İstanbul 20°
FatihAltayli

Fatih Altaylı

Diğer yazılarıFatihAltaylı

Yazı İçeriği

  • "Hâlâ top çeviriyorlar"

detail banner reklam

"Hâlâ top çeviriyorlar"

FatihAltaylı
Köşe Yazısı

Fatih Altaylı

Eylül 6, 2013

Yazı İçeriği

  • "Hâlâ top çeviriyorlar"

"Hâlâ top çeviriyorlar"

BAŞBAKANLIK uçağıyla yine yoldayız.

Rota St. Petersburg’daki G-20 Zirvesi.

Gerçi zirve pek keyifli değil.

Obama, Putin ile yapacağı görüşmeyi çoktan iptal etti.

Putin ise ev sahibi olarak herkese vakit ayırmak istediğini, bu yüzden de kimseye çok vakit ayıramayacağını açıkladı.

Suriye konusundaki iki kilit ülkeden gelen bu açıklamalar, zirveden beklentileri aşağı çekti ve son yılların en sönük zirvesi olmaya doğru ilerliyor St. Petersburg’daki G-20.

Obama’nın zirvenin sonuna kadar kalmayacağını açıklaması ise her şeyin üzerine tuz biber ekti.

Uçağın arka bölümünde genelde konular Suriye üzerine...

“Zirveden ne çıkar?” tartışmaları yaparken, Başbakan Erdoğan her seyahatte olduğu gibi “Hoş geldiniz’’ demek üzere uçağın arka tarafına geliyor.

Genelde bu ilk “Merhaba”laşmada pek soru sorulmaz, daha çok hal hatır sormakla yetinilir, ama bu kez ben dayanamayıp ilk sorumu soruyorum:

“Havalimanındaki basın toplantısında yüzünüz biraz asıktı.”

Başbakan Erdoğan gülmeye başlıyor, ama biraz sitemkâr bir gülüş bu, “Ya bu medya niye böyle her şeyden bir şey çıkarmaya çalışıyor?” diyor, sonra da ekliyor: “Yoo, gayet iyiyim. Yüzüm falan da asık değildi.’’

“Herhalde dün gece geç saate kadar süren programın yorgunluğu olsa gerek’’ diyerek konuyu kapatıyorum.

Ardından konuyu Suriye’ye getiriyorum.

Başbakan bu konuda haklı bir çıkış yapıyor.

“100 küsur bin insan ölmüş, hâlâ kimyasalı tartışıyorlar. Yok son ölümler kimyasal mı, değil mi? Diğer silahlarla ölenler insan değil mi? Neymiş, 1924’ten kalma bir sözleşmede kimyasal kullanmak suçmuş. Kendi halkını topla, tüfekle, bombayla öldürmek suç değil mi? Üstelik Esed rejimi bile kimyasalı reddetmiyor. Ellerinde dünyanın en büyük kimyasal silah stoku var. İran bile kimyasal kullanıldığını kabul etti. Ama tepki yok kimseden. Hâlâ konuşup top çeviriyorlar.’’

Bir kez daha soruyorum:

“Kimse bir şey yapmazsa bizim tek başımıza bir şey yapmamız mümkün mü?”

Başbakan Erdoğan böyle bir durumda “gönüllüler koalisyonu’’ oluşturulabileceğinden söz ediyor.

“Kimler olur bu koalisyonda?’’ diye soruyorum.

Net bir yanıt alamıyorum.

Buradan konuyu zirveye getiriyoruz.

Suriye’yle ilgili olarak zirveden bir karar veya sonuç çıkıp çıkmayacağına...

Başbakan, Rusya’nın “Kimyasal kullanıldıysa operasyona ses çıkarmam’’ açıklamasını önemli buluyor ve bunu Rusya’nın inadının kırılması olarak görüyor anladığım kadarıyla.

Peki ya Obama!

Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı ve “değerli yalnızlık’’ kavramının sahibi İbrahim Kalın, “Beyaz Saray, Başkan Obama’nın zirvede hiçbir Avrupalı liderle görüşmeyeceğini açıkladı’’ diyor.

Başbakan, Kalın’a dönüp “Ya görüşürse!’’ diyor.

Kalın, “Beyaz Saray açıkladı, onu söylüyorum’’ diyor.

Başbakan yine, “Ya görüşürse!’’ diye ısrar ediyor.

Kalın, “Beyaz Saray yalanlanmış olur’’ diyor.

Başbakan, “Ya da bizim Asya ülkesi olduğumuzu söylerler’’ diyor gülerek.

Kalın, “Yok, ABD bizi Avrupa ülkeleri arasında sayıyor’’ diyor.

Sonunda ben, “Belki artık Ortadoğu ülkesi sayıyordur’’ diyorum.

Başbakan Erdoğan, “Bak o da olabilir’’ diyor.

Bu sohbetten anladığımız, Başbakan’ın Obama ile görüşmeyi planladığı.

Ardından Başbakan konuyu iç politikaya getiriyor.

CHP’nin Mısır’a heyet gönderecek olmasına kızgın.

“Türkiye kiminle sorunluysa oraya gidip bizi kötülüyorlar. Suriye, Irak, şimdi de Mısır’’ diyor.

Mısır ziyaretiyle ilgili çok kızgın. Bu ziyareti, “Darbeci zihniyetin darbecileri ziyareti’’ olarak nitelendiriyor.

Araya girerek bir soru soruyorum:

“Tayyip Bey, CHP’nin bu ziyaretlerine bir yandan da olumlu açıdan bakamaz mıyız? Sizin resmi olarak görüşmediğiniz yönetimlerle Türkiye arasında bir ilişki kurup, mesaj getirip götürmek ve uzun dönemli ilişkilerde bir arka kapı aralamak olarak faydalı olmaz mı bu ziyaretler?’’ diyorum.

Başbakan’ın aslında böyle bir şeye karşı olmadığı izlenimi yaratan bir yanıt alıyorum.

“Öyle bir niyet olsa amenna. Ama bunların niyeti o değil. Gidip bizi kötülemek, bize karşı tutumlarını körüklemek için yapıyorlar. Bizi o yolla da yıpratmak istiyorlar.’’

Sonra sözü Barolar Birliği Başkanı Prof. Metin Feyzioğlu’na getiriyor.

“Yargıtay Kanunu’nda orada baro başkanı da konuşur diye bir madde yok. Neymiş, teamülmüş. Yok öyle bir şey. Hakkı yok. Orada gözümüzün içine baka baka bize hakaret ediyor. Cevap verme hakkımız da yok. Ama söyledim, bir daha adli yıl açılış töreninde bunlar konuşacaksa ben gitmeyeceğim. Gidersem de Yargıtay Başkanı konuştuktan sonra çıkacağım.’’

Arada sözü Prof. Metin Feyzioğlu’nun dedesi, bir zamanların etkin siyasetçisi Turhan Feyzioğlu’na getiriyor.

Turhan Feyzioğlu ile ilgili de bir imada bulunuyor, ama açıkçası ne olduğunu çözemiyoruz. (Bunu da araştırıp bulacağım.)

Bu arada bir süredir üzerinde çalışılan barolarla ilgili yasa değişikliğinin de yakında gündeme geleceğini öğreniyoruz.

Ben yine Başbakan’a bir soru soruyorum:

“Bazen kimsenin ciddiye almadığı eleştirileri bile fazla ciddiye almıyor musunuz? Ciddiye alınmayacak eleştiriler bile siz ciddiye aldığınız için ciddiyet kazanıyor. Umursamasanız olmaz mı?”

“Nasıl almam, gözümün içine baka baka eleştiri, eleştiri bile değil, hakaret edecek” diyor.

Başbakan’la “Merhaba”laşmakla başlayan ve genelde pek de uzamayan ilk sohbet, burada bitiyor.

Zaten kısa süre sonra da St. Petersburg’a iniyoruz.



FatihAltaylı
X’te yanıtla

X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.

FatihAltaylı
  • Geçmiş yazılar

TümüFatihAltaylı
Bize Biraz Müsaade
Köşe Yazıları
Bize Biraz Müsaade

Fatih Altaylı

Ekim 6, 2025

Silivri Günlüğü - 73
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 73

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

Silivri Günlüğü - 72
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 72

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

  • Videolar

TümüFatihAltaylı
"Gerçek aşkın nadir olduğu bir gerçek" görseli
2 Gün Önce
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Prof. Dr. Saadettin Eskiçorapçı"Gerçek aşkın nadir olduğu bir gerçek"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor. 00:00 Giriş 02:00 Neden eskisi gibi insanlar birbirleriyle konuşmuyor? 05:30 Aşkta zamanla değişen bir şeyler oldu mu? 07:43 Sonsuz aşk diye bir şey var mı? 10:44 Bir üroloji doktorunun günü nasıl geçer? 12:44 Kitabın ismi "Konuşulmayan Erkeklik" nereden geliyor? 15:53 İnsanların üroloji hastalıklarına karşı bir korkusu var mı? 18:35 Bizim kültürümüzde cinsel kimlik nasıl inşa ediliyor? 21:45 Kadınların ve erkeklerin rolleri arasında bir dengesizlik var mı? 24:06 Sosyal medya insanı yalnızlaştırıyor mu? 27:32 İnsan olarak kusurlarımızı nasıl anlayacağız? 31:00 Sadece iletişimsizlikten kaynaklı biten ilişkiler 32:25 Sosyal medyanın mukayese etkisi doğru mu? 35:05 Kadınlar ve erkekler birbirlerinin en çok nelerinden şikayetçi oluyorlar? 37:26 Andropoz ve menopoz kavramlarının gerçeği yansıtmadığı durumda ne yapmak lazım? 38:23 Bu konularda gençlerin bilgisi ve durumu nasıl? 42:14 HPV ile alakalı nasıl bir yol izlenmeli? 43:43 HPV hakkında genel bilgilendirme 46:39 Cinsel yolla artan hastalıkların sayısında bir artış var mı? 47:53 Hangi yaştan sonra insanlar üroloğa görünmeye başlamalı? 49:11 Ailelerin çocuklarına yaklaşımıyla ilgili ne gibi tavsiyeler verebilir? 50:39 Robotik fonksiyonlarının ilerlemesiyle tıpta insan elinin önemi azalıyor mu? 53:10 Kapanış
Kasım 16, 2025
"Dinleyiciye istediğim gibi ulaşmayan çok şarkım var!" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Demet Sağıroğlu"Dinleyiciye istediğim gibi ulaşmayan çok şarkım var!"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim 00:00 Giriş 00:39 Bir günü nasıl geçiyor? 02:05 Hikayesi olan şarkılar azaldı mı? 03:56 Hikayesi olan fakat farkedilmeyen şarkısı oldu mu? 04:41 Bir şarkı yazmaya nasıl başlıyor? 06:50 Geçmişte yaşadığı durumlar şarkı yazarken kendisini etkiliyor mu? 09:52 Magazin ile arasındaki mesafe 11:59 Şöhret kazandıktan sonra kalbinin kırıldığı olaylar oldu mu? 12:18 Yayınlamadığı eseleri 13:02 Cem Adrian ile yollarının kesişmesi 15:06 Özgüvenini nereden buluyor? 17:46 Arnavut Kaldırımı şarkısı 21:39 Kınalı Bebek şarkısı 23:40 Günümüz müziklerini nasıl buluyor? 24:27 Bugünkü imkanlar 90'larda olsaydı müzik dünyası nasıl olurdu? 26:19 Yapay zeka ve müzik ilişkisi ile ilgili ne düşünüyor? 27:24 Dinleyiciye ulaşmak günümüzde daha mı kolay? 31:12 Kapanış YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Kasım 9, 2025
"Her reçete her insana uygun değil" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Klinik Psikolog Beyhan Budak"Her reçete her insana uygun değil"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor. 00:00 Giriş 00:48 Bir günü nasıl geçiyor? 01:35 Emeklilere tavsiyeleri 03:11 Hobinin faydaları nedir? 07:14 Mutlu insan kimdir? 10:46 İnsanlarda zamanla ne değişiyor? 13:37 Alacaklı olma halinden nasıl kurtuluruz? 16:42 Güzel anlara neden tutunamıyoruz? 26:12 Psikolojide etiketleme durumu 33:39 Mahcubiyet duygusu 39:13 İnsan ne zaman psikoloğa gitmeli? 45 59 İyi hissetmek için öneriler 51:34 Özgüvenin çocuklukta mı oturması gerekli? 53:22 Değersizlik duygusu 56:21 Doğru insanı nasıl buluruz?
Kasım 2, 2025