İstanbul 16°
FatihAltayli

Fatih Altaylı

Diğer yazılarıFatihAltaylı

Yazı İçeriği

  • Şaşıranlara şaşırıyorum

detail banner reklam

Şaşıranlara şaşırıyorum

FatihAltaylı
Köşe Yazısı

Fatih Altaylı

Nisan 26, 2022

Yazı İçeriği

  • Şaşıranlara şaşırıyorum

Şaşıranlara şaşırıyorum

Dün Türkiye’de çok konuşulan bir dava sona erdi. İş insanı Osman Kavala, Gezi olaylarının arkasındaki kişi olduğu iddiasıyla açılan davada müebbet hapse mahkum oldu. Aslında Kavala, Gezi Davası’ndan beraat etmiş ancak “casusluk” suçlaması ile yeniden tutuklanmıştı. İki yıldır bu suçtan dolayı tutuklu bulunan Kavala, bu suçlamadan beraat ederken, daha önce beraat ettiği Gezi Davası’ndan bu kez müebbete mahkum oldu. Şimdi bazıları, özellikle de dosya içeriğini bilenler şaşkın, nasıl olur bu diyorlar. Oysa Türkiye’nin nasıl bir işleyişe sahip olduğunu bilenler için bu karar sürpriz değil. Bir hukuk adamı şöyle bir tanım yapmıştı, bir süre önce: “Türkiye’de yargı artık siyasetin sadece isteklerini değil, niyetlerini de yerine getiriyor” Hukuk adamının bunu söylemesinin somut nedeni, 2019 yerel seçimlerinden önce yapılan bir yeniden yargılama idi. Meşhur Hizbullah cinayetlerini ve davasını hatırlarsınız muhtemelen. Domuz bağı ile bağlanarak işkence edilenler, öldürülüp, hücre evlerinin zeminine gömülenle, günlerce Türkiye’yi meşgul eden insafsız seri cinayetler. Hizbullah’ın bu 91 cinayetten hükümlü Şura üyesi S.K. sabit deliller, sabit ikrar, yer gösterme gibi son derece somut ve kesin delillerle mahkum olduğu davada, yeniden yargılama sonucunda 2019 yerel seçimlerinden hemen önce tahliye edilmişti. Hem de tek başına değil. 100 civarındaki, hepsi de cinayetlerden sorumlu üst düzey 100 kadar militanı ile birlikte. Şimdi böyle bir davayı hatırlayınca, Osman Kavala’nın pek de elle tutulur bir delil barındırmayan davasında müebbete mahkum olmasına hiç ama hiç şaşırmıyorsunuz. İdam cezası olsaydı, idama mahkum olurdu emin olun. Somut delilleri olan 91 cinayeti görmezden gelebilen bir yargının, hiçbir delile dayanmayan bir yıkma teşebbüsü görebilmesi şaşırtıcı değildi. Çünkü ortada bir delil olmasa bile, birileri Osman Kavala’nın suçlu olduğuna inanmıştı ve yargı da bu inanca göre hareket etmeliydi. Osman Kavala’nın şansızlığı ise arkasında Türkiye’yi ekonomik yaptırımlarla tehdit edecek bir devletin ve Devlet Başkanı’nın olmamasıydı. Yoksa Osman Kavala da Rahip Brunson gibi, gazeteci Deniz Yücel gibi serbest bırakılır ya da Kaşıkçı’nın katillerinin dosyası gibi, bir başka ülkeye verilirdi. Şimdi ne olur! Bu dava haliyle Yargıtay’a gider. Muhtemelen bozulur. Bozulmaz ise Anayasa Mahkemesi’ne gider. Muhtemelen bozulur. Bozulmaz ise Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne gider. Türkiye kesinlikle ağır bir cezaya mahkum olur. Devlet cezayı öder. Kavala ise Türkiye’de siyasetin yeniden şekillenmesini bekler. Aynen yakın geçmişin pek çok siyasi davası gibi. ***

Bu da mı gol değil!

Biliyorsunuz Beyoğlu’nda neredeyse hiç yabancı yok, olanlar da genelde Avrupalılar, zaten ben faşist olduğum için Beyoğlu’nda ve İstiklal Caddesi civarında çeteler oluştu diye yalan söylüyorum, buralarda çete falan yok. Buralarda suç işlemek için biraya gelenler olduğu iddiası benim gibi alçaklar tarafından uyduruluyor. Durumun bu olduğuna inanmanız isteniyor değil mi! Hey büyük Allahım. Yalancının ve cahilin mumunu o kadar hızlı söndürüyorsun ki! Bakın şu habere. 4 Nepalli turist Taksim Meydanı’nda gezerken 6 kişilik Pakistanlı bir çete tarafından kaçırılıyor. Nepalli turistler fidye için kaçırıldıktan sonra üç gün boyunca bir evde tutuluyor. Turistlerin ailelerine ulaşan Pakistanlı çete ailelerden 10 bin Euro talep ediyor. Aileler İstanbul Emniyeti'ne haber veriyor. Fidye ödemesi yapılırken, Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün operasyonuyla Pakistanlı çete yakalanıyor. Çetenin Nepallileri tuttuğu evden çok sayıda silah ve satırlar ele geçiriliyor. Belli ki, bu sığınmacılar kendi suç kültürleri ile birlikte ülkemize geliyorlar ve kendi ülkelerindeki suç tipini de ülkemize getiriyorlar. Ve tüm bunların olacağını söyleyen biz suçlu ve faşist oluyoruz, sicilleri Türkiye aleyhine ne varsa bilerek veya bilmeyerek destekleme gafletiyle dolu olanlar ise “hümanist” oluyorlar. Ama Allah'tan doğrular ortaya çıkmak için uzun süre beklemiyor. Kötü niyetin olmadığını kabul etsek bile en azından zeka ile zekasızlık arasındaki fark ortaya çıkıyor. ***

Teknoloji iyi de

Yemeksepeti adlı online teslimat firması, YEBO adı altında teslimat robotları kullanmaya başlıyormuş. Otonom şekilde yollarda dolaşıp, adreslerin kapısında teslimat yapacakmış bu otonom araçlar. Güzel bir teknolojik gelişme gibi görünmekle beraber aslında yepyeni bir sorun kaynağı olacak gibi. Bunların hem araç, hem de yaya trafiği içinde yaratacakları kargaşayı düşünmek bile içimi sıkıyor. Daha bunların sebep olacağı olası kazaların sorumluluk paylaşımı ile ilgili Türkiye’de bir hukuki düzenleme yok. Bir firmanın kafasına göre ortalığa kendi kendi yol aldığını iddia ettiği araçları salması Trafik Kanunu’na ne kadar uygun! ***

Haraç mı, düzenleme mi

Online ticaretle ilgili yeni kurallar getirildi. İnternet üzerinden ticaret yapan ve giderek devleşen firmaların kontrol edilmesinden, hakim durumlarını üretici veya tüketici aleyhine kullanmalarının önüne geçilmesinden, rekabeti ortadan kaldıracak adımlar atmalarının engellenmesinden ve alanlarının sıkı ve sağlam kurallarla zaptı rapt altına alınmasından daha doğal bir şey olamaz. Bütün Dünya’da ve hatta en liberal ekonomilerde bile bu devleşen bu tarz firmalarla üretici ve tüketiciler arasındaki sorunlara kamu otoritesi müdahil oluyor, haksız rekabeti olabildiğince engellemeye çalışıyor. Fakat Türkiye’de yapılan düzenlemeyi görünce ben evrensel bir yaklaşım görmüyorum. Bizde yapılmak istenen buradaki piyasayı kontrol altına alıp, haksız rekabeti önlemek amaçlı görünmüyor. Tam aksine “Bu firmalar çok değerlendi, biz bunlardan biraz haraç alalım” hatta daha da ileri giderek “Biz bunları haraca keselim, kestiğimiz haracı da istediğimiz firmalara yönlendirelim” mantığı varmış gibi duruyor. Son yılların modasına uygun olarak çalakalem yazılmış bir yasa. Ciroya göre artan bir pay alınarak KOBİ’lere aktarılacak. Kime ve nasıl! Yasa ilk bakışta bile Anayasa’ya aykırı hükümler içeriyor gibi görünüyor. Oysa bu firmalar bazıları bir yandan Türkiye yabancı sermaye girişinde önemli rol oynuyor, diğer yandan da yurt dışında da büyüyorlar. Bu firmaları haraçla küçültmenin faydası ne olacak, birisi iyice anlatsın da öğrenelim. ***

Copy paste hayat

Zaman zaman iletişim adresime toplu mailler geliyor. Bu bazen bedelli askerlik, bazen bir grubun atanması ile ilgili olabiliyor. Binlerce, on binlerce mail. Bu mailler tek bir elden çıkmış bir metnin, farklı isimler tarafından gönderilmesi. Tamamen aynı metin, üzerine yazarın adı ekleniyor altındaki imza ve mail adresi değişiyor ve yollanıyor. Peki biz bu mailleri ne yapıyoruz! Birinciyi şöyle bir okuduktan sonra geri kalan binlercesine bakmıyoruz bile. Hepsini siliyoruz. Okumuyoruz. İncelemiyoruz. Çünkü hayatının en önemli sorunu olduğunu iddia ettiği bir konuda bile iki satır yazmayıp, kopyala yapıştır bir metinle derdini çözmeye çalışma tembelliğine zerre saygımız yok. Siz kopyalayıp yapıştıracak ve 5 saniye ayırmayacaksınız biz bunları okumaya saatler ayıracağız öyle mi! Yok ya! Emin olun bunları okumayacağız. Ve hatta sorununuza yabancılaşacağız. Kusura bakmayın. Hayat copy paste değil. ***

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Bahanelerin sorunu ortadan kaldırmadığımı bildiğimiz zaman.

FatihAltaylı
X’te yanıtla

X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.

FatihAltaylı
  • Geçmiş yazılar

TümüFatihAltaylı
Bize Biraz Müsaade
Köşe Yazıları
Bize Biraz Müsaade

Fatih Altaylı

Ekim 6, 2025

Silivri Günlüğü - 73
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 73

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

Silivri Günlüğü - 72
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 72

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

  • Videolar

TümüFatihAltaylı
"1000 tane şarkı sözü yazdım" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Zeynep Talu"1000 tane şarkı sözü yazdım"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor. 00:00 Giriş 00:17 Bir günü nasıl geçiyor? 01:11 Pandemi zamanı verimli geçti mi? 03:16 İnsanların yüzlerinde ne görüyor? 10:02 Bir şarkının ilk kıvılcımı nasıl ortaya çıkıyor? 14:15 İlham aldığı şeyler var mı? 15:28 İşinin sevdiği ve sevmediği yönleri neler? 17:46 Yazması çok zor olan bir şarkısı oldu mu? 26:15 Üretimi, çok fazla olaya maruz kalmak etkiliyor mu? 30:18 Müzisyenlerin yaşadığı en büyük sıkıntı nedir? 32:47 Bugünün Türkiye’si bir şarkı sözü olsa nasıl başlardı? 36:34 Kendisini nerelerden takip edebiliriz? 43:30 Kapanış
Ekim 26, 2025
Heisenberg'in bilime katkıları neler? görseli
FatihAltaylı
YouTube
Prof. Dr. Emre Onur Kahya ile Bilim EkstraHeisenberg'in bilime katkıları neler?Merhaba! Artık "Bilim Ekstra" programımızda çok özel bir konuğumuz var: Prof. Dr. Emre Onur Kahya! Prof. Dr. Kahya, bizimle fizik ve yapay zeka alanlarındaki bilgisini paylaşacak. Fizik dünyasının gizemlerine inerken aynı zamanda yapay zeka ile ilgili son gelişmeleri keşfedeceğiz. Hem temel kavramlar hem de son teknolojiler hakkında bilgi sahibi olacak ve geleceğin bilimine bir adım daha yaklaşacağız. Bu özel programda, Einstein'dan Newton'a, Schrödinger'den Feynman'a kadar fizik tarihindeki önemli isimlere göz atacağız. Ayrıca, kuantum mekaniği, görelilik, yapay zeka ve uzay-zaman gibi heyecan verici konuları da keşfedeceğiz. Prof. Dr. Emre Onur Kahya ile fizik hakkında merak ettiğiniz her şeyi öğrenmek için bu videoyu kaçırmayın! Bilimi ve evrenin sırlarını keşfetmeye hazır mısınız? 00:00 Giriş 06:57 Bohr-Kramers-Slater(BKS) teorisi 07:46 Einstein'ın BKS teorisine eleştirileri 13:33 Schrödinger'in dalga mekaniği 18:11 Solvey Konferansı 22:50 Schrödinger ve Goudsmit 43:15 Kapanış
Ekim 23, 2025
Yapay zekanın hızlı gelişimi görseli
FatihAltaylı
YouTube
Prof. Dr. Ethem Alpaydın & Prof. Dr. Emrah Safa GürkanYapay zekanın hızlı gelişimiSiemens “Geleceği Merak Edenlere” mottosuyla programımızdaki sponsorluğuna devam ediyor. Teke Tek Bilim programımızın tarih, bilim felsefesi, inovasyon ve keşiflerle dolu yolculuğunda, Siemens mühendisliğinin gücünü ve Siemens teknolojisinin getirdiği olanakları kullanarak dünyamızı daha iyi bir yer haline getirme çabasını hep birlikte deneyimliyor olacağız. Siemens’in yeni kahve makinesi EQ900 Plus, farklı kahve çekirdeklerini birbirine karıştırmamak için özel olarak hazırlanan çift çekirdek haznesi ve 32 farklı çeşit dünya kahvesiyle Teke Tek Bilim programımıza keyif ve lezzet kattı. #işbirliği 00:00 Giriş 01:04 Yapay zekanın hızlı gelişimi 09:28 Yapay zeka hayatımızdaki sosyal ve ekonomik şartları değiştirebilir mi? 13:35 Yapay zekanın hiç yapamayacağı şeyler olacak mı? 19:17 Yapay zeka çok mu hızlı gelişti? 20:34 Yapay zeka bu kadar hızlı gelişmeye devam eder mi? 23:42 Yapay zekada sezgi var mı? 26:15 Yapay zeka sonsuza kadar kendini evrimleştirebilir mi? 29:17 Türkiye olarak yapay zekada ne durumdayız? 35:40 Üniversitelere ayrılan fonlar üniversiteye uzun vadede zarar verir mi? 45:30 Bilimde ve yapay zeka konusunda Türkiye’den umutlu mu? 57:33 Kapanış
Ekim 19, 2025