İstanbul 7°
FatihAltayli

Fatih Altaylı

Diğer yazılarıFatihAltaylı

Yazı İçeriği

  • Diren yargı

detail banner reklam

Diren yargı

FatihAltaylı
Köşe Yazısı

Fatih Altaylı

Mart 15, 2014

Yazı İçeriği

  • Diren yargı

Diren yargı

YILLARDIR yazdık burada. Bazıları anlamadı. "İzinsiz gösteri yapıyorlardı" diye bahane buldu gösteri yapanların dövülmesine, sakat bırakılmasına, hatta öldürülmesine. Dedik durduk, "Anayasal haktır gösteri yapmak. İzin mizin gerektirmez. Valilik en fazla, o da geçerli nedenler varsa, orada değil şurada yapın" diyebilir gösteri yapmak isteyenlere. Ama "izinsiz gösteri lafı" dillere pelesenk olmuştu ya bir kere, Anayasa'yı ezbere bilmesi gereken siyasetçiden üst düzey bürokratına, valisine kadar herkes işine geldiği için olsa gerek "izinsiz gösteri"deyip durdular. Ama bütün yıpranmışlığına, bütün hedef yapılmışlığına ve siyasetçilerin bütün baskılarına rağmen yargı hâlâ ders gibi kararlar vermeyi başarıyor. Dün de "haysiyetli" bir hâkim, "muhteşem" bir karar verdi. Kendi halkına şiddet uygulamayı marifet sayan siyasetçiye ve yerel yöneticiye "Öğren de gel" dedi. "İzinsiz gösteri diye bir suç olmaz. Gösteri Anayasal haktır" kararını aldı. Siyasetçilere ve siyasetin emrine girmiş valilere ilk "ders" bu karar değil aslında. Birkaç gün önce de Denizli'de bir mahkeme, Gezi eylemlerine katıldıkları için haklarında dava açılan 9 genci beraat ettirirken şöyle dedi: "Valilik makamı tarafından çoğunluğun görüşünde olmayan hiçbir gösteri için ağırlıklı olarak izin verilmediğinden, farklı olan, farklı düşünen hiç kimsenin ülkemizde gösteri veya toplanma hakkı ne yazık ki görülmemektedir. Bırakın toplantı ve gösteri yürüyüşüne valilik makamlarının izin vermesi, bu günlerde cumhuriyet savcıları tarafından yapılması düşünülen operasyonların dahi izninin validen alınması gerekiyor. Bu durum ne hukuk devleti, ne de demokrasiyle bağdaşıyor. Ne yazık ki ülkemizde şu an, farklı düşünen kitlenin sindirilmesi sürecinde, ülke genelinde itfaiyelerin kullandığı sudan çok TOMA araçlarının su kullandığı ve göstericilere su sıktığı ortadadır. Sıkılan suyun da insan için zararlı olacak kimyasal maddeyle karıştırılmış su olması, gösteri yapmaya çalışan vatandaşların direkt meydanlarda sıkılan kimyasal sularla cezalandırılmasının amaçlandığı gerçektir." Bu iki yargı kararı, Türkiye'de "hâlâ" umut olduğunu ve "hâlâ" yargı olduğunu göstermesi açısından umut vericidir. Ne var ki, bu kararları alan hâkimlerin "yeni HSYK"nın hedefi olacağı ve en kısa sürede"görevlerinden alınmaya çalışılacağı" gerçeği de Türkiye'nin bugünkü yönetim anlayışının parçasıdır. Yine de yargının direnmesi, halkın da "demokrasi" için direnebilmesinin "umut" kaynağıdır. Şişeden çıkan cin sandığa girmez BAŞBAKAN Erdoğan'ın ne yapmak istediğini anlamış değilim. Ya da anladıysam bile "anlamamış olmak" istiyorum. Çünkü anladığım tavırdan Türkiye'nin hayrına bir sonuç çıkaramıyorum ve anlamamış olduğumu düşünmeyi yeğliyorum. Önce Kabataş hikâyesi. Gezi olayları döneminde Kabataş'ta başörtülü, çocuklu bir kadına 100 kişilik deri kıyafetli, deri eldivenli, üst tarafları çıplak 100 kişi tarafından saldırıldığı iddiası yükseldi. Bir ülkede olay çıkmasını, tarafların birbirine girmesini, iç çatışma ortamı oluşmamasını arzu eden bir yönetici bu olayı "duyurmamaya", sorumluları bulup cezalandırmak için her şeyi yapmaya, ama bu olayla halkı galeyana getirmemeye çalışırdı. Bizim Başbakan'ımız ise tam tersini yaptı. Kimsenin görmediği ama bir şekilde olduğuna inandırıldığı bu olayı kürsülerde bağıra bağıra anlatmaya başladı. Olayın ne failleri bulunmuştu, ne de görüntüleri vardı, ama Başbakan bunu ballandıra ballandıra anlatıyordu. Sonra görüntüler ortaya çıktı. Böyle bir olayın yaşanmadığı belirlendi. Başbakan yine de durmadı. Varmış gibi anlatmaya devam etti. "Herhalde o olayın olduğuna kesin inanıyor" dedik. Sonra Berkin olayı. Ekmek almaya giden 14 yaşındaki Berkin, gaz bombasıyla kafasından vuruldu. Komaya girdi. Ne bir geçmiş olsun geldi, ne bir olaya dair üzüntü belirtisi. Sonra Berkin öldü. Görmezden gelme devam etti. Berkin'in cenazesinin kaldırıldığı gün Burak Can "karanlık" bir şekilde vuruldu. Berkin için tek bir kelime etmeyen Başbakan, Burak Can için anında konuşmaya başladı. Sanki Berkinciler ile Burak Cancıları karşı karşıya getirmek istiyormuş gibi bir tavır takındı. Evladı öldürülen iki baba, tüm acılarına rağmen "sağduyu" çağrısı yaparken Başbakan neredeyse tam tersi bir tavır sergiledi. Bu tavrı ben Başbakan'ın her seçim öncesi büyük bir ustalıkla kullandığı "karşıtlıkla taraftar konsolidasyonu" stratejisinin bir parçası olarak görüyorum. Ama ne yazık ki, cin şişeden çıktı mı, sandıktan sonra şişeye dönmüyor. Sonra da bütün ülke cin çarpmışa dönüyor NE ZAMAN ADAM OLURUZ? Karar verdiğimiz zaman.

FatihAltaylı
X’te yanıtla

X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.

FatihAltaylı
  • Geçmiş yazılar

TümüFatihAltaylı
Adalet
Köşe Yazıları
Adalet

Fatih Altaylı

Aralık 1, 2025

Bize Biraz Müsaade
Köşe Yazıları
Bize Biraz Müsaade

Fatih Altaylı

Ekim 6, 2025

Silivri Günlüğü - 73
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 73

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

  • Videolar

TümüFatihAltaylı
"Şarkı yapmak mutlu adam işi değil" görseli
5 Gün Önce
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Özer Atik"Şarkı yapmak mutlu adam işi değil"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim 00:00 Giriş 00:22 Bir günü nasıl geçiyor? 05:04 Müzik ile arası nasıl? 15:23 Şarkılarını nasıl yapıyor? 18:24 Yalçın Turan hayatına ne kattı? 20:08 Yaptığı programlarda etkilendikleri neydi? 23:37 Seyircide eskiden yeniye ruh hali değişiyor mu? 24:54 Yapay zekaya bakış açısı nedir? 30:36 Kapanış YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 14, 2025
"Yemek konusunda gerçekten pahalıyız" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Oğuz Yenihayat"Yemek konusunda gerçekten pahalıyız"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim 00:00 Giriş 00:20 Bir günü nasıl geçiyor? 01:00 Kendi işini nasıl tanımlıyor? 06:43 Başına tuhaf şeyler geliyor mu? 08:50 Bir yeri beğenme kriterleri nelerdir? 13:27 Türkiye'ye ait olan ve tüm dünyanın bilmesini istediği neler var? 16:50 Türkiye'yi gezerken onu en çok şaşırtan ne oldu? 19:30 Türk ve Yunan mutfakları arasındaki rekabet hakkında ne düşünüyor? 21:06 Yurt dışına giderken yanında Türkiye'den ne götürüyor? 23:06 Yılbaşında yiyebileceğimiz öneriler listesi 27:28 Yemek konusunda bir yerin iyi olup olmadığını nasıl anlayabiliriz? 31:16 Gıdaların pahalılığı hakkında ne düşünüyor? 35:15 Türkiye'deki ve yurtdışındaki sokak lezzetleri arasında nasıl farklar var? 36:11 Sokak lezzetlerinde Türkiye'yi nasıl buluyor? 39:00 Türk mutfağı ve kültürünün sosyal medya üzerinden tanıtımları 42:00 Yemek sektöründeki güvensizlik ve denetimsizlik 42:36 İçerikleri hangi kanallardan takip edilebilir? 43:45 Türkiye'de asla unutamadığı lezzetler 46:00 Yurtdışından misafirleri gelse yemek için nerelere götürür? 50:20 Yapmayı düşündüğü başka ne tür projeler var? 52:03 Kapanış YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 7, 2025
Fatih Altaylı'nın savunması - Barolar Birliği Başkanı Avukat Erinç Sağkan görseli
FatihAltaylı
YouTube
Videolar yorumluyorFatih Altaylı'nın savunması - Barolar Birliği Başkanı Avukat Erinç SağkanTeke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 5, 2025