İstanbul 7°
FatihAltayli

Fatih Altaylı

Diğer yazılarıFatihAltaylı

Yazı İçeriği

  • 65 yaşa haksızlık

detail banner reklam

65 yaşa haksızlık

FatihAltaylı
Köşe Yazısı

Fatih Altaylı

Nisan 19, 2020

Yazı İçeriği

  • 65 yaşa haksızlık

65 yaşa haksızlık

Size göre de 65 yaşını geçenlere sokağa çıkma yasağı uygulanması ve bunun bu kadar uzaması artık bir “insan hakları” ihlali kıvamına gelmedi mi! 65 yaş öyle pek de ileri bir yaş olmasa gerek. Bugün Türk siyasetinin pek çok önemli ismi 65 yaşının üzerinde. Hatta TBMM’deki partilerin genel başkanları arasında 65 yaşını aşmamış tek kişi İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener. Ve liderlerin hepsi de maşallah fıldır fıldır sokakta. Çünkü dediğim gibi 65 yaş artık hayattan elini eteğini çekme yaşı değil. Gelelim insan hakları ihlalinden ne kast ettiğime. 65 yaşını geçmiş bir siyasetçi iseniz gezmek serbest. 65 yaşını geçmiş bir sağlık çalışanı iseniz size de yasak yok. Ama 65 yaşını geçmiş bir avukatsanız mesela çalışamazsınız. Avukatınız 65 yaşından büyük bir müvekkilseniz mahkemede kendinizi temsil ettiremezsiniz. 65 yaşından büyük bir bakkal, kasap, manav ya da her türden bir esnaf iseniz dükkanınızı açamazsınız. 65’ini aşmış bir teknik direktörseniz, hele hele Terim gibi hastalığı atlatıp bağışıklık kazanmış bir teknik direktörseniz dahi çalışamazsınız. Örnekleri çoğaltmak mümkün ama gerek yok. Ne demek istediğim ortada. Bir yanda makul ve doğru görünen bir uygulama ama diğer yanda büyük bir haksızlık var. Bu haksızlık bu durumdaki bir kişinin açacağı tek bir dava ile bambaşka bir hale bürünebilir. Haksızlık acilen giderilmelidir. ***

Mesele uygulamada

Corona ile mücadele için koyduğumuz yasaklarımız var ama yasakları tatbik etme meselemiz Allahlık. Bakın bir Anadolu ilçesinden gelen hekim mektubu ne diyor: “Ben bir ilçe devlet hastanesinin evde sağlık biriminde çalışan pratisyen hekimim. Öncelikle halkın geneli dikkat ediyor ve uyarılara uymaya çalışıyor gibi görünmekte. Ancak dikkatsiz kesimin etkisi hala büyük olacak gibi. Ben köylerdeki hastalara da gittiğim için biraz inceleme fırsatım oluyor. Köy ahalisinde evde ve dışarda bir araya gelme alışkanlığı devam etmekte ve hala 20 yaş altı ve 65 yaş üstü rahatça dışarıda gezmekte. Evde kalanlar da kendisi dışarı çıkmadıkça hastalık bulaşmayacak zannediyor. Oysa aynı evde kalanlar dışarı çıkmaya devam ediyor ve eve hastalığı taşıyabiliyor. Halen riskin farkında değiller. Tek aldıkları önlem hastaneye gitmemek ki, gitmeleri gerektiğini söylediğim halde. İl merkezinde de durum pek farklı değil açıkçası. Valiliğe yakın bir parkta oturanlar hiç azalmadı. Hatta valiliğin önünde sıkış tepiş kuyruk var. Polise söylediğimde tepki bile olmadı. Oysa polisin bir uyarısı bile bu kalabalıkları biraz olsun azaltır illa ceza yazmasına gerek yok. Maske konusu ise ayrı bir sorun. Herkes maske bekliyor. Biz de peyderpey dağıtıp milletin ağzını burnunu kapatması için maskeye ulaşmasını beklersek yine gecikiriz. Bunun yerine maskeler size ulaşana kadar ağzınızı kumaşla kapatın desek bile yetecek. Naçizane görüşlerimi bildirmek istedim. Anlatım bozukluğu ve yazım yanlışı yaptıysam affola. İnşallah patlamayız.” İşin özü şu. Bakan, ilgililer, televizyonlar ne anlatırsa anlatsın, uygulanan, halkın anlayabildiği kadar. O da bu kadar işte. ***

Kıyasıya fatura

Elektrik, su sayaçları okunmayacak son ayların ortalamasına göre bir fatura düzenlenecekti ya. O iş öyle olmuyor anladığım kadarı ile. Elimde pek çok örnek var ama birini vereyim. Samsun’da vatandaşa 80 TL su faturası gelmiş. Altında da “kıyas fatura” yazıyor. Vatandaş da haklı olarak neyle kıyasladıklarını merak ediyor ve soruyor, “Acaba hamam işletmesiyle mi kıyasladılar” diye. Çünkü daha önceki aylarda faturalar hep 50 TL civarı. Belediyeler acaba kıyas faturayı “kıyasıya fatura” olarak mı anladılar! ***

En güzel fıkra

Yeni duyduğum corona fıkrası şöyle: Bir İtalyan, bir Fransız, bir İspanyol trende oturuyorlarmış. İtalyan’ın, Fransız’ın, İspanyol’un yüzünde Türkiye’den yollanan maskeler varmış. Temel ise elindeki telefona maskeyi almasını sağlayacak kodun gelmesini bekliyormuş. ***

Dikkat son Ramazan olmasın

Yurt dışındaki 25 bin kişiyi Ramazan’ı aileleriyle birlikte geçirebilmeleri için Türkiye’ye getirilecekmiş. Şunu peşin peşin söyleyeyim. Hiçbir ülke kendi vatandaşını ülkesine almamazlık edemez, etmemeli. Bir vatandaşını kapıdan çeviren ülke ülke değildir. Ancak şunu da söylemek lazım. Yurt dışından gelecek risk taşıyan kişiler, Ramazan’ı aileleri ile geçirmek için geliyorlarsa eğer, bilsinler ki bu Ramazan aile büyükleri ile geçirdikleri muhtemelen son Ramazan olur. Hatta belki onu bile tamamlayamazlar. Yani bayramı birlikte kutlayamayabilirler. Hatta belki hiç kutlayamayabilirler. O yüzden devlet kendilerine böyle bir imkan sağlamışsa bile bu imkanı kullanmamaları aileleri açısından daha doğru olacaktır. Yok geleceklerse eğer… Karantinada tutulmaları doğru olacaktır. ***

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Hak ettiğimizden şikayet etmediğimiz zaman.

FatihAltaylı
X’te yanıtla

X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.

FatihAltaylı
  • Geçmiş yazılar

TümüFatihAltaylı
Adalet
Köşe Yazıları
Adalet

Fatih Altaylı

Aralık 1, 2025

Bize Biraz Müsaade
Köşe Yazıları
Bize Biraz Müsaade

Fatih Altaylı

Ekim 6, 2025

Silivri Günlüğü - 73
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 73

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

  • Videolar

TümüFatihAltaylı
"Şarkı yapmak mutlu adam işi değil" görseli
5 Gün Önce
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Özer Atik"Şarkı yapmak mutlu adam işi değil"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim 00:00 Giriş 00:22 Bir günü nasıl geçiyor? 05:04 Müzik ile arası nasıl? 15:23 Şarkılarını nasıl yapıyor? 18:24 Yalçın Turan hayatına ne kattı? 20:08 Yaptığı programlarda etkilendikleri neydi? 23:37 Seyircide eskiden yeniye ruh hali değişiyor mu? 24:54 Yapay zekaya bakış açısı nedir? 30:36 Kapanış YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 14, 2025
"Yemek konusunda gerçekten pahalıyız" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Oğuz Yenihayat"Yemek konusunda gerçekten pahalıyız"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim 00:00 Giriş 00:20 Bir günü nasıl geçiyor? 01:00 Kendi işini nasıl tanımlıyor? 06:43 Başına tuhaf şeyler geliyor mu? 08:50 Bir yeri beğenme kriterleri nelerdir? 13:27 Türkiye'ye ait olan ve tüm dünyanın bilmesini istediği neler var? 16:50 Türkiye'yi gezerken onu en çok şaşırtan ne oldu? 19:30 Türk ve Yunan mutfakları arasındaki rekabet hakkında ne düşünüyor? 21:06 Yurt dışına giderken yanında Türkiye'den ne götürüyor? 23:06 Yılbaşında yiyebileceğimiz öneriler listesi 27:28 Yemek konusunda bir yerin iyi olup olmadığını nasıl anlayabiliriz? 31:16 Gıdaların pahalılığı hakkında ne düşünüyor? 35:15 Türkiye'deki ve yurtdışındaki sokak lezzetleri arasında nasıl farklar var? 36:11 Sokak lezzetlerinde Türkiye'yi nasıl buluyor? 39:00 Türk mutfağı ve kültürünün sosyal medya üzerinden tanıtımları 42:00 Yemek sektöründeki güvensizlik ve denetimsizlik 42:36 İçerikleri hangi kanallardan takip edilebilir? 43:45 Türkiye'de asla unutamadığı lezzetler 46:00 Yurtdışından misafirleri gelse yemek için nerelere götürür? 50:20 Yapmayı düşündüğü başka ne tür projeler var? 52:03 Kapanış YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 7, 2025
Fatih Altaylı'nın savunması - Barolar Birliği Başkanı Avukat Erinç Sağkan görseli
FatihAltaylı
YouTube
Videolar yorumluyorFatih Altaylı'nın savunması - Barolar Birliği Başkanı Avukat Erinç SağkanTeke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 5, 2025