İstanbul 16°
FatihAltayli

Fatih Altaylı

Diğer yazılarıFatihAltaylı

Yazı İçeriği

  • Pecunia non olet

detail banner reklam

Pecunia non olet

FatihAltaylı
Köşe Yazısı

Fatih Altaylı

Aralık 1, 2020

Yazı İçeriği

  • Pecunia non olet

Pecunia non olet

Geçen hafta “Yahu bu Pelikancıların kamu yararına ne işi var da, kendilerine kamu menfaatine hadim dernek statüsü verildi” diye sorduğumdan beri ağır bir troll saldırısı altındayım. Sakın ola ki, sorduğuma pişman oldum diyeceğimi zannetmeyin. Yine sorarım, yine sorarım. Yurt dışından, ABD’deki bazı hesaplardan da saldırıların da eşzamanlı başlaması da ilginç. Neyse bunlar sizi ilgilendiren mevzular değil. Benim açımdan ise yeni bir durum değil. Bu troll ekibi dün gece de saldırıya geçti. “Cumhurbaşkanı Erdoğan seni hedef aldı” diyerek. Ben açıkçası böyle bir durumu görmedim. Cumhurbaşkanı, dünkü açıklamasında Borsa İstanbul’un satışına tepki gösterenlere yanıt verdi. “Daha önce Nasdaq ortaktı, sonra Avrupa Kalkınma Bankası ile ortaktı. Onlar çıktı şimdi de onlardan geri alınan hisseler Katar Fonu’na satıldı, ne var bunda?” dedi. Doğru. İstanbul Borsası’na ilk ortak Nasdaq yani ABD’nin 2. büyük borsa kuruluşu olmuştu. 2013 Temmuz’unda yapılan anlaşma ile Nasdaq, Borsa İstanbul’un yüzde 5’ini alırken o sırada Borsa İstanbul’un Başkanı olan ve daha sonra AK Parti’den milletvekili olarak TBMM’ye giren İbrahim Turan, ortaklığın stratejik amaçlı olduğunu ve Nasdaq’ın Borsa İstanbul’u geliştireceğini, yeni pazarlara açacağını ve Nasdaq OMX’in İstanbul Borsası’nın yazılım altyapısını güçlendireceğini söylemişti. Bir yıl sonra İstanbul borsası bu kez Avrupa Yatarım Bankası ile ortaklık görüşmelerine başlamış ve paralel olarak da başında eski ABD Ticaret Bakanı Timothy Getner’in olduğu bir fon ile de ortaklık amaçlı görüşmeler yürütmüştü. Nasdaq’in Borsa İstanbul ile ortaklığı 5 yıl kadar sürdü. Sonrasında da Avrupa Yatarım Bankası da ortaklıktan ayrıldı. Yerlerine Katar Yatırım Fonu geldi. Açıkçası ben burada bir sorun görmedim. Benim sorunlu gördüğüm anlaşma Türkiye’nin sularının ortak yönetimi ile ilgili olan. İçeriğini ve neleri kapsadığını bilmemek. Yoksa elbette ortaklıklar olacaktır. Çünkü 1. Yüzyılda İmparator Vespasian’dan beri bir ekonomik gerçektir ki, “Paranın kokusu yoktur.” Tabii rengi de! ***

Umumi tuvaletin icadı

Yukarıdaki yazının başlığını ve bitişini biraz anlatmak gerekiyor. Bu aynı zamanda umumi tuvaletlere Batı’da “Vespasyen” denilmesinin de hikayesidir. 1. Yüzyılın 2. yarısında Roma İmparatoru olan Vespasian, sıkıntıda olan Roma ekonomisini canlandırmak için çeşitli vergiler koymak zorunda kalmıştı. Bunlardan biri de “İdrar Vergisi” idi. Romalıların sokaklara işemesinin de önüne geçmek için bir grup görevli Roma sokaklarında ellerinde kovalarla dolaşıyor, çişi gelen Romalılar bu kovalara işiyor ve hizmet karşılığında kovaya belirlenen miktarda para atıyorlardı. Bu para Hazine’ye ciddi bir gelir oluşturdu. Ancak daha sonra İmparatorluk tahtına oturacak olan oğlu Titus babasına tepki göstererek “Hazinenin parası sidik kokuyor” eleştirisi getirdi. Baba Vespasian’ın meşhur yanıtı aslında belki de Kapitalist anlayışın temellerini attı: “Pecunia non olet.” Yani “Paranın kokusu yoktur.” NOT: Bu hikayeyi 1980 yılında bana anlatan daha sonra Mitterand'ın danışmanlığını da yapan Sorbonne Felsefe Profesörü Oliver Abel'di. ***

Bir şirket niye ortak alır

Büyük veya küçük pek çok şirket yabancı ortaklıklar kurmak isterler. Bir ülkeyi de şirket gibi görüyorsanız eğer o ülkenin de sahip olduğu varlıklarda yabancılarla ortaklık yapmak istemesi çok normaldir. Bir şirketin yabancı ortak istemesinin, şirketin azınlık veya çoğunluk hissesini yabancılara ya da yeni ortaklara satmasının farklı nedenleri olabilir: 1. Şirketin büyüme potansiyeli ve büyümeyi sağlayacak fikir ve inovasyonları vardır ama yeterli sermayesi yoktur. Bu yolla sermaye elde eder ve büyür. Böylelikle oransal olarak hisse azalsa bile gerçek değer olarak artar. 2. Şirketin yeni piyasalara açılma arzusu vardır ve bu piyasalara hakim ve bu piyasaları bilen bir ortak alarak iş hacmini genişletir. 3. Şirket nakit akış sorunu yaşamaktadır. Pahalı kredi kullanmaktansa sermaye girişi sağlayarak bu sorunu çözmeye çalışır. 4. Şirketin büyüyen işleri yönetecek tecrübe ve birikimi yoktur. Bu tecrübeye sahip ortak alarak işin geleceğini güvenceye almak isteyebilir. 5. Şirketin sahibinin kendisinden sonra işi emanet edebileceği bir mirasçısı yoktur ya da ona güvenmemektedir. Şirkete iyi bir ortak alarak kendisinden sonra da işin devam etmesini ve mirasçılarının en azından kârdan pay alarak hayatlarını idame ettirmelerini sağlamak istemektedir. 6. Şirket sahibi artık yorulmuştur. Hayatını yaşamak istemektedir. Şirketin belirli bir hissesini satar. Gelen parayla yıllardır çalışmaktan fırsat bulamadığı lüks ve zevk hayatına yönelir. Çocukları bu duruma çok kızar ama adamın umuru olmaz. Her şeyi o yapmıştır. Sefasını da o sürecektir. Tabii bu son iki örnek bir ülkenin varlıklarını satış gerekçesi olamaz. O yüzden onları kale bile almıyoruz. Diğer makul seçeneklerden hangisi onu da kimse söylemedi bize. Asıl mesele ise şu. Bu gibi şirket satışlarında değer belirleme mekanizmaları vardır. Türkiye bu mekanizmalardan hangisi ile varlıklarının değerini belirlemiştir? ***

Gereksiz gündemle gereksiz üzülmeyin

Türkiye önemli konuları değil saçma sapan şeyleri gündem meselesi yapıp, tartışmaya bayılıyor. Son konumuz bir genç oyuncunun çok konuşulan bir partiye katılması ile ilgili söylediği “Parti parti gezen kızlardan değilim. Kıçına kadar minik etek giymiş kızla benim kültürüm aynı olur mu?” sözleri. Neymiş efendim, o da mini şort giyiyormuş, dekolte fotoğraflar çektiriyormuş. Evet. Tüm bunları yapıyordur. Kesin. Ama zaten Türkiye böyle bir yer değil mi? Olgun sanatçısı her türlü herzeyi yiyip, umre fotoğrafı paylaşır, dönüşte herze yemeye kaldığı yerden devam eder. Danışmanı alkol yasağını savunur, sonra bir partide zurna gibi içerken fotoğrafı ortaya çıkar. Örnekleri çoğaltın çoğaltabildiğiniz kadar. O yüzden boş verin bu kızcağızın mini etekle ilgili sözlerini. Bu memlekette söylenenleri fazla ciddiye almayın. Gereksiz yere üzülürsünüz. ***

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

İnsan olmadan adam olunmayacağını anladığımız zaman.

FatihAltaylı
X’te yanıtla

X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.

FatihAltaylı
  • Geçmiş yazılar

TümüFatihAltaylı
Bize Biraz Müsaade
Köşe Yazıları
Bize Biraz Müsaade

Fatih Altaylı

Ekim 6, 2025

Silivri Günlüğü - 73
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 73

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

Silivri Günlüğü - 72
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 72

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

  • Videolar

TümüFatihAltaylı
"1000 tane şarkı sözü yazdım" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Zeynep Talu"1000 tane şarkı sözü yazdım"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor. 00:00 Giriş 00:17 Bir günü nasıl geçiyor? 01:11 Pandemi zamanı verimli geçti mi? 03:16 İnsanların yüzlerinde ne görüyor? 10:02 Bir şarkının ilk kıvılcımı nasıl ortaya çıkıyor? 14:15 İlham aldığı şeyler var mı? 15:28 İşinin sevdiği ve sevmediği yönleri neler? 17:46 Yazması çok zor olan bir şarkısı oldu mu? 26:15 Üretimi, çok fazla olaya maruz kalmak etkiliyor mu? 30:18 Müzisyenlerin yaşadığı en büyük sıkıntı nedir? 32:47 Bugünün Türkiye’si bir şarkı sözü olsa nasıl başlardı? 36:34 Kendisini nerelerden takip edebiliriz? 43:30 Kapanış
Ekim 26, 2025
Heisenberg'in bilime katkıları neler? görseli
FatihAltaylı
YouTube
Prof. Dr. Emre Onur Kahya ile Bilim EkstraHeisenberg'in bilime katkıları neler?Merhaba! Artık "Bilim Ekstra" programımızda çok özel bir konuğumuz var: Prof. Dr. Emre Onur Kahya! Prof. Dr. Kahya, bizimle fizik ve yapay zeka alanlarındaki bilgisini paylaşacak. Fizik dünyasının gizemlerine inerken aynı zamanda yapay zeka ile ilgili son gelişmeleri keşfedeceğiz. Hem temel kavramlar hem de son teknolojiler hakkında bilgi sahibi olacak ve geleceğin bilimine bir adım daha yaklaşacağız. Bu özel programda, Einstein'dan Newton'a, Schrödinger'den Feynman'a kadar fizik tarihindeki önemli isimlere göz atacağız. Ayrıca, kuantum mekaniği, görelilik, yapay zeka ve uzay-zaman gibi heyecan verici konuları da keşfedeceğiz. Prof. Dr. Emre Onur Kahya ile fizik hakkında merak ettiğiniz her şeyi öğrenmek için bu videoyu kaçırmayın! Bilimi ve evrenin sırlarını keşfetmeye hazır mısınız? 00:00 Giriş 06:57 Bohr-Kramers-Slater(BKS) teorisi 07:46 Einstein'ın BKS teorisine eleştirileri 13:33 Schrödinger'in dalga mekaniği 18:11 Solvey Konferansı 22:50 Schrödinger ve Goudsmit 43:15 Kapanış
Ekim 23, 2025
Yapay zekanın hızlı gelişimi görseli
FatihAltaylı
YouTube
Prof. Dr. Ethem Alpaydın & Prof. Dr. Emrah Safa GürkanYapay zekanın hızlı gelişimiSiemens “Geleceği Merak Edenlere” mottosuyla programımızdaki sponsorluğuna devam ediyor. Teke Tek Bilim programımızın tarih, bilim felsefesi, inovasyon ve keşiflerle dolu yolculuğunda, Siemens mühendisliğinin gücünü ve Siemens teknolojisinin getirdiği olanakları kullanarak dünyamızı daha iyi bir yer haline getirme çabasını hep birlikte deneyimliyor olacağız. Siemens’in yeni kahve makinesi EQ900 Plus, farklı kahve çekirdeklerini birbirine karıştırmamak için özel olarak hazırlanan çift çekirdek haznesi ve 32 farklı çeşit dünya kahvesiyle Teke Tek Bilim programımıza keyif ve lezzet kattı. #işbirliği 00:00 Giriş 01:04 Yapay zekanın hızlı gelişimi 09:28 Yapay zeka hayatımızdaki sosyal ve ekonomik şartları değiştirebilir mi? 13:35 Yapay zekanın hiç yapamayacağı şeyler olacak mı? 19:17 Yapay zeka çok mu hızlı gelişti? 20:34 Yapay zeka bu kadar hızlı gelişmeye devam eder mi? 23:42 Yapay zekada sezgi var mı? 26:15 Yapay zeka sonsuza kadar kendini evrimleştirebilir mi? 29:17 Türkiye olarak yapay zekada ne durumdayız? 35:40 Üniversitelere ayrılan fonlar üniversiteye uzun vadede zarar verir mi? 45:30 Bilimde ve yapay zeka konusunda Türkiye’den umutlu mu? 57:33 Kapanış
Ekim 19, 2025