İstanbul 9°
FatihAltayli

Fatih Altaylı

Diğer yazılarıFatihAltaylı

Yazı İçeriği

  • Çalışıp üste para verme dönemi yakındır

detail banner reklam

Çalışıp üste para verme dönemi yakındır

FatihAltaylı
Köşe Yazısı

Fatih Altaylı

Kasım 30, 2022

Yazı İçeriği

  • Çalışıp üste para verme dönemi yakındır

Çalışıp üste para verme dönemi yakındır

Yeniden değerleme oranı ile enflasyon arasındaki farka geçen yıl da dikkat çekmiştik. “Resmi enflasyon” ile yeniden değerleme arasındaki farkı eleştirmiştik. 2021 yılının Kasım ayında 2022 yılı için uygulanacak yeniden değerleme oranı yüzde 30,2 olarak açıklandığında, ülkedeki yıllık enflasyon yüzde 16,3 idi ve “Merak etmeyen düşecek” deniliyordu. Ben de o zaman “Açıklanan yüzde 16,3 düşecek diyorsunuz. Ama yeniden değerleme oranı yüzde 36,2. Düşecekse bu oran ne?” diye sormuştum. Açıklanan enflasyon ile yeniden değerleme oranı arasındaki fark 19,9 puandı. Kasım 2022’de Yeniden Değerleme Oranı yüzde 122,9 olarak açıklandı. “Resmi” enflasyon ise yüzde 85. “Resmi” enflasyon ile Yeniden Değerleme Oranı arasındaki fark bu kez 37,9 puan. Üstelik de enflasyonun baz etkisi ile ister istemez bir miktar düşeceği bir zamanda. Maaşınıza zam enflasyon oranında yapılacak. Ama devlete ödediğiniz vergiler, harçlar, rüsumlar, cezalar Yeniden Değerleme Oranında artacak. Oturduğunuz daireye geçen yıl 3500 TL emlak vergisi öderken, bu yıl aynı dairenin emlak vergisi 7 bin 800 TL olacak.

Buna karşılık diyelim ki, 10 bin TL olan maaşınız dört aylık enflasyon oranı olan yüzde 10,9 artacak ve 11 bin 800 TL olacak. Geçen yıl maaşınızın üçte biri ile evinizin vergisini öderken bu yıl evinizin vergisi maaşınızın yüzde 70’ini götürecek. Kimlik, pasaport harcı, trafik cezası, noter harcı, tapu işlemi, sağlık katılım payı, motorlu taşıtlar vergisi gibi şeyleri saymıyorum bile. Eğer bu iktidar bu oranları aynen böyle devam ettirirse, yakında maaş bile almayıp, ay başında devlete ekstra para ödemenizi bile isteyebilirler. E, ne de olsa lüks araçlarda, yatlarda, marinalarda kuyruk var. Bu paraların birilerinden çıkması lazım. ***

Herkesin mutfağı kendine

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun bazen evindeki çalışma odasında, bazen de evinin mutfağında çektiği “Seçmene sesleniş” videolarını izliyorum. Kemal Bey bir yandan ülkenin sorunları ve memleket meseleleri ile ilgili fikirlerini anlatır, eleştirilerini sıralar ve çözüm önerilerini sunarken, diğer yandan da görsel mesajlar veriyor. AK Parti döneminin ve yönetiminin şaşalı, debdebeli yaşam tarzına, gösterişli mekanlarına karşılık mütevazılığı ön plana çıkarmaya çalışıyor. Orta halli bir vatandaş evi, kıt kanaat geçinen bir memur evi mutfağı görüntüsü sunuyor. Verilmek istenen mesaj net. “Ben de sizler gibi yaşıyorum. Ben de sizden biriyim.” Aslında “gösterişli yaşam” ve bu yaşama yönelik muhalefet eleştirisi Türk siyasetinde ilk kez karşımıza çıkmıyor. Daha önce de Turgut Özal’ın özellikle eşi Semra Özal ve “papatyaları” kimliğinde kendini bulan bir “lüküs hayat” görüntüsü vardı. O zamanki siyasi rakipleri ile arasındaki hayat tarzı farkına değinerek, bu durumu Turgut Bey’e sormuştuk. Cevabı ilginçti. “Elbette biraz gösterişli olacağız. Elbette iyi yaşayan insanlar görüntüsü vereceğiz. Aksi takdirde seçmen bunların kendisine faydası yok. Bize ne faydası olacak diye düşünür” yanıtını vermişti. Bugün de benzer bir durum söz konusu. Kemal Kılıçdaroğlu mutfağının görüntüsü ile “Ben sizden biriyim” mesajını veriyor. İktidar tarafı ise kareli ceket ve gömlekleri ile “500 milyon dolarlık uçağa binsem de, Mercedes makam arabamda konvoyla gezsem de, hala sizden biriyim. İçinizden biri bu koltukta oturuyor, yabancı biri değil” mesajı. Peki bu mesajlardan hangisi doğru… Bence ikisinin de hiç önemi yok. Vatandaş ne Kemal Kılıçdaroğlu’nun orta halli mutfağının verdiği mesaja bakıyor ne de Beştepe’nin son derece şık mutfağının. Vatandaş kendi mutfağına bakıyor. O mutfakta tencere kaynıyor, keyifle yemek yapılıyorsa gerisi hikaye. Bu nedenle muhalefetin sergilemesi gereken mutfak kendi mutfağı değil, vatandaşın mutfağı. ***

Taksi tarifesi bizi hiç ilgilendirmiyor

İstanbul Taksiciler Odası Eyüp Aksu “Taksi tarifesi artmalı” demiş. Bunu niye bize söylüyor anlamadım. Konunun ne benimle ne de İstanbul’da yaşayan Türk vatandaşları ile bir ilgisi var. Eyüp Aksu, bu meseleyi bizimle değil, Turizm Bakanlığı ile tartışsın. Bu mesele bizi hiç ilgilendirmediği gibi, bizim açımızdan taksi tarifelerinin 100 TL’ye açılmasının ve kilometre başına 500 TL yazmasının da hiçbir mahzuru yok. İstanbul’daki taksilerin fiyatları beni hiç ama hiç ilgilendirmiyor. Çünkü binemiyorum. O taksiler, bizi, sizi almıyorlar. Bir Türk vatandaşının taksi bulması, bulduğu taksiye binmesi imkansız. Ne duruyorlar ne alıyorlar. Yanlışlıkla alsalar bile asla istediğiniz yere gitmiyorlar. Bu yüzden de Taksiciler Odası ne kadar zam istiyorsa, AK Parti onlara o kadar zam yapsın. Konu bizim dışımızda. Aranızda halledin. Hatta AK-UKOME'ye de gerek yok. Turizm Bakanlığı halletsin. ***

Randevuda kim kimi ekti

Hastanelerde aldığı randevuya gitmeyenlere üç ay süreyle başka randevu verilmesin diye yazınca itirazlar geldi. “Geçen ay hastane randevusuna gidemeyenlerden biriyim. Marmara Üniversitesi Eğitim Araştırma hastanesi Kardiyoloji bölümünden aldığım saat 9.15 randevusuna 15 dakika öncesinde gitmiş olmama rağmen saat 11.30'a kadar bekledim ancak sıra bir türlü gelmediğinden doktoru görmeden hastaneden ayrıldım. Randevu aldığım doktorun adı, 3 farklı kapıda da yazmakta, ancak her oda da farklı bir doktor bulunmaktaydı! Randevu saatinde hastaneye geldiğinizde sizi kayıt eden biri yok, kapıda isminiz yazacak diyorlar ve başlıyorsunuz beklemeye. 65 yaş üzeri hastalar öncelikli olduğundan (Doğru bir uygulama ama daha iyi organize edilmeli) ve doğal olarak kalp hastalarının birçoğu 65 yaş üzeri olduğundan 40 yaşındaki bana bir türlü sıra gelmedi. Çalışan biri olduğum için gün boyu bekleyemedim ve 3 saate yakın bekledikten sonra ayrıldım. Randevusuna gitmeyen 2 milyon küsur kişinin bir kısmının benimki gibi nedenleri olabileceğini düşünmekteyim. Kusursuz sağlık sistemimiz bazen böyle sonuçlarda doğurabiliyor” Anlaşılan bu yaygın bir durum. Acaba Bakanlığın “Randevuya gelmediler” dedikleri arasında gelip de gidenlerin oranı ne kadar. ***

NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?

Yoksulluğun nedeninin Adaletsizlik olduğunu anladığımız zaman.

FatihAltaylı
X’te yanıtla

X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.

FatihAltaylı
  • Geçmiş yazılar

TümüFatihAltaylı
Adalet
Köşe Yazıları
Adalet

Fatih Altaylı

Aralık 1, 2025

Bize Biraz Müsaade
Köşe Yazıları
Bize Biraz Müsaade

Fatih Altaylı

Ekim 6, 2025

Silivri Günlüğü - 73
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 73

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

  • Videolar

TümüFatihAltaylı
"Şarkı yapmak mutlu adam işi değil" görseli
4 Gün Önce
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Özer Atik"Şarkı yapmak mutlu adam işi değil"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim 00:00 Giriş 00:22 Bir günü nasıl geçiyor? 05:04 Müzik ile arası nasıl? 15:23 Şarkılarını nasıl yapıyor? 18:24 Yalçın Turan hayatına ne kattı? 20:08 Yaptığı programlarda etkilendikleri neydi? 23:37 Seyircide eskiden yeniye ruh hali değişiyor mu? 24:54 Yapay zekaya bakış açısı nedir? 30:36 Kapanış YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 14, 2025
"Yemek konusunda gerçekten pahalıyız" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Oğuz Yenihayat"Yemek konusunda gerçekten pahalıyız"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim 00:00 Giriş 00:20 Bir günü nasıl geçiyor? 01:00 Kendi işini nasıl tanımlıyor? 06:43 Başına tuhaf şeyler geliyor mu? 08:50 Bir yeri beğenme kriterleri nelerdir? 13:27 Türkiye'ye ait olan ve tüm dünyanın bilmesini istediği neler var? 16:50 Türkiye'yi gezerken onu en çok şaşırtan ne oldu? 19:30 Türk ve Yunan mutfakları arasındaki rekabet hakkında ne düşünüyor? 21:06 Yurt dışına giderken yanında Türkiye'den ne götürüyor? 23:06 Yılbaşında yiyebileceğimiz öneriler listesi 27:28 Yemek konusunda bir yerin iyi olup olmadığını nasıl anlayabiliriz? 31:16 Gıdaların pahalılığı hakkında ne düşünüyor? 35:15 Türkiye'deki ve yurtdışındaki sokak lezzetleri arasında nasıl farklar var? 36:11 Sokak lezzetlerinde Türkiye'yi nasıl buluyor? 39:00 Türk mutfağı ve kültürünün sosyal medya üzerinden tanıtımları 42:00 Yemek sektöründeki güvensizlik ve denetimsizlik 42:36 İçerikleri hangi kanallardan takip edilebilir? 43:45 Türkiye'de asla unutamadığı lezzetler 46:00 Yurtdışından misafirleri gelse yemek için nerelere götürür? 50:20 Yapmayı düşündüğü başka ne tür projeler var? 52:03 Kapanış YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 7, 2025
Fatih Altaylı'nın savunması - Barolar Birliği Başkanı Avukat Erinç Sağkan görseli
FatihAltaylı
YouTube
Videolar yorumluyorFatih Altaylı'nın savunması - Barolar Birliği Başkanı Avukat Erinç SağkanTeke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Aralık 5, 2025