İstanbul 18°
FatihAltayli

Fatih Altaylı

Diğer yazılarıFatihAltaylı

Yazı İçeriği

  • Suriyeliler mi, Suriyelileştirme mi!

detail banner reklam

Suriyeliler mi, Suriyelileştirme mi!

FatihAltaylı
Köşe Yazısı

Fatih Altaylı

Ocak 3, 2019

Yazı İçeriği

  • Suriyeliler mi, Suriyelileştirme mi!

Suriyeliler mi, Suriyelileştirme mi!

Dün Habertürk’ün iki yazarı, Yılman ile Ersoy, Taksim’de kutlama yapan Suriyelilerle ilgili görüşlerini karşılıklı olarak dile getirdiler. Daha doğrusu, Habertürk’ün editöryal kadrosu, bu iki görüşü birlikte okurlara sunarak çok güzel bir iş yaptı. Aynı konuyu ele alan bir başka yazar ise Sevgili Ersoy Dede oldu. Dede, Türkiye’deki Suriyelilere tepkiyi anlam veremediğini, “Olay mı çıkarmışlar, onu bunu taciz mi ettiler. Yüksek sesle eğlenmişler. Ne var bunda” dedi mealen. Dede’ye kısmen hak vermemek elde değil. Yılman’ın “Ürkmesine” de. Diyeceksiniz ki, “Sen de Nasreddin Hoca gibi herkese hak veriyorsun” Bunu diyenlere de hak verebilirim. Ama önce bir dinleyin. Benim şahsen Türkiye’nin Suriye’den gelenlere kapı açmasına itirazım yok. İtirazım olsa, kendimle çelişirim. Bu köşenin dikkatli okurları hatırlayacaktır belki, bundan 10 yıl kadar önce daha ortada mülteci sorunu falan yokken bu köşede bir öneri dile getirmiştim. O da şuydu: “Türkiye kendi coğrafyasında bir cazibe merkezi. Türki Cumhuriyetlerden, Ermenistan’dan, Gürcistan’dan çalışmak için, Irak’tan, Suriye’den buralarda iş yapmak için gelen ve Türkiye’nin cazibesine kapılan yüz binlerce insan var. Türkiye aynen ABD’nin yaptığı gibi her yıl bu ülkelerden belirli sayıda kişiye ABD’nin Green Card’ı benzeri bir ‘İkamet kartı’ verebilir. Diyelim ki bunun adı Beyaz veya Kırmızı Kart olsun. Birkaç yıl sonra da bunların Türkçe öğrenip, Türkiye’ye uyum sağlamayı başaranlarına, suça bulaşmayanlarına vatandaşlık verir. Bu Türkiye’yi çok önemli bir merkez haline getirebilir.” Bu yüzden de benim Türkiye’ye gelen Suriyelilere büyük bir itirazım olmaz. Her ne kadar geliş biçimlerindeki kontrolsüzlük, kayıt dışılık nedeniyle sorunlu bir durum ortaya çıkmış olsa da, artık olan oldu. Türkiye’deki Suriyelilerle ilgili beni rahatsız eden ise “Entegrasyon” meselesi. Gelsinler. Hoş gelmişler. Ama bilsinler ki, kendi ülkelerini buraya getirmediler. Türkiye’ye geldiler. Kendileri Türkiyelileşsinler. Ama burayı Suriyelileştirmeye kalkışmasınlar. Bu ülkeye uyum sağlamaya çalışsınlar. Bu ülkenin insanlarını kendilerine uydurmaya çalışmasınlar. Bu topraklar binlerce yıldır üst üste gelen farklı milletleri bir potada, ortak bir kültürde buluşturmuş topraklar. O potada erimeye hazır herkese hoş geldin demeliyiz. Burası Türkiye, Suriye değil. Gelenler de bunu anlamalı. VATANDAŞIN RAHATSIZLIĞI NE? Suriyeli göçmenlerle ilgili siyasi ya da felsefi yaklaşımları vatandaşa anlatmak kolay değil. Bu durumu hemen ırkçılık diye damgalamak da doğru değil. Kilis’ten, Bursa’ya, Urfa’dan İstanbul’un bazı bölgelerine kadar Suriyelilerin yoğunlaştığı bölgelerde vatandaşlarla sohbet ettiğim zaman, rahatsızlığın nedenleri “Ekonomik” olarak ortaya çıkıyor. Başlıca başlıklar şunlar: 1. Hastaneye gittiğimiz zaman biz sıra almak, randevu almak ve katılım payı ödemek zorundayız. Suriyeliler geliyor gözümüzün içine baka baka bizim önümüze geçiyor, beş kuruş vermeden tedavi oluyorlar. 2. Biz ilaç parası öderken, Suriyelilere ilaç da beleş. 3. Çalıştığımız iş kolunda Suriyeliler işimizi elimizden aldılar. Daha ucuza çalışıyorlar. Vergi ve sigorta ödemeleri olmadığı için patronlar onları tercih ediyor. 4. Tarım işçisiyim. Bizim aldığımız yevmiyenin yarısını, hatta üçte birine çalışıyorlar. 5. Biz işyeri açmak için bir dünya bürokrasi ile uğraşıyoruz. Vergi ödüyoruz, peşin vergi ödüyoruz. Suriyeliler vergi ödemeden, doğru düzgün izin almadan, bürokrasiye takılmadan iş yeri açıyor, masrafları olmadığı için haksız rekabet yapıyorlar. 6. Uyanık bazı esnaf işyerlerini Suriyelilerin üzerine göstererek vergi ödemiyor. Bu şikayetlerin hiçbirinde ırkçılık kokusu yok. Ama ekmek kokusu var. ***

Enflasyonla mücadele köprüden geçememiş

Dün yılbaşında aile büyükleriyle birlikte olmak için gittiğim Ayvalık’tan döndüm. Maalesef dönüş yolunda Osmangazi Köprüsü’nü kullandım. Yemin ediyorum, ayıptır, günahtır. Giderken yaklaşık 140 TL verdiğim köprü ve Bursa’ya kadar otoyol parası zaten yeterince acı vericiyken, dönüşte aynı yol ve köprü için 218 TL ödedim. Bu kadar pahalı bir köprü geçişi ve otoyol zannederim dünyanın hiçbir yerinde yok. Varsa da ben görmedim. Türkiye’de başka hiçbir şeye yapılmış böyle bir zam da yok. Enflasyonla mücadele, söz konusu bu yap işlet yollar ve köprüler olduğu zaman belli ki geçerli değil. Üstelik “Kazık” duble. Kullandığım araç, 20 santim daha uzun olduğu için, 2. Sınıf araç tarifesi uygulandı. Bu da dünyanın başka bir yerinde gördüğüm bir şey değil. Ve işin acı tarafı o yoldan geçsek de geçmesek de sanki geçmişiz gibi devlet bu “İnsafsız” fiyattan buraya garantili bir geçiş ücretini zaten ödüyor. Kendimi bu kadar “Keriz” hissettiğim başka bir olay hayatımda yaşamadım. ***

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Okumak kadar okuduğunu anlamanın da önemli olduğunu anladığımız zaman.

FatihAltaylı
X’te yanıtla

X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.

FatihAltaylı
  • Geçmiş yazılar

TümüFatihAltaylı
Bize Biraz Müsaade
Köşe Yazıları
Bize Biraz Müsaade

Fatih Altaylı

Ekim 6, 2025

Silivri Günlüğü - 73
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 73

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

Silivri Günlüğü - 72
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 72

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

  • Videolar

TümüFatihAltaylı
"1000 tane şarkı sözü yazdım" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Zeynep Talu"1000 tane şarkı sözü yazdım"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor. 00:00 Giriş 00:17 Bir günü nasıl geçiyor? 01:11 Pandemi zamanı verimli geçti mi? 03:16 İnsanların yüzlerinde ne görüyor? 10:02 Bir şarkının ilk kıvılcımı nasıl ortaya çıkıyor? 14:15 İlham aldığı şeyler var mı? 15:28 İşinin sevdiği ve sevmediği yönleri neler? 17:46 Yazması çok zor olan bir şarkısı oldu mu? 26:15 Üretimi, çok fazla olaya maruz kalmak etkiliyor mu? 30:18 Müzisyenlerin yaşadığı en büyük sıkıntı nedir? 32:47 Bugünün Türkiye’si bir şarkı sözü olsa nasıl başlardı? 36:34 Kendisini nerelerden takip edebiliriz? 43:30 Kapanış
Ekim 26, 2025
Heisenberg'in bilime katkıları neler? görseli
FatihAltaylı
YouTube
Prof. Dr. Emre Onur Kahya ile Bilim EkstraHeisenberg'in bilime katkıları neler?Merhaba! Artık "Bilim Ekstra" programımızda çok özel bir konuğumuz var: Prof. Dr. Emre Onur Kahya! Prof. Dr. Kahya, bizimle fizik ve yapay zeka alanlarındaki bilgisini paylaşacak. Fizik dünyasının gizemlerine inerken aynı zamanda yapay zeka ile ilgili son gelişmeleri keşfedeceğiz. Hem temel kavramlar hem de son teknolojiler hakkında bilgi sahibi olacak ve geleceğin bilimine bir adım daha yaklaşacağız. Bu özel programda, Einstein'dan Newton'a, Schrödinger'den Feynman'a kadar fizik tarihindeki önemli isimlere göz atacağız. Ayrıca, kuantum mekaniği, görelilik, yapay zeka ve uzay-zaman gibi heyecan verici konuları da keşfedeceğiz. Prof. Dr. Emre Onur Kahya ile fizik hakkında merak ettiğiniz her şeyi öğrenmek için bu videoyu kaçırmayın! Bilimi ve evrenin sırlarını keşfetmeye hazır mısınız? 00:00 Giriş 06:57 Bohr-Kramers-Slater(BKS) teorisi 07:46 Einstein'ın BKS teorisine eleştirileri 13:33 Schrödinger'in dalga mekaniği 18:11 Solvey Konferansı 22:50 Schrödinger ve Goudsmit 43:15 Kapanış
Ekim 23, 2025
Yapay zekanın hızlı gelişimi görseli
FatihAltaylı
YouTube
Prof. Dr. Ethem Alpaydın & Prof. Dr. Emrah Safa GürkanYapay zekanın hızlı gelişimiSiemens “Geleceği Merak Edenlere” mottosuyla programımızdaki sponsorluğuna devam ediyor. Teke Tek Bilim programımızın tarih, bilim felsefesi, inovasyon ve keşiflerle dolu yolculuğunda, Siemens mühendisliğinin gücünü ve Siemens teknolojisinin getirdiği olanakları kullanarak dünyamızı daha iyi bir yer haline getirme çabasını hep birlikte deneyimliyor olacağız. Siemens’in yeni kahve makinesi EQ900 Plus, farklı kahve çekirdeklerini birbirine karıştırmamak için özel olarak hazırlanan çift çekirdek haznesi ve 32 farklı çeşit dünya kahvesiyle Teke Tek Bilim programımıza keyif ve lezzet kattı. #işbirliği 00:00 Giriş 01:04 Yapay zekanın hızlı gelişimi 09:28 Yapay zeka hayatımızdaki sosyal ve ekonomik şartları değiştirebilir mi? 13:35 Yapay zekanın hiç yapamayacağı şeyler olacak mı? 19:17 Yapay zeka çok mu hızlı gelişti? 20:34 Yapay zeka bu kadar hızlı gelişmeye devam eder mi? 23:42 Yapay zekada sezgi var mı? 26:15 Yapay zeka sonsuza kadar kendini evrimleştirebilir mi? 29:17 Türkiye olarak yapay zekada ne durumdayız? 35:40 Üniversitelere ayrılan fonlar üniversiteye uzun vadede zarar verir mi? 45:30 Bilimde ve yapay zeka konusunda Türkiye’den umutlu mu? 57:33 Kapanış
Ekim 19, 2025