İstanbul 19°
FatihAltayli

Fatih Altaylı

Diğer yazılarıFatihAltaylı

Yazı İçeriği

  • Ortak liste yanlışı

detail banner reklam

Ortak liste yanlışı

FatihAltaylı
Köşe Yazısı

Fatih Altaylı

Ocak 25, 2023

Yazı İçeriği

  • Ortak liste yanlışı

Ortak liste yanlışı

Zannederim, muhalefetteki siyasetçiler gizli bir bilgi paylaşmak istedikleri zaman iktidara yakın gazetecilerle konuşmayı tercih ediyorlar. Bir grup iktidar yanlısı ve hatta sözcüsü gazeteci var ki, bunlar aynı zamanda muhalefetin de sözcüsü. Muhalefetin ne yapacağını, gizli planlarını, önemli adımlarını da hep bunlardan öğreniyoruz. Mesela Meral Akşener’in Ekrem İmamoğlu’na “Seni bu seçim değil bir sonraki seçim Başkan yapacağız” dediğini iktidarın en büyük destekçisi yazıyor. Bu ilginç bilginin en önemli sonucu şu. “Bu seçimi kazanamayacağız.” Çünkü bu seçimi muhalefet kazansa parlamenter sisteme geçilecek ve Cumhurbaşkanı’nın bugünkü tek adam gücü kalmayacak. Önemli olan Başbakanlık olacak. O da Meral Akşener tarafından zaten peylenmiş. İmamoğlu, cumhurbaşkanı adayı ise, sistem değiştirilememiş demek. Demek ki, bu seçime kayıp gözüyle bakıyor Akşener. O yetmiyor. Yine hükümet yanlısı bir kalemden derin bir muhalefet kulisi. “CHP’lilere kötü haber. İYİ Parti seçime tek başına girecek, diğer partiler CHP listesine yazılacak. CHP’liler 25 milletvekilliğini diğer partilere verecek.”

Herkes biliyor ki, Gelecek, Saadet ve DEVA CHP listesinde seçime girerse, bunun CHP’ye tek kuruş faydası olmaz. Bu partilerin seçmenlerinin belki çok az bir bölümü CHP amblemine mühür basar. Bir o kadar CHP’li de “Ben Davutoğlu’na mı oy vereceğim, ben Babacan’a mi oy vereceğim, ben Sadullah Ergin’e mi oy vereceğim” der ve gider oyunu başka yere, İYİ Parti’ye veya Sol Birliğe basar. CHP’nin oyu 26 ise 27 olmaz, 28 ise 29 olmaz. Doğru olan, bu partilerin İYİ Parti listesi altında toplanması, bazı yerlerde CHP listelerine alınması. İşin garip tarafı ise iktidar yanlısı kalemlerin bu oyunlarına muhalefet partilerinden tek bir yalanlama dahi gelmemesi. Bu açık manipülasyonlar karşısında sessiz kalınması. Ya da bir ihtimal bu yazılanlar doğru. Ki o zaman zaten muhalefet açısından durum tam felaket. ***

Hedef her zaman gazeteciler

İklim fikre öfke iklimi olunca, rüzgar her yerden aynı esiyor, sağdan soldan ortadan, her yönden, öfkeli… Bugün artık gazeteci en vurulabilir, en kırılabilir, en hedef gösterilebilir insan olduysa eğer bu iklim yüzündendir. İktidarın gazeteciye bakışı zaten ortada diyeceğim ama ayıp olacak. Kiminki, farklı ki! İktidar belki bu iklimi yaratan ve yaygınlaştıran ve genel geçer hale getiren olmakla, sui misal olduğu halde emsal haline getirmekle eleştirilebilir belki ama herkes iktidarın izinden gidiyor. Mesele sözde ana muhalefet. Kemal Kılıçdaroğlu’nun kendini cumhurbaşkanı adayı ilan etmeden önce düşünmesi gerektiğini, seçimin kaybı halinde bunun sorumlusu olacağını ve halkın öfkesinin CHP’ye yöneleceğini yazdım diye başıma gelenleri biliyorsunuz. Kılıçdaroğlu çıktı, olmadık hakaret etti. Bana ve Habertürk’e... Beni Ak Parti’yi gizliden desteklemekle suçladı mesela. (Bunu halka sorsak acaba halk bu durumu hangimize yakıştırır?) İktidarda olsa idi “Kovun bu herifi” derdi muhtemelen, şaşırmazdım. Belki de yakın bir gelecekte cumhurbaşkanı danışmanı olabilecek bir diğer muhalif, üstelik de eski bir gazeteci olduğu halde, bilim programı yaptığım için bana tehdit dolu mailler yolladı, “Günü geldiğinde bu korkaklığının hesabını vereceksin” diye.
Bana bunlar yapılıyorsa, muhabir arkadaşlara neler yapılıyordur siz varın düşünün. Düşünmenize gerek yok aslıda her gün görüyorsunuz. İşinde olan gazeteciye işine git denmesinden anlıyorsunuz beklentinin ne olduğunu. Siz görüyorsunuz, biz yaşıyoruz. Basın danışmanlığına terfi ettiğini zanneden sözde gazeteciler, her gün gazete, televizyon yönetimlerini arayıp, tehditler savuruyorlar. Sağı solu olmadan. Bu üslubu doğru üslup diye bellediklerinden, belki sahiplerinin haberi bile olmadan. "Bir de iktidar olsalar neler yaparlar kim bilir" dedirtircesine... Gazeteci hedef. Gazeteci dövülebilen, gazeteci vurulabilen, gazeteci kırılabilen, gazeteci kovulabilen. Siyaset böyle de başka yerde durum farklı mı! Herkeste yalandan bir düşünce özgürlüğü, gazeteciye yapılana yalandan bir tepki. Ucu kendine dokununcaya hatta dokunmasına bile gerek yok dokunabileceğini zannedinceye kadar. İşte son örnek spordan. Dört gazeteci. Benimle aynı takımı tutan ama asla aynı fikirde olmadığım, hatta zaman zaman bana da hakarete varan eleştiriler yönelten 4 spor yazarı. Bir spor kulübünün yöneticisi tarafından hedef gösteriliyor, tehdit ediliyorlar. Gazeteciye elbette eleştirebilirsin. Ama hedef alamazsın, hedef gösteremezsin. Göstermemelisin… Kulüp yöneticileri bile, bugün kendi başarısızlıklarının sebebi olarak gazetecileri görmekten ve gazetecileri hedef göstermekten kaçınmıyorsa…
Vay anam vay. Ört ki ölem derler ya. Örtmeye gerek yok. Çoktan ölmüşüz de ağlayanımız yok! ***

Seçim öncesi öfkeleri

İsveç’te bir manyağın Türk Konsolosluğu önünde Kuran yakması memlekette epey bir infiale sebep oldu. Ben de öfkelenenler arasında idim. Ama Allah için söyleyin, ben aylar öncesinden seçime doğru tüm bunların olacağını yazdım mı, yazmadım mı! Seçim havasına girdiğimizde Avrupa’dan Türkiye’deki iktidarın ekmeğine yağ sürecek tahrikler olacak dedim mi demedim mi! Şimdi bazıları diyor ki, “Acaba Putin mi yaptırdı?” Allah aşkına ne Putin’i. Bu durum neredeyse her seçim öncesi olmuyor mu! Danimarka ile, NATO ile, Rasmussen ile, Almanya ile ve son seçimlerden önce Hollanda ile benzer krizler yaşamadık mı! Bu ülkelerin Türkiye’ye yönelik tavırları nedeniyle bu ülkelere karşı öfke dolu demeçler verilmedi mi! Seçimden sonra bu gerginlikler hep unutulmadı mı! O yüzden çok da dert etmeyin. Günü gelir bu da unutulur. Hem durun daha seçime 4 ay var. Daha Yunanistan ile kapışacağız. ***

Afiyet olsun

Meseleyi biliyorsunuz. Geçen hafta Habertürk’te bir haber yayınlandı. Bir muhabir sıklıkla haber yaptığı bir kasapta, bir çocuk ile konuştu ve çocuk annesinin karne hediyesi olarak et aldığını söyledi. Kasap da muhabbete katıldı ve “Benden de üç kalem pirzola hediye” diye ekledi. Sonra kıyamet koptu, A Haber anneyi ve çocuğu buldu, anne haberin manipüle, kendilerine bu sözlerin zorla söyletildiğini iddia etti. Habertürk yöneticileri bir araştırma yaptı. Ve muhabirin habere müdahale ettiği anlaşılınca işine son verdiler. Yayın öncesi kayıtları izleyince görülüyor, evet, muhabir habere müdahale etmiş ama annenin dediği gibi bir şey, bir zorlama falan yok. Tam aksine konuyu bu hale getiren annenin bizzat kendisi. Muhabir Fatmanur arkadaşımız “Ne o karne hediyesi mi?” diye soruyor. Hiçbir müdahale, manipülasyon, etki olmadan “Evet, karne hediyesi” diyen bizzat anne. Muhabir Fatmanur da bunun üzerine çocuğa “Annem bana karne hediyesi olarak et aldı der misin? “ cümlesini iki kez tekrarlatıyor. Kasap ise olaya kendi isteğiyle dahil olup üç kalem pirzolayı hediye ediyor. Muhabirin yaptığı doğru değil ama büyük bir komplo kurmak amacında falan da olmadığı aşikar. Tabii A Haber belli ki, anneyi ve kasabı sıkıştırınca onlar da korku ile suçu muhabire yıkıyorlar. Muhabir de hatasının kurbanı oluyor. Bu durumdan ben şunu anlıyorum. Demek ki, aslında memlekette tüm çocuklar her gün et yiyorlar, tüm çocuklara anaları babaları tablet alıyor. Türkiye’deki pahalılık ve yokluk sorunu çözülmüştür. Dağılabilirsiniz! Peki A Haber yaptığı onca manipülasyon, muhalifler aleyhine yaptığı onca düzmece haberi ne yapacak? Burada haberi manipüle eden muhabir bedeli ödüyor. Orada ise muhtemelen ödül alıyordur. ***

NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?

İnsan suretinde dolaşan herkesi insan zannetmediğimiz zaman.

FatihAltaylı
X’te yanıtla

X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.

FatihAltaylı
  • Geçmiş yazılar

TümüFatihAltaylı
Bize Biraz Müsaade
Köşe Yazıları
Bize Biraz Müsaade

Fatih Altaylı

Ekim 6, 2025

Silivri Günlüğü - 73
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 73

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

Silivri Günlüğü - 72
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 72

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

  • Videolar

TümüFatihAltaylı
"1000 tane şarkı sözü yazdım" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Zeynep Talu"1000 tane şarkı sözü yazdım"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor. 00:00 Giriş 00:17 Bir günü nasıl geçiyor? 01:11 Pandemi zamanı verimli geçti mi? 03:16 İnsanların yüzlerinde ne görüyor? 10:02 Bir şarkının ilk kıvılcımı nasıl ortaya çıkıyor? 14:15 İlham aldığı şeyler var mı? 15:28 İşinin sevdiği ve sevmediği yönleri neler? 17:46 Yazması çok zor olan bir şarkısı oldu mu? 26:15 Üretimi, çok fazla olaya maruz kalmak etkiliyor mu? 30:18 Müzisyenlerin yaşadığı en büyük sıkıntı nedir? 32:47 Bugünün Türkiye’si bir şarkı sözü olsa nasıl başlardı? 36:34 Kendisini nerelerden takip edebiliriz? 43:30 Kapanış
Ekim 26, 2025
Heisenberg'in bilime katkıları neler? görseli
FatihAltaylı
YouTube
Prof. Dr. Emre Onur Kahya ile Bilim EkstraHeisenberg'in bilime katkıları neler?Merhaba! Artık "Bilim Ekstra" programımızda çok özel bir konuğumuz var: Prof. Dr. Emre Onur Kahya! Prof. Dr. Kahya, bizimle fizik ve yapay zeka alanlarındaki bilgisini paylaşacak. Fizik dünyasının gizemlerine inerken aynı zamanda yapay zeka ile ilgili son gelişmeleri keşfedeceğiz. Hem temel kavramlar hem de son teknolojiler hakkında bilgi sahibi olacak ve geleceğin bilimine bir adım daha yaklaşacağız. Bu özel programda, Einstein'dan Newton'a, Schrödinger'den Feynman'a kadar fizik tarihindeki önemli isimlere göz atacağız. Ayrıca, kuantum mekaniği, görelilik, yapay zeka ve uzay-zaman gibi heyecan verici konuları da keşfedeceğiz. Prof. Dr. Emre Onur Kahya ile fizik hakkında merak ettiğiniz her şeyi öğrenmek için bu videoyu kaçırmayın! Bilimi ve evrenin sırlarını keşfetmeye hazır mısınız? 00:00 Giriş 06:57 Bohr-Kramers-Slater(BKS) teorisi 07:46 Einstein'ın BKS teorisine eleştirileri 13:33 Schrödinger'in dalga mekaniği 18:11 Solvey Konferansı 22:50 Schrödinger ve Goudsmit 43:15 Kapanış
Ekim 23, 2025
Yapay zekanın hızlı gelişimi görseli
FatihAltaylı
YouTube
Prof. Dr. Ethem Alpaydın & Prof. Dr. Emrah Safa GürkanYapay zekanın hızlı gelişimiSiemens “Geleceği Merak Edenlere” mottosuyla programımızdaki sponsorluğuna devam ediyor. Teke Tek Bilim programımızın tarih, bilim felsefesi, inovasyon ve keşiflerle dolu yolculuğunda, Siemens mühendisliğinin gücünü ve Siemens teknolojisinin getirdiği olanakları kullanarak dünyamızı daha iyi bir yer haline getirme çabasını hep birlikte deneyimliyor olacağız. Siemens’in yeni kahve makinesi EQ900 Plus, farklı kahve çekirdeklerini birbirine karıştırmamak için özel olarak hazırlanan çift çekirdek haznesi ve 32 farklı çeşit dünya kahvesiyle Teke Tek Bilim programımıza keyif ve lezzet kattı. #işbirliği 00:00 Giriş 01:04 Yapay zekanın hızlı gelişimi 09:28 Yapay zeka hayatımızdaki sosyal ve ekonomik şartları değiştirebilir mi? 13:35 Yapay zekanın hiç yapamayacağı şeyler olacak mı? 19:17 Yapay zeka çok mu hızlı gelişti? 20:34 Yapay zeka bu kadar hızlı gelişmeye devam eder mi? 23:42 Yapay zekada sezgi var mı? 26:15 Yapay zeka sonsuza kadar kendini evrimleştirebilir mi? 29:17 Türkiye olarak yapay zekada ne durumdayız? 35:40 Üniversitelere ayrılan fonlar üniversiteye uzun vadede zarar verir mi? 45:30 Bilimde ve yapay zeka konusunda Türkiye’den umutlu mu? 57:33 Kapanış
Ekim 19, 2025