İstanbul 22°
FatihAltayli

Fatih Altaylı

Diğer yazılarıFatihAltaylı

Yazı İçeriği

  • İstediğini giy bakalım

detail banner reklam

İstediğini giy bakalım

FatihAltaylı
Köşe Yazısı

Fatih Altaylı

Ekim 9, 2013

Yazı İçeriği

  • İstediğini giy bakalım

İstediğini giy bakalım

Hüseyin Çelik'in "kılıksal" eleştirilerine mazhar olan spikerin görevine son verildi.

Çelik, "Kimsenin kılık kıyafetine karıştığımız yok ama çok aşırı" demişti.

Çelik, açıklamasının ardından meydana gelen gelişmelerle ilgili olarak, "Ben bir soru üzerine aşırılıklara dikkat çektim. Bu benim değil toplumun hassasiyetidir. Benimki de ifade özgürlüğüdür" dedi.

Doğrudur.

Hüseyin Bey'inki de ifade özgürlüğüdür ama dünkü yazımda dediğim gibi "güçlü olanın" ifade özgürlüğü Türkiye'de "buyruk" gibi algılanır.

Nitekim bu olayda da öyle oldu ve bu sözlerin ardından sunucunun görevine son verildi.

Ben yayıncıların kendi kurallarını koymalarına saygı duyarım.

Bir yayın kuruluşu, "Biz muhafazakâr kitleye hitap ediyoruz; programlarımızda ve sunucularımızda buna dikkat ederiz" diyebilir.

En doğal hakkıdır.

Ama bu konudaki tutumlarını, siyasilerin yaptıkları açıklamaların sonrasında belirlemezler.

O yayıncının bir kılık kıyafet standardı vardır ve bu standarda uyulmasını ister.

Kıyafetleri, kimin ne giyebileceği bu standarda göre belirlenir.

Kimi yayıncı, "Bu çok kapalı, bunu giyemezsin" diyebilir, kimi yayıncı da "Bu çok açık, bunu giyemezsin" diye tavrını ortaya koyabilir.

Ama sunucuları kılık kıyafet konusunda serbest bırakıp ardından yüksek mevkilerden bir uyarı gelince sunucunun işine son verilmez.

Veriliyorsa eğer, yayıncının özgür iradesi dışında meydana gelen bir gelişme olduğu için buna "müdahale" denir.

Kendi standartlarını belirlemek başka bir şeydir, siyasetin uygun gördüğü standartlara göre sürekli değişim içinde olmak başka.

Bu saatten sonra olan olmuştur.

Artık televizyon kanallarında "açık saçık" giyinmek sunucular açısından yürek ister.

Çünkü her sunucunun kafasında, "Ya bir siyasetçi de kalkıp benim kıyafetimi eleştirirse işsiz kalırım" korkusu vardır.

Bu korku kafalara girince gerisi lafügüzaftır.

Yıllardır söylediğim gibi, "kimse kimsenin kıyafetine karışmazsa o ülkede özgürlük vardır".

Bir gün birisi başını örtene, ertesi gün bir başkası yakasını açana karışıyorsa, aslında değişen hiçbir şey yoktur.

İster paket içinde olsun, ister dışında.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Günü değil yarını kurtardığımız zaman.

FatihAltaylı
X’te yanıtla

X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.

FatihAltaylı
  • Geçmiş yazılar

TümüFatihAltaylı
Silivri Günlüğü - 61
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 61

Fatih Altaylı

Eylül 16, 2025

Silivri Günlüğü - 60
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 60

Fatih Altaylı

Eylül 15, 2025

Silivri Günlüğü - 59
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 59

Fatih Altaylı

Eylül 15, 2025

  • Videolar

TümüFatihAltaylı
Fatih Altaylı YORUMLAYAMIYOR: "Türkiye" görseli
2 Gün Önce
FatihAltaylı
YouTube
Mehmet Demirkol yorumluyorFatih Altaylı YORUMLAYAMIYOR: "Türkiye"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Eylül 17, 2025
Fatih Altaylı YORUMLAYAMIYOR: "Hukuk Devleti" görseli
3 Gün Önce
FatihAltaylı
YouTube
Barış Terkoğlu yorumluyorFatih Altaylı YORUMLAYAMIYOR: "Hukuk Devleti"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Eylül 16, 2025
4 Gün Önce
FatihAltaylı
YouTube

Zeki Demirkubuz yorumluyor

Fatih Altaylı YORUMLAYAMIYOR: "Hak"

Eylül 15, 2025

5 Gün Önce
FatihAltaylı
YouTube

Bedia Ceylan Güzelce & Müfit Can Saçıntı

"Gülmek bir savunma mekanizması"

Eylül 14, 2025