İstanbul 9°
FatihAltayli

Fatih Altaylı

Diğer yazılarıFatihAltaylı

Yazı İçeriği

  • Okumamak, yazmamak

detail banner reklam

Okumamak, yazmamak

FatihAltaylı
Köşe Yazısı

Fatih Altaylı

Temmuz 26, 2017

Yazı İçeriği

  • Okumamak, yazmamak

Okumamak, yazmamak

GAZETECİ Tuncay Özkan, Ergenekon Davası sanığı yapılıp tutuklanmadan önce çok önemli bilgilere ulaşmış anladığım kadarıyla. Fethullah Gülen Örgütü’nün Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki yapılanmasını gösteren bilgiler. Tuncay bunların tamamını kendi tespit edemeyeceğine göre, belli ki devlet içinde bunları gören bir göz, Tuncay Özkan’la bu bilgiyi paylaşmış. Tuncay da bu bilgileri içeren bir bilgisayar dosyasını flash belleğe kaydederek dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ’a vermiş. İlker Başbuğ da bu bilgilerin olduğu flash belleği doğrudan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök’e iletmiş. Orgeneral Hilmi Özkök de bu flash belleğin içindeki bilgilerin ya da iddiaların gerçek olup olmadığını araştırmak üzere “Güneş Çalışma Grubu” diye bir tür komisyon oluşturmuş. Bu araştırma grubunun başına da o sırada tümgeneral rütbesinde bulunan Akın Öztürk getirilmiş. Zannederim o sırada Tümgeneral Akın Öztürk, Hava Kuvvetleri İstihbarat Başkanı olmalı. Komisyon çalışmış ve hakkında iddialar bulunan isimleri aklamış. Sonrasında Tuncay Özkan, Ergenekon sanığı olarak içeri girdi. 5 yıl yattı. Şimdi dışarıda ve milletvekili. Tuncay Özkan’ın yaptığı ihbarı araştıran komisyonun başındaki Akın Öztürk ise şimdi 15 Temmuz darbe girişiminin elebaşı olma suçlamasıyla içeride. Sadece o mu, ihbarı araştırmakla görevli “Güneş Çalışma Grubu” üyelerinin tamamı tutuklu. Benim merak ettiğim ise şu: Bu flash belleğin içinde Tümgeneral Akın Öztürk’ün de “Gülen Cemaati” mensubu olduğu yolunda bir bilgi var mıydı? Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ, bu flash belleği hiç okumadan mı Genelkurmay Başkanı Özkök’e verdi. Hadi Başbuğ okumadı. Genelkurmay Başkanı Özkök de mi bu bellekteki bilgilere bakmadan Güneş Çalışma Grubu’nu kurup başına da Akın Öztürk’ü getirdi. Eğer öyleyse bu nasıl bir ciddiyetsizliktir, bu nasıl bir baştan savma iş yapmadır. Kasaptaki ete soğan doğramayan Özkök, önüne koyulan etin de ne eti olduğuna bakmamıştır! Ve son sorum da Sevgili Tuncay Özkan’a. Tüm bunları o günlerde niye yazmadın be Tuncay! Biliyorum yazsaydın da bir şey olmayacaktı. O günlerde FETÖ’cü olmak suç değil, makbul bir işti. Ama yine de yazsaydın keşke. Tarihe güzel bir not düşmüş olurdun.   AYIPTIR, AYIP CUMHURİYET Gazetesi davası, aylar süren tutukluluğun ardından başladı. Kimseye kefil olmak gibi bir alışkanlığım yoktur hayatta. Ama bazen de eşyanın tabiatına aykırı durumlar olur ki, “Yok daha neler” dersin. Davanın sanıklarından bazılarını şahsen tanıyorum. Kimini severim, kimiyle mesafeli bir ilişkimiz vardır. Ama bu davada tutuklu bulunan, bu mesleğe başladığım günden beri dostum olan Musa Kart’ın FETÖ ile bir ilişkisi olabileceğine beni kimse inandıramaz. Keza Kadri Gürsel’in de. Hikmet Çetinkaya’nın da.   Bunların bazıları gazetecilik merakıyla bu cemaatten bazı isimlerle konuşmuş, sohbet etmiş olabilirler belki, bilemem. Ama FETÖ’nün kuyruğuna takılacak adamlar asla değiller. Tabii ki davanın yargıcı değilim. Adalet sonunda bir karar verecek. Ama delil karartacak halleri olmadığına göre bu arkadaşlarımızın tutuklu yargılanmaları gerekmiyor. Hem onlara yazık, hem bu ülkeye. Can Dündar’ı elinizden kaçırmanın cezasını bu iyi insanlara çektirmeyin. Ayıptır. Hukuk ayıbı...   FARKLI SON SÖZ HER salı olduğu gibi partilerin grup toplantılarını izledim televizyonda. Her seferinde, “Bir daha izlemeyeceğim, tövbe” dememe neden olan bir gerginlik yaşıyorum bu toplantıları izlerken, ama yine de kendimi alamıyorum izlemekten. Size grup toplantılarının içeriğini anlatacak halim yok. Gazetenin diğer bölümlerinde okursunuz. Ama bir şey dikkatimi çekti. AK Parti Grubu’nda Cumhurbaşkanı Erdoğan konuştu. Grup konuşmalarının sonunda “Allah yâr ve yardımcınız olsun” diyerek bitiren Cumhurbaşkanı bu kez konuşmasını kısa bir “Kalın sağlıcakla” diyerek bitirdi. Belki fazla ince düşünüyorum ama doğrusu bana “ilginç” geldi. Var mı acep bir nedeni! BİR BABANIN MAMA SORUNU SABAH sabah telefonum çaldı. İkinci evliliğini yapan bir arkadaşımın bir süre önce bebeği oldu. Arkadaşım da 50’sinden sonra baba olmanın mutluluğuyla kafayı yemiş durumda. Arayan o. Garip saatlerde arayıp çocuk bakımıyla ilgili bilgiler talep etmesine alışkın olduğum için saati yadırgamadan “Buyur” dedim. Panikte. Sabah bebeğe mama almak için dışarı çıkmış. Mamaları alıp sıra ödeme yapmaya geldiğinde dank etmiş. Bebek mamalarının markası “HERO”. Alışveriş yaptığı yerin önünde bir de polis arabası olduğunu görünce mamaları almadan çıkmış. “Manyak mısın nesin. Ne olur ki?” dedim. “Ben de sana bunu sormak için aradım. HERO tişörtü giyenleri içeri attıklarına göre, çocuğuna HERO mama yedireni de kesin alırlar diye düşünüyorum” dedi. “Saçmalama” deyip kapattım. Ama içimi bir şüphe de kaplamadı değil. Adamcağız, bebeğinin keyfini çıkaramadan içeri düşer mi acaba! Ya da çocuk HERO mama yediği için “En küçük FETÖ’cü diye” enselenir mi!   TAKSİ KAYDI DELİL OLUR MU? AVUKAT Profesör Ersan Şen, iTaksi uygulamasıyla ilgili kusursuz bir makale kaleme almış ve bana da yollamış. Şen, taksi içinde kamerayla kayıt yapılıp bunun saklanmasının Anayasa’ya aykırı olduğunu söylüyor. Şen’e göre, “taksinin içi kamuya açık alan değil, kişinin özel alanıdır”. MOBESE’lerin kamuya açık alanları gözetlemesi ile taksilerde seyahat eden kişilerin “hedef” alınarak izlenmesinin farklı şeyler olduğunu, taksiye kamera koymak ile bir kişinin evine ya da işyerine kamera koymak arasında bir fark olmadığını anlatan Şen böyle bir uygulamanın “Emniyet Genel Müdürlüğü’nün bir genelgesiyle” yapılmasının ise tam bir facia olduğunu, bunun için ancak ve ancak bir yasal düzenleme yapılabileceğini, bu yasal düzenlemenin de Anayasa’yla korunan kişilik haklarıyla çelişmeyecek şekilde yapılmadığı müddetçe Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edileceğini söylüyor. Şen, bu şekliyle takside yapılan kayıtların özel yaşam ihlali sayılması gerektiğini, buradan elde edilecek kayıtların da mahkemelerde delil niteliği taşıyamayacağını öne sürmüş. Diyor ki, “gereklilik ve ölçülülük” arasındaki dengeye dikkat etmek gerekir.   NE ZAMAN ADAM OLURUZ? Sevginin korkuyla pekişmediğini anladığımız zaman.

FatihAltaylı
X’te yanıtla

X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.

FatihAltaylı
  • Geçmiş yazılar

TümüFatihAltaylı
Adalet
Köşe Yazıları
Adalet

Fatih Altaylı

Aralık 1, 2025

Bize Biraz Müsaade
Köşe Yazıları
Bize Biraz Müsaade

Fatih Altaylı

Ekim 6, 2025

Silivri Günlüğü - 73
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 73

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

  • Videolar

TümüFatihAltaylı
"Şarkı yapmak mutlu adam işi değil" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Özer Atik"Şarkı yapmak mutlu adam işi değil"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim 00:00 Giriş 00:22 Bir günü nasıl geçiyor? 05:04 Müzik ile arası nasıl? 15:23 Şarkılarını nasıl yapıyor? 18:24 Yalçın Turan hayatına ne kattı? 20:08 Yaptığı programlarda etkilendikleri neydi? 23:37 Seyircide eskiden yeniye ruh hali değişiyor mu? 24:54 Yapay zekaya bakış açısı nedir? 30:36 Kapanış YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 14, 2025
"Yemek konusunda gerçekten pahalıyız" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Oğuz Yenihayat"Yemek konusunda gerçekten pahalıyız"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim 00:00 Giriş 00:20 Bir günü nasıl geçiyor? 01:00 Kendi işini nasıl tanımlıyor? 06:43 Başına tuhaf şeyler geliyor mu? 08:50 Bir yeri beğenme kriterleri nelerdir? 13:27 Türkiye'ye ait olan ve tüm dünyanın bilmesini istediği neler var? 16:50 Türkiye'yi gezerken onu en çok şaşırtan ne oldu? 19:30 Türk ve Yunan mutfakları arasındaki rekabet hakkında ne düşünüyor? 21:06 Yurt dışına giderken yanında Türkiye'den ne götürüyor? 23:06 Yılbaşında yiyebileceğimiz öneriler listesi 27:28 Yemek konusunda bir yerin iyi olup olmadığını nasıl anlayabiliriz? 31:16 Gıdaların pahalılığı hakkında ne düşünüyor? 35:15 Türkiye'deki ve yurtdışındaki sokak lezzetleri arasında nasıl farklar var? 36:11 Sokak lezzetlerinde Türkiye'yi nasıl buluyor? 39:00 Türk mutfağı ve kültürünün sosyal medya üzerinden tanıtımları 42:00 Yemek sektöründeki güvensizlik ve denetimsizlik 42:36 İçerikleri hangi kanallardan takip edilebilir? 43:45 Türkiye'de asla unutamadığı lezzetler 46:00 Yurtdışından misafirleri gelse yemek için nerelere götürür? 50:20 Yapmayı düşündüğü başka ne tür projeler var? 52:03 Kapanış YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 7, 2025
Fatih Altaylı'nın savunması - Barolar Birliği Başkanı Avukat Erinç Sağkan görseli
FatihAltaylı
YouTube
Videolar yorumluyorFatih Altaylı'nın savunması - Barolar Birliği Başkanı Avukat Erinç SağkanTeke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 5, 2025