İstanbul 8°
FatihAltayli

Fatih Altaylı

Diğer yazılarıFatihAltaylı

Yazı İçeriği

  • Bankaların federasyonu ve Fenerbahçe’nin şanlı direnişi

detail banner reklam

Bankaların federasyonu ve Fenerbahçe’nin şanlı direnişi

FatihAltaylı
Köşe Yazısı

Fatih Altaylı

Ocak 22, 2020

Yazı İçeriği

  • Bankaların federasyonu ve Fenerbahçe’nin şanlı direnişi

Bankaların federasyonu ve Fenerbahçe’nin şanlı direnişi

Birkaç gün önce “Ali Koç haklı” diye yazdım. Fenerbahçeli bazı okurlar gözlerine inanamamış. Hatta daha da komiği bir okur benim yazımı bana yollayıp “Tarafsız bir yazar olsaydın böyle yazardın” diye eleştirmiş güldüm. Evet, Ali Koç haklı, Fenerbahçe haklı. Daha önce televizyondaki Spor Saati’nde de söylediğim gibi, Türk futbolu ve Türk futbol takımları “Bankaların kucağına” itiliyor. Hem de futbolu korumakla ve geliştirmekle görevli Futbol Federasyonu tarafından. Fenerbahçe’ye limitler nedeniyle transfer imkanı bırakılmamış vaziyette. Limitlerini aştığı için bir de puan silme cezası ile karşı karşıya. Ama Fenerbahçe ile aynı oranda gelir üretme kapasitesine sahip olmadığı halde, aynı oranda borçlu kulüplere Federasyon tarafından izin veriliyor. Peki Fenerbahçe elindeki oyunculardan bir bölümünü satıp kasasına bir miktar para koysa ne olacak? Söyleyeyim. Hiçbir şey olmayacak. Diyelim ki Fenerbahçe 30 milyon avroluk futbolcu sattı. Bunun karşılığında sadece 10 milyon avro harcama limitine sahip olacak. Ya da diyelim ki, Ali Koç bir yerden muhteşem bir sponsorluk buldu ve kulübe 20 milyon avro gelir yarattı. Bunun da sadece 7 milyonunu kulübün harcamalarına ayırabilecek. Diyeceksiniz ki, “Fenerbahçe’nin bankalara borcu çok. Elbette böyle olacak”. Yanılıyorsunuz. Bankalara kuruş borçlu olmayan Kasımpaşa ve Göztepe için de durum farklı değil. Burada mesele Türk futbolunun yarattığı geliri birkaç bankaya aktarmak. Şaka gibi ama böyle. Mesela Fenerbahçe oturup bazı kulüpler gibi bankalarla bir anlaşma yapsa ve “yapılandırma” adı altında önüne koyulan günü kurtarma operasyonunu imzalayıp, sorunları bir iki sene ötelese ve bankalara boyun eğse hiçbir sorunu olmayacak, dilediği gibi transfer yapacaktı. Ama Ali Koç sorumlu bir başkan gibi davranıp “Bu kulübün geleceğini bankaların eline bırakamayız” demeseydi şimdi Fenerbahçe de transfer yapabiliyor olacaktı. Bu yüzden Fenerbahçe haklıdır. Kulüplerin bankaları boyun eğmesi ve bu yolla belki de bağımsızlıklarını kaybetmeleri dayatılmaktadır. Bu yapılan Türk futbolunu bankalara peşkeş çekme ve bankalar vasıtasıyla Türk futbolunu kontrol altına alma planıdır. Fenerbahçe’nin asıl direnişi bugünkü direnişidir. Taraftar bu konuda yönetime destek vermelidir. Futbol Federasyonu da bankaların değil, futbolun federasyonu olduğunu hatırlamalıdır. Bu kutsal görev galiba Fenerbahçe taraftarına düşmektedir. ***

Toplum kimseyi dinlemez

Siyaset toplumu yönlendirmeye ne kadar çalışırsa çalışsın, ideolojisini ne kadar dayatırsa dayatsın, toplum bildiği yönde ilerlemeye, siyasetin arzularına ya da diktelerine göre değil, kendi gerçeklerine göre davranmaya devam ediyor. Bunu bana gösteren ise Habertürk’te birkaç gün önce yer alan bir haber. İŞTE SON RAKAMLAR! 2016’dan 2019’a 4 yıl içinde Türkiye’de doğumlar sayısal olarak yüzde 10 düşüş göstermiş. Nüfusun yüzde 5 artmasına rağmen, doğumlarda sayısal düşüş var. 2016 yılında 1 milyon 313 bin 45 olan yeni doğan bebek sayısı 2019 yılında 1 milyon 175 bin 483’e düşmüş. Yani “3 çocuk, o da yetmez 4 çocuk” sloganları arasında geçirdiğimiz dönemde çocuk sayısında düşüş var. Evliliklerde de durum farklı değil. “Evlenmeyen bizden değildir”e varan yaklaşımlara rağmen artan nüfusa karşın evlilik sayılarında da düşüş var. 2016 yılında 591 bin 872 olan evlenme sayısı 2019’da 539 bin 973’e gerilemiş. Gerileme oranı yüzde 9. Boşanmalar ise rekora koşuyor. 2016’da 136 bin 905 olan boşanma sayısı, 2019’da 162 bin 960’a çıkarak rekor kırmış. Boşanma artışı 4 yılda yüzde 19. Anlayacağınız o ki, ideolojik yaklaşımlar toplum üzerinde etkili oluyor gibi görünse de toplumlar kendi dinamiklerini yaratıyorlar. Kimseyi de takmıyorlar. ***

Yandaşlık üzerine 2

Dün “yandaşlık üzerine” yazdıklarımın bayağı bir tepki toplayacağını biliyordum. Öyle de oldu. Dün bıraktığım yerden devam edersek, elbette ki gazetecilerin, medyaların, medya gruplarının belirli bir siyaseti destekleme hatta duruma göre bunu körü körüne yapma hakları da bana göre bir tür fikir özgürlüğü kapsamında. Buna saygı duymamız lazım. Hoşumuza gitse de gitmese de. Ancak bunun “mali” tarafının da destek kadar “açık” ve şeffaf olması gerekiyor. Yani bu desteğin fikri mi yoksa “tamamen duygusal” dediğimiz türden mi olduğunu okurun bilmesi gerek. Medya grubu ya da gazeteci “desteği” karşılığında hak ettiğinin üzerinde bir gelir elde ediyor mu? Kamu kaynaklarından destekleniyor mu? Bu merkezi hükümet veya belediye olabilir, fark etmez. Ya da yandaş olmayanlar hak ettiğini alamamakla cezalandırılıyor mu? Yandaş olan gazeteciler okunurluk veya etkinliklerinin ötesinde ödüllendiriliyor mu, hak etmedikleri makamlara ya da köşelere getiriliyor mu, görevlerinin reel ekonomisinin üzerinde paralarla ödüllendiriliyor mu? Bunlar şeffaf olmadığı ve okur ya da toplum tarafından bilinmediği müddetçe hangi tarafta olursa olsun yandaşlık “zararlı” bir iş haline gelir. Ahlaksızlığa dönüşür. Mesela Emin Çölaşan’ı severiz veya sevmeyiz ama tarafını mali nedenlerle seçmediği, desteğinin satın alınacak türden olmadığından eminizdir. Ya da rahmetli Hasan Karakaya’nın veya Abdurrahman Dilipak’ın da beğenip beğenmediğimizden bağımsız olarak saflarını “satışa çıkarmadıklarını” biliriz. Yoksa dün FETÖ’nun kayığında, bugün başkasının yalısının balkonunda menfaat karşılığı oturup bağıranların yandaşlıklarından bahsedilemez. Onların ki gazetecilik değildir çünkü. Satılmışlığın yandaşlığı olmaz. Ancak fiyatı olur... ***

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

İdeolojilerin sosyolojileri yenemediğini anlamış olduğumuz zaman.

FatihAltaylı
X’te yanıtla

X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.

FatihAltaylı
  • Geçmiş yazılar

TümüFatihAltaylı
Adalet
Köşe Yazıları
Adalet

Fatih Altaylı

Aralık 1, 2025

Bize Biraz Müsaade
Köşe Yazıları
Bize Biraz Müsaade

Fatih Altaylı

Ekim 6, 2025

Silivri Günlüğü - 73
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 73

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

  • Videolar

TümüFatihAltaylı
"Şarkı yapmak mutlu adam işi değil" görseli
4 Gün Önce
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Özer Atik"Şarkı yapmak mutlu adam işi değil"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim 00:00 Giriş 00:22 Bir günü nasıl geçiyor? 05:04 Müzik ile arası nasıl? 15:23 Şarkılarını nasıl yapıyor? 18:24 Yalçın Turan hayatına ne kattı? 20:08 Yaptığı programlarda etkilendikleri neydi? 23:37 Seyircide eskiden yeniye ruh hali değişiyor mu? 24:54 Yapay zekaya bakış açısı nedir? 30:36 Kapanış YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 14, 2025
"Yemek konusunda gerçekten pahalıyız" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Oğuz Yenihayat"Yemek konusunda gerçekten pahalıyız"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim 00:00 Giriş 00:20 Bir günü nasıl geçiyor? 01:00 Kendi işini nasıl tanımlıyor? 06:43 Başına tuhaf şeyler geliyor mu? 08:50 Bir yeri beğenme kriterleri nelerdir? 13:27 Türkiye'ye ait olan ve tüm dünyanın bilmesini istediği neler var? 16:50 Türkiye'yi gezerken onu en çok şaşırtan ne oldu? 19:30 Türk ve Yunan mutfakları arasındaki rekabet hakkında ne düşünüyor? 21:06 Yurt dışına giderken yanında Türkiye'den ne götürüyor? 23:06 Yılbaşında yiyebileceğimiz öneriler listesi 27:28 Yemek konusunda bir yerin iyi olup olmadığını nasıl anlayabiliriz? 31:16 Gıdaların pahalılığı hakkında ne düşünüyor? 35:15 Türkiye'deki ve yurtdışındaki sokak lezzetleri arasında nasıl farklar var? 36:11 Sokak lezzetlerinde Türkiye'yi nasıl buluyor? 39:00 Türk mutfağı ve kültürünün sosyal medya üzerinden tanıtımları 42:00 Yemek sektöründeki güvensizlik ve denetimsizlik 42:36 İçerikleri hangi kanallardan takip edilebilir? 43:45 Türkiye'de asla unutamadığı lezzetler 46:00 Yurtdışından misafirleri gelse yemek için nerelere götürür? 50:20 Yapmayı düşündüğü başka ne tür projeler var? 52:03 Kapanış YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 7, 2025
Fatih Altaylı'nın savunması - Barolar Birliği Başkanı Avukat Erinç Sağkan görseli
FatihAltaylı
YouTube
Videolar yorumluyorFatih Altaylı'nın savunması - Barolar Birliği Başkanı Avukat Erinç SağkanTeke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 5, 2025