İstanbul 16°
FatihAltayli

Fatih Altaylı

Diğer yazılarıFatihAltaylı

Yazı İçeriği

  • Tek müslüman biz miyiz?

detail banner reklam

Tek müslüman biz miyiz?

FatihAltaylı
Köşe Yazısı

Fatih Altaylı

Temmuz 23, 2017

Yazı İçeriği

  • Tek müslüman biz miyiz?

Tek müslüman biz miyiz?

İSRAİL, alışkanlığı olduğu üzere Mescid-i Aksa’da terör estiriyor. Gerekçesi terörle mücadele. En azından, “Yahu ne yapıyorsunuz?” diye arayan Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’na söyledikleri bu: “Terörle mücadele ediyoruz.” Terörle mücadele her ülkenin hakkı. Her ülke de bilmeli ki “Benim teröristim kötüdür, senin teröristin iyidir” deme hakkına sahip değildir. Ama terörle mücadele ettiğini söyleyen her devlet de bilmelidir ki devletler terör uygulayamaz. Terörle mücadele ederken haklı ile haksızı, terörist ile terör uygulamayan muhalifi ayırmak zorundadır. Belli ki İsrail de bu ayrımı yapamayan ülkelerden biri. Hatta bazen birincisi. Ve bilin bakalım İsrail’in bu hukuk dışı, bırakın hukuku insanlık dışı tavrına Müslüman ülkelerden hangileri tepki gösteriyor? Aslında çoğul eki gereksiz. Sadece bir ülke... Türkiye... İslam âlemi denilen şey her ne ise onun “entelektüel lideri” olduğunu iddia eden Mısır’dan “tık” var mı? Elbette yok. Hadi Mısır, İsrail’le epeydir iyi geçiniyor ve sorun çıksın istemiyor diyelim. Hadi Mısır kendi ülkesinde de İslamcılardan çok çekti ve onlarla mücadele ederken İsrail’e laf etmez diyelim. Ya İslam âlemi’nin “kasası” olmakla övünen, dünyanın her yerinde cihatçı gruplara parasal destek sağlayan, Vehhabiliğin kalesi Suudi Arabistan’dan “tık” var mı? Ondan da yok. Tam aksine, Suudiler, İsrail’le tam bir işbirliği içindeler. Türkiye’nin Katar’daki üssüne karşı çıkarken İsrail’in kendi “kutsal topraklarında” üs kurmasına izin veren Suudiler. Her alanda İsrail’le işbirliği yapan Suudiler. Türkiye’yi bölmek, sınırlarımızı da içine alan bir Kürt devleti kurmak için İsrail’le birlikte plan yapan Suudiler. İran’a karşı İsrail’i destekleyen Suudiler... Ve elbette Filistin’de, Kudüs’te, Gazze’de Müslümanlara yapılanlara da sessiz kalan Suudiler. Durum böyle olunca diğerlerini saymaya bile gerek yok. Elbette reel politik böyle bir şey, din iman dinlemiyor, biliyorum. Bilmediğim ise şu: Türkiye bu reel politiğin neresinde? Tepki göstermeyelim demiyorum, dini ne olursa olsun, hatta dini olmasın, her insanın derdine dertlenmeliyiz de... “Müslüman dostlarımız”daki “dost” lafı reel politiğin neresinde, onu merak ediyorum.   SÜPER HAREKET KADINLAR şahane bir organizasyon yaptılar. Bir sosyal medya grubu kurdular ve “Kıyafetime karışma” diyorlar. Son derece de haklılar. Kimin kimin kıyafetine karışmaya hakkı var? Geçmişte başörtülü öğrenciler üniversiteye alınmazken, “Aynı düşüncedeki erkekler üniversiteye girerken, kızları başları örtülü diye üniversiteye sokmamak ayrımcılıktır” demiştim dönemin YÖK Başkanı’na. Bu durum üniversiteyle sınırlı değil. Erkekler istediğini giyiyor, kadınlar ise türlü ayrımcılığa maruz kalıyor. Kimi açıldığı için, kimi kapandığı için hakarete, tacize, dışlanmaya maruz kalıyor. “Kıyafetime karışma” hareketini düzenleyen kadınlar arasında başı açık olan da var, kapalı olan da. Ayak tırnağına kadar örtünen de var, göbeğini açıkta bırakan da. Bu hareket önemlidir. Her kadın ve aklı başında her erkek buna destek vermek zorundadır.   ŞARTLI BEDELLİ YASASI TÜRKİYE Büyük Millet Meclisi zaman zaman bir “bedelli askerlik yasası” çıkarıyor. Bir bedel belirliyor ve birkaç bin kişi başvurup bu haktan yararlanıyor. Sonra bu belirlenen başvuru süresi doluyor. Sürenin dolduğunun ertesi günü mail veya sosyal medya yağmuru başlıyor: “İşim var, aileme bakıyorum. Bedelli askerlik istiyoruz. Milyonlar bunu bekliyor. Bize destek olun” Kimi işini kaybetmemek için, kimi özürlü kardeşine, muhtaç ana babasına baktığı için bedelli istiyor. Yağmur bir süre sonra sağanağa dönüşüyor. Her gün binlerce mail, binlerce sosyal medya mesajı. Hepsinde de “milyonlarca genç, yüz binlerce genç” cümlesi. Fakat bu baskılar sonucu bir yasa çıktığında başvuru miktarı bunun onda biri, ne onu yüzde biri kadar bile olmuyor. Benim bir önerim var. Eğer TBMM bir daha böyle bir yasa çıkarırsa bir sayı şartı koysun. “Bedelli askerlik için başvuranların sayısı, toplam kaçak ve bakaya sayısının üçte birinden az olursa bu yasanın sağladığı imkânlardan hiç kimse faydalanamayacaktır” desin. Milyonlarca gencin bedelli askerlik beklediğini iddia eden milyonlarca genç, var mısınız böyle bir yasaya!   SAĞLIKLI ÖLÜM DÜN Habertürk internet sitesinde “En zararlı 50 yiyecek” diye bir başlık görünce okudum. Okumaz olaydım. Zararlı diye bildiğimiz her şey zararlı. Faydalı diye bildiğimiz her şey de zararlı. Anladığım kadarıyla yemek yemek zararlı bir faaliyet. Eğer hastalanmamak ve sağlıklı kalmak istiyorsak hiçbir şey yemeyeceğiz. O zaman muhtemelen açlıktan öleceğiz, ama sağlıklı bir biçimde.   KANMAK MI KANDIRILMAK MI? AHMET Davutoğlu, AB ile Türk vatandaşlarının vizesiz Avrupa’ya giriş çıkışlarıyla ilgili anlaşmaya varıldığını ve birkaç yıl içinde vizesiz seyahatin başlayacağını açıkladığı gün, köşem olmadığı için mecburen Twitter’da, “Böyle bir şey asla olmayacak, var mısınız iddiaya?” demiştim. Der demez de hükümet yanlısı kişilerden ve Davutoğlu hayranlarından işitmediğim hakaret kalmamıştı. Tabii ki haklı çıktım, o anlaşma asla yürürlüğe girmedi. Hatta belki imzalanmadı bile. Stratejinin “S”sinden bile anlamayan bir derin stratejistin hatalarından biriydi. Şimdi Almanya ile gerginliğin dibine vurduğumuz şu günlerde, Alman tarafı “Artık bizi mülteci akınıyla da korkutamazsınız. Gelmezler, gelemezler” deyince bizim iktidara destek veren dostlarımız, “O gün bizi vize serbestisiyle kandırıp önlem aldılar. Şimdi artık korkmuyorlar” diye veryansına başladı. Bakın sevgili arkadaşlar. Kandırılmak ayrı bir şeydir, olmayacak şeylere inanıp kanmak ayrı bir şey. Asıl olan kanmamaktır. Yakın tarihimizde gördüğümüz üzere herkes kandırmak ister. Uyanık olan kanmaz.   BAŞA DÖNMEK YILLAR öncenin çok güldüğüm hikâyesidir. Padişah Abdülhamid’in oğlu Osman Efendi’nin bir oğlu olur. Abdühamid’in torununa aile “Ertuğrul” adını verir. Bunu duyan Süleyman Nazif şöyle der: “S.çtık, yeniden başa dönüyorlar.” Diyeceksiniz ki, “Bu da nereden çıktı şimdi?” Futbol Federasyonu’ndan çıktı, nereden çıkacak. Geçen hafta kebapçı baskınıyla gündeme gelen ve eleştirilen Fatih Terim’in yardımcılığına bir kez daha Şifo Mehmet getirildi. Yani Mehmet Özdilek. Mehmet kardeşimiz daha önce de Terim’in yardımcısıydı. Ne zaman hatırlıyor musunuz? O meşhur İsviçre maçı döneminde. Hani İsviçreli futbolculara sahada saldırıp dövdüğümüz rezil maç sırasında. Kebapçı basan ve bundan pişman olmayıp ileride de başka yerleri basabileceğinin mesajını veren Terim, futbolda da “başa dönmeye” karar vermiş. Bakalım sırada hangi konuk milli takımın futbolcularını dövmek var.   NE ZAMAN ADAM OLURUZ? Suçun da cezanın da bireysel olduğunu unutmadığımız zaman.

FatihAltaylı
X’te yanıtla

X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.

FatihAltaylı
  • Geçmiş yazılar

TümüFatihAltaylı
Bize Biraz Müsaade
Köşe Yazıları
Bize Biraz Müsaade

Fatih Altaylı

Ekim 6, 2025

Silivri Günlüğü - 73
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 73

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

Silivri Günlüğü - 72
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 72

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

  • Videolar

TümüFatihAltaylı
"1000 tane şarkı sözü yazdım" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Zeynep Talu"1000 tane şarkı sözü yazdım"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor. 00:00 Giriş 00:17 Bir günü nasıl geçiyor? 01:11 Pandemi zamanı verimli geçti mi? 03:16 İnsanların yüzlerinde ne görüyor? 10:02 Bir şarkının ilk kıvılcımı nasıl ortaya çıkıyor? 14:15 İlham aldığı şeyler var mı? 15:28 İşinin sevdiği ve sevmediği yönleri neler? 17:46 Yazması çok zor olan bir şarkısı oldu mu? 26:15 Üretimi, çok fazla olaya maruz kalmak etkiliyor mu? 30:18 Müzisyenlerin yaşadığı en büyük sıkıntı nedir? 32:47 Bugünün Türkiye’si bir şarkı sözü olsa nasıl başlardı? 36:34 Kendisini nerelerden takip edebiliriz? 43:30 Kapanış
Ekim 26, 2025
Heisenberg'in bilime katkıları neler? görseli
FatihAltaylı
YouTube
Prof. Dr. Emre Onur Kahya ile Bilim EkstraHeisenberg'in bilime katkıları neler?Merhaba! Artık "Bilim Ekstra" programımızda çok özel bir konuğumuz var: Prof. Dr. Emre Onur Kahya! Prof. Dr. Kahya, bizimle fizik ve yapay zeka alanlarındaki bilgisini paylaşacak. Fizik dünyasının gizemlerine inerken aynı zamanda yapay zeka ile ilgili son gelişmeleri keşfedeceğiz. Hem temel kavramlar hem de son teknolojiler hakkında bilgi sahibi olacak ve geleceğin bilimine bir adım daha yaklaşacağız. Bu özel programda, Einstein'dan Newton'a, Schrödinger'den Feynman'a kadar fizik tarihindeki önemli isimlere göz atacağız. Ayrıca, kuantum mekaniği, görelilik, yapay zeka ve uzay-zaman gibi heyecan verici konuları da keşfedeceğiz. Prof. Dr. Emre Onur Kahya ile fizik hakkında merak ettiğiniz her şeyi öğrenmek için bu videoyu kaçırmayın! Bilimi ve evrenin sırlarını keşfetmeye hazır mısınız? 00:00 Giriş 06:57 Bohr-Kramers-Slater(BKS) teorisi 07:46 Einstein'ın BKS teorisine eleştirileri 13:33 Schrödinger'in dalga mekaniği 18:11 Solvey Konferansı 22:50 Schrödinger ve Goudsmit 43:15 Kapanış
Ekim 23, 2025
Yapay zekanın hızlı gelişimi görseli
FatihAltaylı
YouTube
Prof. Dr. Ethem Alpaydın & Prof. Dr. Emrah Safa GürkanYapay zekanın hızlı gelişimiSiemens “Geleceği Merak Edenlere” mottosuyla programımızdaki sponsorluğuna devam ediyor. Teke Tek Bilim programımızın tarih, bilim felsefesi, inovasyon ve keşiflerle dolu yolculuğunda, Siemens mühendisliğinin gücünü ve Siemens teknolojisinin getirdiği olanakları kullanarak dünyamızı daha iyi bir yer haline getirme çabasını hep birlikte deneyimliyor olacağız. Siemens’in yeni kahve makinesi EQ900 Plus, farklı kahve çekirdeklerini birbirine karıştırmamak için özel olarak hazırlanan çift çekirdek haznesi ve 32 farklı çeşit dünya kahvesiyle Teke Tek Bilim programımıza keyif ve lezzet kattı. #işbirliği 00:00 Giriş 01:04 Yapay zekanın hızlı gelişimi 09:28 Yapay zeka hayatımızdaki sosyal ve ekonomik şartları değiştirebilir mi? 13:35 Yapay zekanın hiç yapamayacağı şeyler olacak mı? 19:17 Yapay zeka çok mu hızlı gelişti? 20:34 Yapay zeka bu kadar hızlı gelişmeye devam eder mi? 23:42 Yapay zekada sezgi var mı? 26:15 Yapay zeka sonsuza kadar kendini evrimleştirebilir mi? 29:17 Türkiye olarak yapay zekada ne durumdayız? 35:40 Üniversitelere ayrılan fonlar üniversiteye uzun vadede zarar verir mi? 45:30 Bilimde ve yapay zeka konusunda Türkiye’den umutlu mu? 57:33 Kapanış
Ekim 19, 2025