
X’te yanıtla

X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.

FatihAltaylı
  • Geçmiş yazılar

TümüFatihAltaylı
Adalet
Köşe Yazıları
Adalet

Fatih Altaylı

Aralık 1, 2025

Bize Biraz Müsaade
Köşe Yazıları
Bize Biraz Müsaade

Fatih Altaylı

Ekim 6, 2025

Silivri Günlüğü - 73
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 73

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

  • Videolar

TümüFatihAltaylı
"Şarkı yapmak mutlu adam işi değil" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Özer Atik"Şarkı yapmak mutlu adam işi değil"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim 00:00 Giriş 00:22 Bir günü nasıl geçiyor? 05:04 Müzik ile arası nasıl? 15:23 Şarkılarını nasıl yapıyor? 18:24 Yalçın Turan hayatına ne kattı? 20:08 Yaptığı programlarda etkilendikleri neydi? 23:37 Seyircide eskiden yeniye ruh hali değişiyor mu? 24:54 Yapay zekaya bakış açısı nedir? 30:36 Kapanış YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 14, 2025
"Yemek konusunda gerçekten pahalıyız" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Oğuz Yenihayat"Yemek konusunda gerçekten pahalıyız"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim 00:00 Giriş 00:20 Bir günü nasıl geçiyor? 01:00 Kendi işini nasıl tanımlıyor? 06:43 Başına tuhaf şeyler geliyor mu? 08:50 Bir yeri beğenme kriterleri nelerdir? 13:27 Türkiye'ye ait olan ve tüm dünyanın bilmesini istediği neler var? 16:50 Türkiye'yi gezerken onu en çok şaşırtan ne oldu? 19:30 Türk ve Yunan mutfakları arasındaki rekabet hakkında ne düşünüyor? 21:06 Yurt dışına giderken yanında Türkiye'den ne götürüyor? 23:06 Yılbaşında yiyebileceğimiz öneriler listesi 27:28 Yemek konusunda bir yerin iyi olup olmadığını nasıl anlayabiliriz? 31:16 Gıdaların pahalılığı hakkında ne düşünüyor? 35:15 Türkiye'deki ve yurtdışındaki sokak lezzetleri arasında nasıl farklar var? 36:11 Sokak lezzetlerinde Türkiye'yi nasıl buluyor? 39:00 Türk mutfağı ve kültürünün sosyal medya üzerinden tanıtımları 42:00 Yemek sektöründeki güvensizlik ve denetimsizlik 42:36 İçerikleri hangi kanallardan takip edilebilir? 43:45 Türkiye'de asla unutamadığı lezzetler 46:00 Yurtdışından misafirleri gelse yemek için nerelere götürür? 50:20 Yapmayı düşündüğü başka ne tür projeler var? 52:03 Kapanış YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 7, 2025
Fatih Altaylı'nın savunması - Barolar Birliği Başkanı Avukat Erinç Sağkan görseli
FatihAltaylı
YouTube
Videolar yorumluyorFatih Altaylı'nın savunması - Barolar Birliği Başkanı Avukat Erinç SağkanTeke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 5, 2025