EYT sorununu zayıflayan iktidar çözer demiştik
Fatih Altaylı
Kasım 7, 2022
Yazı İçeriği
EYT sorununu zayıflayan iktidar çözer demiştik
EYT sorununu zayıflayan iktidar çözer demiştik
Emeklilikte Yaşa Takılanlar ya da kısa adıyla EYT’liler bir dönem gazetecileri, siyasetçileri, fikir önderlerini mail bombardımanına tutuyor, ciddi bir baskı grubu oluşturuyorlardı. Ben de onlara yönelik olarak 2018 yılında bir yazı kaleme aldım ve şöyle dedim: “İktidar ortaklarının iki lideri de ayrı ayrı açıklamalarla bu grubun taleplerine olumsuz yanıtlar verdiler. Haliyle moralleri bozuldu. Çok da dert etmesinler. Siyasette dün dündür, bugün de bugün. Yarın ise bambaşka bir gün. Bu kararlar ve bu fikirler değişir. İktidar partisi AK Parti uzun iktidarının önemli bir bölümünde, popülist politikalardan uzak durdu. Daha doğrusu seçim ekonomisi veya seçim kazanma amaçlı ekonomik vaatler uygulamadı. Ancak özellikle son iki seçimde tavır değiştirdi ve geçmişin partileri gibi, seçim vaatleri arasına halkın kimisi ülke ekonomisi açısından tehlikeli veya karşılanması sorun yaratıcı vaatleri de aldı. Bu nedenle de eğer anket sonuçları iktidar partisinin istediği şekilde çıkmaz ise EYT’lilerin sorunlarının çözümüne ilişkin bir açıklamanın er ya da geç geleceğinden kimsenin kuşkusu olmasın. İktidar zayıfladıkça EYT meselesinin çözümü kolaylaşacaktır.
Umutsuzluğa kapılmasınlar. Durmak yok maile devam” Bugün zannederim tam da bu noktaya geldi iktidar ve EYT meselesini çözecek. O halde yeri gelmişken, 2017 yılındaki bir başka yazımı hatırlatayım. 2017 yılında da “SSK’yı Kılıçdaroğlu değil, Demirel batırdı” diye yazmıştım. Emeklilik yaşını geriye çekerek, SSK’nın açıklarını büyütme kararını veren Genel Müdür Kılıçdaroğlu değil, Demirel-Çiller ikilisi idi. Kılıçdaroğlu ise tam aksine o gün genel müdür olarak bunun bir felaketle sonuçlanacağı uyarısında bulunmuş ve emeklilik yaşının geri çekilmemesi gerektiğini söylemişti. Bugün isim değiştirerek SGK adını alan kurumun verdiği açık, Kılıçdaroğlu döneminin katbekat fazlası. Şu anda SGK Genel Müdürü’nün adını bilen yok. Hadi sıkıysa çıkıp “SGK’yı batırıyorsunuz” desin bakalım. Çünkü AK Parti kafasına göre SGK’yı o batırıyor. ***Paketinde zehir olsa bana getir
Bir gıda firmasının, adını da verelim Arifoğlu baharatlarının Singapur’a yolladığı ürünlerin içinde kanserojen endüstriyel renklendirici bulunup, ürünlerin satışı Singapur tarafından yasaklandı. Haliyle Türkiye’de kıyamet koptu. “Singapurlunun kullanmadığı ürünleri biz kullanıyoruz” diye. Bu kıyamet zaten sık sık kopar. Rusların almadığı domatesi, İngilizlerin kabul etmediği çileği bize yediriyorlar diye bağrışır sonra oturur afiyetle yeriz. Ancak bu kez ortada ciddi bir marka var ve ben dahil pek çok kişi muhtemelen bu markanın tüketicisi. Gelişmeler üzerine, Arifoğlu’ndan bir açıklama geldi. “Ürünleri Singapur tarafından yasaklanan Arifoğlu biz değiliz. Markayı ortak kullandığımız bir başka Arifoğlu.” Haydaaa… Olaya bakın. Logo aynı logo. Rengiyle, şekliyle, her şeyiyle bire bir aynı. Görebildiğim kadarı ile sadece paketlerin zemin renginde bir farklılık var ama tüketicinin bunu ayırt etmesi, anlaması mümkün değil. Arifoğlu mu, Arifoğlu. Aynı logo mu, aynı logo. Gerisi fasa fiso. Tüketici nereden bilecek farkı. Belli ki, aile şirketiymiş, sonra anlaşamamışlar bölünmüşler. Bölününce ikisi de aynı logoyu, aynı markayı kullanan iki şirket çıkmış ortaya. Onlar geçinememiş, tüketici kandırılmış. Ve şimdi bu şirketlerden birinin rezaleti yüzünden, diğeri de zor günler geçirecek. Belki de batacak. Tam Türk işi bir durum. Tarlaları böler batarız. Şirketleri böler batırırız. Bu yüzden başka hiçbir ülkenin kültüründe “Biz adam olmayız” diye bir şey yok. ***Bu da bir beka sorunu
X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.
Geçmiş yazılar
Videolar
Zeki Demirkubuz yorumluyor
Fatih Altaylı YORUMLAYAMIYOR: "Hak"
Eylül 15, 2025
Bedia Ceylan Güzelce & Müfit Can Saçıntı
"Gülmek bir savunma mekanizması"
Eylül 14, 2025