İstanbul 15°
FatihAltayli

Fatih Altaylı

Diğer yazılarıFatihAltaylı

Yazı İçeriği

  • Bu adalet mi şimdi!

detail banner reklam

Bu adalet mi şimdi!

FatihAltaylı
Köşe Yazısı

Fatih Altaylı

Ağustos 2, 2017

Yazı İçeriği

  • Bu adalet mi şimdi!

Bu adalet mi şimdi!

EN güzel cümlelerden biridir, “Geç gelen adalet, adalet değildir” cümlesi. Geç gelen adalet, adalet olmadığı gibi, genelde adaletsizliğin ta kendisidir. Bu bazen Ergenekon, Balyoz gibi kişilerin hayatını karartan “siyasi” davalardır, bazen de az sonra yazacağım gibi toplumların yaşamlarını karartır, kimilerine de ağır maddi zararlar verir. Konumuz Ataköy. Daha doğrusu Ataköy sahilini bir utanç duvarı gibi ören devasa beton yapılaşmalar. Bayındırlık ve İskan Müdürlüğü, 2004 yılında Ataköy sahilindeki “kıyı çizgisi”ni belirler. Önemlidir, çünkü bu çizgi ile deniz arasında kalan alanda yapılaşma mümkün değildir. İnşaat sınırıdır bu çizgi. Çizgi belirlenince yatırımcılar bu bölgede inşaat ruhsatı için başvurmaya başlarlar. Belediyeler de bu çizgiye göre karar verdikleri için ruhsatları verirler. Gerçi ruhsatlardaki yapılaşma oranı da sorunludur, ama o bambaşka bir mevzu. 2010 yılında inşaatlar başlayınca Ataköy sakinleri durumun vahametini fark ederler ve kurdukları bir dernek marifetiyle mahkemeye başvurarak “kıyı çizgisinin bilimsel yöntemlerle belirlenmediğini ve yeniden belirlenmesi gerektiğini” iddia ederler. Yerel mahkeme “itirazın süresi içinde yapılmadığı” gerekçesiyle başvuruyu reddeder. Ataköy sakinleri bu kararı Danıştay’a götürür ve Danıştay, yerel mahkemenin kararını bozarak yargılama yapılmasına karar verir. Mahkeme bir bilirkişi oluşturarak kıyı çizgisinin yeniden belirlenmesini ister. Ve mahkeme şimdi sonuçlanır. Kıyı çizgisi gerçekten hatalıdır ve yapılan inşaatlar kıyı çizgisinin içinde kalmaktadır. Yani “yıkılması gerekmektedir”. Onlarca inşaat bitmiş ya da bitmek üzere, pek çoğu satılmış, bazıları otel bazıları konut olmuş, içinde oturanlar bile var. Niye? Çünkü adalet 7 yıl sonra karar verdi. Şimdi bu binaları yıkacaklar mı? Zannetmiyorum. Yıksalar, buraya yatırım yapan firmaların zararı milyarlar tutar. Yıkmasalar, koskoca bir semt katledilmiş, binlerce Ataköy sakininin hakkı gasp edilmiş. Neresinden tutsanız elinizde kalacak bir durum anlayacağınız. Geç olsun güç olmasın derler ya bazen, adalet söz konusu olunca geç olması güç olmasına neden oluyor.   DÜNDEN İYİ, YARINA ALLAH KERİM GEÇEN hafta iki günlük bir tatil kaçamağı yaptım. Mesleki deformasyondan ötürü tatil bile işin bir parçası oluyor. Ben de iki günde turizmcilerle sohbet ederek biraz sektörün durumunu anlamaya çalıştım. 1. Turist sayısında geçen yıla oranla büyük bir artış var gibi görünmekle beraber, Avrupalı turist sayısında ciddi bir düşüş söz konusu. 2. Arap turistler, en lüksünden en köhnesine kadar her türlü tesiste kalabalık bir kitleyi oluşturuyor. Türk müşteriler durumdan rahatsız; çünkü Araplar hayli gürültücü ve kültürel farklılıklar fazla göze batıyor, ama turizmciler şikâyetçi değil. Bir turizmci, “Biz onları tersten okuyoruz” diye veciz bir laf etti. “Arap-Para” durumu yani. 3. Geceleme açısından durum iyi görünmekle beraber, doluluk-gelir orantısında yüzde 30’luk bir gerilemeden söz ediyor herkes. Bazı bölgelerde bu oran daha da yüksek. 4. Yerli turistler fiyatlardan şikâyetçi. 5. Gelirlerdeki gerileme ücretlere yansıdığı için kalifiye turizm personelinde sıkıntı var. Bu her yerde servis kalitesine de yansıyor 6. Rusların geri dönüşü sektördeki en büyük memnuniyet kaynağı, ancak zengin Rusların Türkiye’yi tercihinde ciddi bir gerileme var. 7. Batılı turisti imaj çok etkiliyor. Bu alanda bağımsız STK’ların, hükümet dışı kurumların çok ciddi lobi yapması gerekiyor. 8. Arap turistin yoğunluğu, Batılı turistin daha da azalmasına yol açacak korkusu hâkim. 9. Arap turistlerin, zengin Arap turistleri de rahatsız edeceği ve alt gelir gruplarındaki Arapların tatil cenneti olacağımız kaygısı yaratıyor. 10. Kruvaziyer turizminde ciddi gerileme var. Yabancı bandıralı yatlarda ve yat turizmi için gelen yabancılarda ciddi düşüş var. İşin özü, yeni Bakan Numan Kurtulmuş’un önündeki tablo geçen seneden daha aydınlık ama tablonun cilası parlak değil.   MATEMATİĞE KIYMAYIN ŞİRİNCE’ye hiç gittiniz mi bilmiyorum. Sevan Nişanyan’ın bir iki megalomanik zırvalaması dışında insanı rahatsız edecek bir yapılaşması asla yoktur. Ancak gözü rahatsız etmese de yasaları rahatsız eden bazı yapılar var Şirince’de ve şimdi bunlar yıkılacakmış. Yıkılacak yapılar arasında beni sadece biri ilgilendiriyor: MATEMATİK KÖYÜ. Bilimle ilişkisi sınırlı ülkemizde, küçük bir vaha olan Matematik Köyü. Hemen hemen tüm bilimlerin alfabesi olan matematik alanında Türkiye’nin durumunun vahim olduğunu PISA sonuçlarından biliyoruz. Matematik Köyü, Ali Nesin tarafından kurulmuş ve İlk Çağ okullarını anımsatan bir bilgi yuvası. Minicik, kendi halinde bir yer. Ne bir Gökkafes, ne Ataköy sahilindeki bina duvarı, ne 16/9... Gelecek nesillere bilgi aktarmamızı sağlayan kendi halinde mini bir yerleşke. Bu işe Milli Eğitim Bakanı mı bakar, Kültür Bakanı mı bilemiyorum. Ama kıymayın Matematik Köyü’ne. Şirince’yi çirkinleştirmiyor o köy, tam aksine Şirince’yi şirinleştiriyor, değer katıyor.   HALK DÜŞMANI NO 3 İNANABİLİYOR musunuz, Türkiye’yi cehennem karanlığına sürüklemeyi amaçlayan ve bunu bir miktar da olsa başaran darbe girişiminin 3 numaralı ismi bu rezilmiş. Adı Kemal Batmaz... Türk Ordusu’nun şerefli üniformasını kirleten alçaklar, işte bunun karşısında selam durmuşlar. Dün “İşte bu” dediler. İlk defa tamamını gördüm. Gerçi tamamı da vesikalıktan az büyük, ama yine de inanamadım. “Herhalde bir bu kadarı da yerin altındadır” dedim. Ve buna selam duran o paşalara inanamadım.   MİLAN İŞİ FATİH Terim, Milli Takım’dan ayrıldıktan sonra da sözleşme süresinin sonuna kadar maaşını almaya devam edecek. Velev ki, bu sırada bir başka takımla anlaşıp orada işe başlasın. Eğer kimseyle anlaşmazsa 15 ay boyunca her ay 1 milyon küsur TL’yi cebe indirecek. Bu şu demek. Eğer bir takım, Fatih Terim’e yıllık 3.5 milyon Euro’dan fazla para vermeyi kabul edip bir anlaşma imzalamazsa Terim kimseyle anlaşmaz ve o parayı çatır çatır alır. Nereden mi biliyorum. Biliyorum; çünkü Milan’la da aynı mukaveleyi yapmıştı...   NE ZAMAN ADAM OLURUZ? Bardağın yarısının boş mu dolu mu olduğunu değil, tamamını nasıl doldurabileceğimizi düşündüğümüz zaman.

FatihAltaylı
X’te yanıtla

X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.

FatihAltaylı
  • Geçmiş yazılar

TümüFatihAltaylı
Bize Biraz Müsaade
Köşe Yazıları
Bize Biraz Müsaade

Fatih Altaylı

Ekim 6, 2025

Silivri Günlüğü - 73
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 73

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

Silivri Günlüğü - 72
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 72

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

  • Videolar

TümüFatihAltaylı
"Her reçete her insana uygun değil" görseli
2 Gün Önce
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Klinik Psikolog Beyhan Budak"Her reçete her insana uygun değil"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor. 00:00 Giriş 00:48 Bir günü nasıl geçiyor? 01:35 Emeklilere tavsiyeleri 03:11 Hobinin faydaları nedir? 07:14 Mutlu insan kimdir? 10:46 İnsanlarda zamanla ne değişiyor? 13:37 Alacaklı olma halinden nasıl kurtuluruz? 16:42 Güzel anlara neden tutunamıyoruz? 26:12 Psikolojide etiketleme durumu 33:39 Mahcubiyet duygusu 39:13 İnsan ne zaman psikoloğa gitmeli? 45 59 İyi hissetmek için öneriler 51:34 Özgüvenin çocuklukta mı oturması gerekli? 53:22 Değersizlik duygusu 56:21 Doğru insanı nasıl buluruz?
Kasım 2, 2025
Futbolda bahis skandalı görseli
3 Gün Önce
FatihAltaylı
YouTube
Timur Soykan & Murat AğırelFutbolda bahis skandalıTeke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli 00:00 Giriş 02:05 Hakemlerin bahis oynama olayı nedir? 10:03 FIFA ile Türkiye arasında bir temas söz konusu mu? 12:03 Bazı hakemlerin “Buraya teşvik edildim” sözleri haklı bir savunma mı? 13:11 152 hakeme ne olacak? 16:26 Gerçekten 152 hakemin haberi olmadan bahis oynanmış olabilir mi? 25:38 Hakemlerin bahis oynadığı maçlara ne olacak? 32:25 Kapanış Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Kasım 1, 2025
"1000 tane şarkı sözü yazdım" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Zeynep Talu"1000 tane şarkı sözü yazdım"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor. 00:00 Giriş 00:17 Bir günü nasıl geçiyor? 01:11 Pandemi zamanı verimli geçti mi? 03:16 İnsanların yüzlerinde ne görüyor? 10:02 Bir şarkının ilk kıvılcımı nasıl ortaya çıkıyor? 14:15 İlham aldığı şeyler var mı? 15:28 İşinin sevdiği ve sevmediği yönleri neler? 17:46 Yazması çok zor olan bir şarkısı oldu mu? 26:15 Üretimi, çok fazla olaya maruz kalmak etkiliyor mu? 30:18 Müzisyenlerin yaşadığı en büyük sıkıntı nedir? 32:47 Bugünün Türkiye’si bir şarkı sözü olsa nasıl başlardı? 36:34 Kendisini nerelerden takip edebiliriz? 43:30 Kapanış
Ekim 26, 2025