İstanbul 9°
FatihAltayli

Fatih Altaylı

Diğer yazılarıFatihAltaylı

Yazı İçeriği

  • Ali Veli, Veli Ali

detail banner reklam

Ali Veli, Veli Ali

FatihAltaylı
Köşe Yazısı

Fatih Altaylı

Ekim 3, 2018

Yazı İçeriği

  • Ali Veli, Veli Ali

Ali Veli, Veli Ali

Diyorsunuz ki, “McKinsey ile yapılan anlaşma hakkında ne düşünüyorsunuz?” ‘Diyorsunuz ki’den kastım okurlar, yani sizler. Madem merak ediyorsunuz söyleyeyim. Bu konuda siz soruncaya kadar hiç düşünmedim. Çünkü düşünecek bir şey yok. O kadar açık ki, düşünmeye gerek yok. Zaten Bakanlık adına yapılan açıklamada bizim düşünmemize gerek kalmayacak kadar net söylenmiş her şey. “Türkiye’nin performansını denetleyecek” McKinsey. Bu açıklamadan sonra düşünmeyi gerektirecek bir durum yok. Herkesin hemfikir olduğu, Barclays Bank’ın yeni açıkladığı raporunda da görüldüğü bir şekilde Türkiye’nin çok ciddi bir dış kaynak açığı var. Bu kaynağın mümkün olacak en düşük maliyetle Türkiye’ye yönlendirilmesi lazım. Ancak yabancı finans kurumları, bu konuda Türkiye’nin belirli bir denetim altında olmasını istiyorlar. Bir anlamda bir şirkete kredi verecek bankaların o şirketin mali tablolarını görmek istemeleri gibi bir durum. Bu yüzden de Türkiye’nin mali disiplinin denetlenmesini ve bunun raporlanmasını istiyorlar. Normalde bu işleri Türkiye, IMF üzerinden hallederdi. IMF, Türkiye’ye küçük bir miktar kredi verir ama asıl olarak finansal yatırımcılardan gelecek fonlar için “IMF’in ülkede yaptığı düzenli denetim” bir garanti olurdu. Gelecek yatırımcı bilirdi ki, Türkiye’nin bir programı var, bu programa uyulursa verdikleri paraları geri almaları mümkün. Şimdi Türkiye’de IMF alerjisi olduğu için, Türkiye IMF denetimini kabul etmiyor. Yabancı yatırımcılar ve finansörler de diyorlar ki, “Tamam da birisi denetlesin.” İşte MCKinsey’in yapacağı budur. ***

McKinsey’in sicili

Bir diğer soru McKinsey güvenilir bir kurum mu? Tabii bu soruya ben gülerim. Güvenilir ne demek ya da kim güvenilir! Ortalıkta pek çok laf dolaşıyor. Özellikle de McKinsey’in yönetim danışmanlığı verdiği Enron’un büyük bir skandalla batmış olması. Enron skandalını o günlerde çok yazdım. Enron’un batışında McKinsey’den daha büyük rezalete imza atan uluslararası denetim şirketi Arthur Andersen’di. Arthur Andersen’i ben Türkiye’deki bankacılık krizinde gündeme getirmiş ve “Bunca banka batarken bunların sözde denetimini yapan Arthur Andersen ne halt ediyordu” diye günlerce yazmıştım. Enron giderken beraberinde Arthur Andersen’i de götürdü. McKinsey’in sicilindeki kara sayfa bana göre Enron rezaleti değildir. Rockefeller’in kurulumuna büyük katkı sağladığı Chicago Üniversitesi profesörü McKinsey tarafından 1926 yılında, askeri müteahhitleri denetlemek amacıyla kurulan şirket hızla büyüyerek dünyanın en büyük muhasebe ve yönetim danışmanlığı şirketi haline geldi. Büyük buhran sırasında ya da hemen ertesinde 1932 yılında New York ofisini açtı. İkinci Dünya Savaşı sonrasında ise Avrupa’da da sıkı bir örgütlenme içine girdi. McKinsey’in sicilindeki en kara iki leke ise bir “insider trading” suçlaması ve Güney Afrika’da karıştığı bir skandaldır. Şirketin en üst düzey yöneticisi olan Rajar Gupta, “Galleon Skandalı” olarak bilinen bir içerden bilgi alma suçlaması sonrası 6 yıl önce FBI tarafından tutuklandı. Güney Afrika’da geçen yıl patlayan skandal ise halen sürüyor. Her iki skandaldan sonra şirket kendi içinde yeni kurallar belirleyerek pislikten kurtulmaya çalıştı. Ama insanın olduğu yerde güven meselesi her zaman sorgulanır. ***

Değişmeyiz biz

Dolar kuru 7 TL’yi bulur bulmaz, bizim “yerli ve milli” olmakla övünen pek çok üreticimiz, üretip sattıkları pek çok ürüne “yerli ve milli” bir dolar zammı yaptılar. Kur artışını aynen yansıttılar. Dedik ki, “Ayıptır ama normaldir. Sadece gramajlarla oynayıp tüketiciyi yanıltmayın” Fakat 7 TL’ye kadar çıkan dolar o günden bu güne 6 TL’nin altına indi. Yani hemen hemen yüzde 15 civarında geriledi. Ancak kur bahanesiyle yapılan zamlar yerli yerinde kaldı. Şimdi deniyor ki, “Stokçuları şikayet edin” Bu da beni gençliğime götürdü. O zamanlar pek bir önemliydi stokçu meselesi. Dönüp dolaşıp aynı yere gelmişiz. Değişmiyoruz belli ki! ***

Sosyal kötüler

İnsan sosyal medyada kimi takip eder? Sevdiği, beğendiği, hoşlandığı birini değil mi? Bu beğeni fikirlere olabilir, tarza olabilir, kişiliğe olabilir, giyim kuşama olabilir. Beğenmiyorsan izlemezsin olur biter. Ama çağımızda durum tam tersi. İnsanlar birini “hakaret etmek” için takip ediyorlar. Hele ki kadın gaddarlığı inanılmaz. Bir kadını sosyal medyada takip edenlerin o kadına hakaretleri insanlık dışı. Yüzüne söyleyemeyeceği ne kadar laf varsa saydırıyor. Son kurban Buse Terim olmuş. Tavsiyem hiç ciddiye alıp üzülmemesi. “Ha…. “ ile başlayan bir cümle kurup devam etsin. Sosyal medya kötülüğü ile mücadele etmenin başka yolu yok. ***

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Sosyal medyadaki hakaretlere yanıt vermenin sokaktaki köpeklere havlamakla aynı şey olduğunu anladığımız zaman.

FatihAltaylı
X’te yanıtla

X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.

FatihAltaylı
  • Geçmiş yazılar

TümüFatihAltaylı
Adalet
Köşe Yazıları
Adalet

Fatih Altaylı

Aralık 1, 2025

Bize Biraz Müsaade
Köşe Yazıları
Bize Biraz Müsaade

Fatih Altaylı

Ekim 6, 2025

Silivri Günlüğü - 73
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 73

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

  • Videolar

TümüFatihAltaylı
"Şarkı yapmak mutlu adam işi değil" görseli
4 Gün Önce
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Özer Atik"Şarkı yapmak mutlu adam işi değil"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim 00:00 Giriş 00:22 Bir günü nasıl geçiyor? 05:04 Müzik ile arası nasıl? 15:23 Şarkılarını nasıl yapıyor? 18:24 Yalçın Turan hayatına ne kattı? 20:08 Yaptığı programlarda etkilendikleri neydi? 23:37 Seyircide eskiden yeniye ruh hali değişiyor mu? 24:54 Yapay zekaya bakış açısı nedir? 30:36 Kapanış YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 14, 2025
"Yemek konusunda gerçekten pahalıyız" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Oğuz Yenihayat"Yemek konusunda gerçekten pahalıyız"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim 00:00 Giriş 00:20 Bir günü nasıl geçiyor? 01:00 Kendi işini nasıl tanımlıyor? 06:43 Başına tuhaf şeyler geliyor mu? 08:50 Bir yeri beğenme kriterleri nelerdir? 13:27 Türkiye'ye ait olan ve tüm dünyanın bilmesini istediği neler var? 16:50 Türkiye'yi gezerken onu en çok şaşırtan ne oldu? 19:30 Türk ve Yunan mutfakları arasındaki rekabet hakkında ne düşünüyor? 21:06 Yurt dışına giderken yanında Türkiye'den ne götürüyor? 23:06 Yılbaşında yiyebileceğimiz öneriler listesi 27:28 Yemek konusunda bir yerin iyi olup olmadığını nasıl anlayabiliriz? 31:16 Gıdaların pahalılığı hakkında ne düşünüyor? 35:15 Türkiye'deki ve yurtdışındaki sokak lezzetleri arasında nasıl farklar var? 36:11 Sokak lezzetlerinde Türkiye'yi nasıl buluyor? 39:00 Türk mutfağı ve kültürünün sosyal medya üzerinden tanıtımları 42:00 Yemek sektöründeki güvensizlik ve denetimsizlik 42:36 İçerikleri hangi kanallardan takip edilebilir? 43:45 Türkiye'de asla unutamadığı lezzetler 46:00 Yurtdışından misafirleri gelse yemek için nerelere götürür? 50:20 Yapmayı düşündüğü başka ne tür projeler var? 52:03 Kapanış YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 7, 2025
Fatih Altaylı'nın savunması - Barolar Birliği Başkanı Avukat Erinç Sağkan görseli
FatihAltaylı
YouTube
Videolar yorumluyorFatih Altaylı'nın savunması - Barolar Birliği Başkanı Avukat Erinç SağkanTeke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 5, 2025