Darbe hazırlığı suç, muhtıra vermek yasal
Fatih Altaylı
Ağustos 13, 2013
Yazı İçeriği
Darbe hazırlığı suç, muhtıra vermek yasal
Darbe hazırlığı suç, muhtıra vermek yasal
ERGENEKON davasında mahkeme heyetinin aldığı kararlar tartışılıyor. Belli ki, Türkiye tarihine geçecek ve tarih boyunca da tartışılacak. Başbakan Erdoğan’ın bile eski Genelkurmay Başkanı ile ilgili olan bölümüne açıkça “itiraz” ettiği mahkûmiyetlere yönelik çok farklı yorumlar da yapılıyor. Kimi Başbakanlık danışmanlarının kararları “olumlu” bulan açıklamaları ise biraz kafaları karıştırıyor doğrusu. Şimdi de yeni bir Yargıtay içtihadı gündemde. Yargıtay’ın, “Bir sanığın sorgulamasını yapan hâkimler, o sanığın yargılandığı davada mahkeme heyeti içinde görev alamaz” şeklinde özetlenebilecek bir kararının emekli Orgeneral İlker Başbuğ’un başka bir mahkemede “yeniden yargılanmasının” yolunu açacağı söyleniyor. Olur, olmaz bilmiyorum. Zaman, gerekçeli karar ve Yargıtay her şeyi daha iyi görmemizi, anlamamızı sağlayacak. Benim bu davadaki “adaletle” ilgili sıkıntım bambaşka bir noktada. Hem bu davada hem de Balyoz davasında müebbet gibi çok ağır cezalar alan sanıkların tamamına isnat edilen suç “hükümeti iş yapamaz hale getirmek ve hükümeti devirmeye yönelik faaliyet içinde bulunmak”. Bunu polis tarafından bulunduğu söylenen birtakım kanıtlara, bazı toplantılara, yazışmalara ve açık-gizli tanık ifadelerine dayandırıyor mahkeme. İyi hoş da, hiçbir tanığa gerek olmadan, gerek kalmadan, çok açıkça, toplumun ve dünyanın gözü önünde “hükümeti iş yapamaz hale getirmeye ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni Cumhurbaşkanı seçmek gibi çok önemli ve anayasal bir görevi yerine getiremez hale getirmeye” yönelik bir muhtıra veren ve bu muhtırayı “Evet ben yazdım” diye açıklayan bir başka Genelkurmay Başkanı hakkında en küçük bir işlem bile yapılmıyor. Bunu söylerken, darbe hazırlıklarıyla ilgili tüm olayların tam göbeğinde yer aldığı açıkça görünen bir başka komutan hakkında hiçbir işlem yapılmamış olması da ayrı bir garabet olarak önümüzde duruyor. Aynı suç örgütü içinde yer aldığı mahkeme tarafından kabul gören Şener Eruygur ile İlker Başbuğ arasında bir sorun olduğu ve Şener Eruygur’un, İlker Başbuğ’un terfisini engellemeye çalıştığı ise bu davayı savunan bir gazetede, delillere dayanarak yazılıyor. Ki o da bir ayrı garabet.
X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.
Geçmiş yazılar
Videolar