İstanbul 18°
FatihAltayli

Fatih Altaylı

Diğer yazılarıFatihAltaylı

Yazı İçeriği

  • Konkordato ekonominin felaketidir

  • Devletin öldürüldüğünü gösteren bir ihbar

  • Perşembenin gelişi

  • NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?

detail banner reklam

Konkordato ekonominin felaketidir

FatihAltaylı
Köşe Yazısı

Fatih Altaylı

Temmuz 5, 2024

Yazı İçeriği

  • Konkordato ekonominin felaketidir

  • Devletin öldürüldüğünü gösteren bir ihbar

  • Perşembenin gelişi

  • NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?

Devletin öldürüldüğünü gösteren bir ihbar

Ekonomik kriz dönemlerinin sıradan olayı, vakayı adiyesidir iflaslar ve konkordatolar.

Bu kez de durum farklı değil, krizin süresi uzayıp, derinliği arttıkça iflaslar artacak, şirketler dayanamaz hale gelip peş peşe gidecekler.

Son günlerde çeşitli yayınlarda bu iflaslarla ilgili haberler sıklıkla yer alır oldu.

Dün de “Konkordato talebi çığ gibi” başlıkla bir haber dikkatimi çekti.

Yılın ilk altı ayında mahkemeler 605 konkordato kararı vermişti ve bu sayı geçen yılın 12 aylık toplamından fazla idi.

Çığ gibi başlığı sayısal çokluğu anlatmak için kullanılmıştı.

Ama benim için daha gerçekçi bir manası da vardı başlığın.

Çığ gibi olmasının nedeni, birbirini tetikler nitelikte olmasıydı ve başlık aslında bunu gösteriyordu.

Konkordatolar kar topu gibiydi.

Bir tanesi, başka firmaları da önüne katıyor giderek büyüyerek çığa dönüşüyor, o da daha da büyük bir etki yapıyordu.

Bir süre önce iş dünyasının etkin kuruluşlarından birinin başkanı ile tam da bu konuyu konuşmuştuk.

Konkordatoların, iş dünyasına yaptığı olumsuz etkiden söz etmiştik.

Kabul edilen her bir konkordato kararı ilgili şirketin borçlarını “donduruyor”, o şirketten alacaklı onlarca şirketi özellikle de enflasyon dönemlerinde ciddi bir sıkıntıya sokuyor, nihayetinde bir konkordato o şirketten alacaklı 10 şirketi de konkordato ya da iflas sürecine doğru itiyordu.

Konkordato demek, on binlerce ton kar birikmiş bir yamaçtan aşağı bir kar topu yuvarlamak demekti.

Giderek büyüyor ve altında binlerce kişiye bırakacak bir çığa dönüşüyordu.

Bugünün 605 konkordatosu, gelecek yılın 1000 konkordato, 2000 iflas başvurusu anlamına geliyordu.

Ekonomi ve ülke kötü yöneltilmeye devam ettiği sürece bunun önünü almak neredeyse imkansızdı.

Bugün iş dünyasının edepli şirketlerinin en büyük korkusu artık konkordatodur.

Bu konu hem ticaret hem adalet bakanlıklarının üzerinde hassasiyetle durmasını gerektiren bir mesele haline gelmiştir.

Sinan ateş Davası, ülkedeki çürümenin, çürümenin de ötesine taşmış kokuşmuşluğun en önemli delili haline geldi.

Zannederim AKP dönemi sona erdikten sonra da, bu ülkenin nasıl bir felaketle karşı karşıya kaldığının göstergesi olarak okullarda ders olarak okutulacak ve bir ülkede Mülkiye’nin ve Adliye’nin nasıl yok edildiğini gösteren bir örnek olacak.

Dava eksik gedik, suçu ve asıl suçluları örtbas etmek için hazırlanmış bir iddianame ile yürütülürken savcılığa ciddi bir ihbar geldi.

İhbarı yapan, isimsiz bir gizli tanık, olayla alakası olmayan bir palavracı falan değil.

Olayın soruşturmasında görev almış, dönemin Emniyet Asayiş Şube Müdür Yardımcısı Kerem Gökay Öner.

Emniyet Müdür Yardımcısı Öner cinayet sanıklarından Tolgahan Demirbaş’ın yakalanması ile ilgili tutanağın sahte olduğunu, sonradan hazırlandığını ve gerçeği yansıtmadığını savcılığa resmen bildirdi.

Mahkemeye sunulan ve cinayet zanlısı Tolgahan Demirbaş’ın emniyet güçlerince sokakta yakalandığını belirten “resmî” tutanağın gerçek olmadığını, olay yerinde bulunmayan ve bulunması mümkün olmayan polislerce hazırlandığını, bu polislerin ifadelerinin alınması gerektiğini savcılığa yaptığı ihbarda açıkça belirtti.

Ve Emniyet Müdür Yardımcısı Öner savcılığa açıkça “Biz Tolgahan Demirbaş’ı MHP Mersin milletvekili Olcay Kılavuz’un evinde gözaltına aldık. Sokakta yakalandığını anlatan yakalama tutanağı sahtedir” dedi.

Sevgili okurlar, bu bir rezalettir.

Rezaletten öte bu bir felakettir.

Bunu iktidar ortağı bir partinin milletvekilini koruma girişimi olarak görmek olayı hafife almaktır.

Böyle bir olay, bu toplumda yaşayan herkesin tehlike altında olduğunu gösterir.

Yarın öbür gün, hepinizle ilgili herhangi bir olayda ya da davada benzer komplolar kurulabilir, benzer yargıyı yanıltma girişimleri olabilir, devletin resmî kurumlarında yalan belgeler hazırlanarak herkes suçlu hale getirilebilir ya da suçlular suçsuzmuş gibi gösterilebilir.

Devlet bu hale getirilmiş ise suçlular suçsuz, suçlular suçlu ilan edilebilir.

Bu basit bir tutanak değiştirme işi değildir.

Bu devletin ölümüdür.

Sinan Ateş’in ölümünden sonra devlet de öldürülmektedir.

Bu ihbar ile ortaya çıkan devleti öldürme girişiminin peşine düşülmez, bu felaketin mimarları adım adım sonuna kadar takip edilmez ise bu ülkede artık yaşanamaz.

Perşembenin gelişi

İngiliz futbolcu Jude Bellingham attığı kritik gol sonrası tribünlere cinsel organını tutarak hareket yaptığı için UEFA tarafından incelemeye alınmıştı.

Ve Bellingham’ın cezası belli oldu.

Genç oyuncuya UEFA tarafından bir maç ceza verildi ve İngiltere’nin en önemli kozu ve en iyi oyuncusu çeyrek finalde İsviçre karşısında yer alamayacak ve İngiltere zaten favorisi olmadığı maçta büyük olasılıkla elenecek.

Bu, Türkiye için de kötü haber.

Bellingham’a bir maç ceza veren UEFA, muhtemelen Merih Demiral’ın Bellingham’ın hareketinden çok daha fazla konuşulan hareketine daha fazla ceza verebilir.

Dün Bild’in “İki maç ceza” haberi yalan diye sevinmiştik ama belki de Alman gazetesi, bizim alamadığımız bir haberi almış olabilir.

NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?

Kişileri korumak için devleti yok etmediğimiz zaman.

FatihAltaylı
X’te yanıtla

X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.

FatihAltaylı
  • Geçmiş yazılar

TümüFatihAltaylı
Bize Biraz Müsaade
Köşe Yazıları
Bize Biraz Müsaade

Fatih Altaylı

Ekim 6, 2025

Silivri Günlüğü - 73
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 73

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

Silivri Günlüğü - 72
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 72

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

  • Videolar

TümüFatihAltaylı
"Gerçek aşkın nadir olduğu bir gerçek" görseli
Dün
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Prof. Dr. Saadettin Eskiçorapçı"Gerçek aşkın nadir olduğu bir gerçek"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor. 00:00 Giriş 02:00 Neden eskisi gibi insanlar birbirleriyle konuşmuyor? 05:30 Aşkta zamanla değişen bir şeyler oldu mu? 07:43 Sonsuz aşk diye bir şey var mı? 10:44 Bir üroloji doktorunun günü nasıl geçer? 12:44 Kitabın ismi "Konuşulmayan Erkeklik" nereden geliyor? 15:53 İnsanların üroloji hastalıklarına karşı bir korkusu var mı? 18:35 Bizim kültürümüzde cinsel kimlik nasıl inşa ediliyor? 21:45 Kadınların ve erkeklerin rolleri arasında bir dengesizlik var mı? 24:06 Sosyal medya insanı yalnızlaştırıyor mu? 27:32 İnsan olarak kusurlarımızı nasıl anlayacağız? 31:00 Sadece iletişimsizlikten kaynaklı biten ilişkiler 32:25 Sosyal medyanın mukayese etkisi doğru mu? 35:05 Kadınlar ve erkekler birbirlerinin en çok nelerinden şikayetçi oluyorlar? 37:26 Andropoz ve menopoz kavramlarının gerçeği yansıtmadığı durumda ne yapmak lazım? 38:23 Bu konularda gençlerin bilgisi ve durumu nasıl? 42:14 HPV ile alakalı nasıl bir yol izlenmeli? 43:43 HPV hakkında genel bilgilendirme 46:39 Cinsel yolla artan hastalıkların sayısında bir artış var mı? 47:53 Hangi yaştan sonra insanlar üroloğa görünmeye başlamalı? 49:11 Ailelerin çocuklarına yaklaşımıyla ilgili ne gibi tavsiyeler verebilir? 50:39 Robotik fonksiyonlarının ilerlemesiyle tıpta insan elinin önemi azalıyor mu? 53:10 Kapanış
Kasım 16, 2025
"Dinleyiciye istediğim gibi ulaşmayan çok şarkım var!" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Demet Sağıroğlu"Dinleyiciye istediğim gibi ulaşmayan çok şarkım var!"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim 00:00 Giriş 00:39 Bir günü nasıl geçiyor? 02:05 Hikayesi olan şarkılar azaldı mı? 03:56 Hikayesi olan fakat farkedilmeyen şarkısı oldu mu? 04:41 Bir şarkı yazmaya nasıl başlıyor? 06:50 Geçmişte yaşadığı durumlar şarkı yazarken kendisini etkiliyor mu? 09:52 Magazin ile arasındaki mesafe 11:59 Şöhret kazandıktan sonra kalbinin kırıldığı olaylar oldu mu? 12:18 Yayınlamadığı eseleri 13:02 Cem Adrian ile yollarının kesişmesi 15:06 Özgüvenini nereden buluyor? 17:46 Arnavut Kaldırımı şarkısı 21:39 Kınalı Bebek şarkısı 23:40 Günümüz müziklerini nasıl buluyor? 24:27 Bugünkü imkanlar 90'larda olsaydı müzik dünyası nasıl olurdu? 26:19 Yapay zeka ve müzik ilişkisi ile ilgili ne düşünüyor? 27:24 Dinleyiciye ulaşmak günümüzde daha mı kolay? 31:12 Kapanış YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Kasım 9, 2025
"Her reçete her insana uygun değil" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Klinik Psikolog Beyhan Budak"Her reçete her insana uygun değil"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor. 00:00 Giriş 00:48 Bir günü nasıl geçiyor? 01:35 Emeklilere tavsiyeleri 03:11 Hobinin faydaları nedir? 07:14 Mutlu insan kimdir? 10:46 İnsanlarda zamanla ne değişiyor? 13:37 Alacaklı olma halinden nasıl kurtuluruz? 16:42 Güzel anlara neden tutunamıyoruz? 26:12 Psikolojide etiketleme durumu 33:39 Mahcubiyet duygusu 39:13 İnsan ne zaman psikoloğa gitmeli? 45 59 İyi hissetmek için öneriler 51:34 Özgüvenin çocuklukta mı oturması gerekli? 53:22 Değersizlik duygusu 56:21 Doğru insanı nasıl buluruz?
Kasım 2, 2025