İstanbul 18°
FatihAltayli

Fatih Altaylı

Diğer yazılarıFatihAltaylı

Yazı İçeriği

  • Önder diyen yakında “pekeke" de der!

  • Kim tutarlı, kim tutarsız

  • NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?

detail banner reklam

Önder diyen yakında “pekeke" de der!

FatihAltaylı
Köşe Yazısı

Fatih Altaylı

Mart 11, 2025

Yazı İçeriği

  • Önder diyen yakında “pekeke" de der!

  • Kim tutarlı, kim tutarsız

  • NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?

Kim tutarlı, kim tutarsız

Devlet Bahçeli’nin siyasi manevralarına, ani dönüşlerine falan çok alışığız aslında.

Kendince nedenleri, ilginç hesaplamaları ile şaşırtıcı hamleler yaptığı çok olmuştur.

Partinin mevcut durumu, yani Cumhur İttifakı ile ortaklığı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’la kankalığı da aslında böyle bir ani dönüşün eseridir.

Ağır hakaretler ettiği ve aile boyu hedef aldığı Erdoğan’ın kurtarıcısı olması da böyle keskin bir dönüşün eseridir.

Ancak bu kez yaptığı dönüşte, geldiği nokta Bahçeli’yi izleyen herkesin balatayı yakmasına neden olacak kadar ani ve sert bir dönüştür.

Hatta dönüş bile değil, Formula 1 yarışlarında bile eşine rastlanmayacak bir spindir. Üstelik spinin ardından ters yönde gaza basmaya devam eden bir pilot gibidir Bahçeli.

MHP liderinin çeyrek asır önce Öcalan’ın asılmasını engellemesi ile başlayan “koruma ve kollama” hamlesinin son evrildiği nokta gerçekten şaşırtıcıdır.

Yıllarca terörist başı ve bebek katili diyerek eleştirdiği ve her türlü hakaretle hitap ettiği PKK liderine Öcalan’a önce “umut hakkı” sonra “af” ve “TBMM’de konuşma yapması” şeklinde destekler vermeye başlayan “milliyetçi” hareketin lideri Bahçeli, artık bu desteği nirvanaya ulaştırdı ve Öcalan’a “PKK’nin kurucu Önderi” sıfatı ile hitap etmeye başladı.

Gerçi kendisi 1,5 aydır ortalıkta olmadığı, 4 Şubat’tan bu yana zatı alilerinin mahcemalini görme şansını elde eden olmadığı için bu tanımı kendi ağzından duymadık ama onun adına konuşanlar, Bahçeli’nin Öcalan’a “Kurucu Önder” diye hitap etmeye başladığını söylediler.

“Kurucu Önder”

Bu, aslında PKK üyelerinin ve sempatizanlarının uzun yıllardır kullandığı bir sıfat.

Terör örgütünün üyeleri, Öcalan’dan söz ederken her zaman “önderlik” kelimesini kullanmışlardır.

Öcalan da kendinden bahsederken “önderlik” demeyi tercih etmiştir.

Hatta komik bir anıdır, yıllar önce kendisi ile yaptığım röportajda o zamanlar çokça konuşulan “Apo’nun haremi” iddialarını sorduğum zaman “Önderlik güneş gibidir. Kadın erkek tüm gerillalar, herkes önderliğe yakın olmak, onun ışığından faydalanmak ister” diye ilginç bir yanıt vermiş, benim anlamlı şaşkınlığım üzerine “Yok canım, o manada değil” diye kafamda oluşan istifhamı düzeltmişti.

Neredeyse tüm bir siyasi hayatını Kürt siyasal hareketinin legal ve illegal tarafını hedefe koyarak geçirmiş bir siyasetçinin bugün terör örgütünün liderine terör örgütü üyelerinin layık gördüğü sıfatı kullanarak hitap etmesi son derece ilginç ve önemlidir.

Yarın öbür gün PEKAKA yerine PEKEKE demeye de başlarsa dönüş dört başı mamur hale gelecektir.

Tabii yine de Bahçeli’nin hâlâ “Narkoz etkisindeydim, ne dediğimi bilmiyordum” diye bir çıkış yapmasını ya da telefonunun hacklendiğini söylemesini de beklemiyor değilim.

Ve tabii Bahçeli’nin Öcalan’a “önder” demesinden daha garip olan mesele ise buna hiç kimsenin şaşırmamış olmasıdır.

Dün, “CHP’ye oy verirseniz Öcalan’ı ve Demirtaş’ı serbest bırakırlar” diyen birinin bugün söylediklerinin son derece olağan karşılanıyor olması aslında sorunun Bahçeli’de değil, tüm toplumda olduğuna da işaret etmektedir.

Abdullah Öcalan ile 27 yıl önce bir röportaj yaptığımı sık sık söylüyorum.

Dönemin “Terörle Mücadele Yasası” nedeniyle o sırada program yaptığım Kanal D televizyonu o röportajı yayınlamadı ama ben sıklıkla bu röportajı yaptığımı ve konuştuklarımızın önemli bir bölümünü yazdım ya da bahsettim.

Öyle ki, Abdullah Öcalan da 1999’da ABD tarafından Kenya’da yakalanıp Türkiye’ye teslim edilmesinin ardından çıkarıldığı mahkemede beni tanık olarak gösterdi ve mahkeme heyetinin beni dinlemesini istedi.

Ancak heyet bu talebi uygun görmedi ve tanık kürsüsüne çıkmadım.

Bugün Öcalan yeniden siyasi gündemin bir parçası olunca okurlar da çeyrek asırdan daha fazla bir zaman önce Öcalan’ın neler dediğini merak edip soruyorlar.

Öcalan’a yaptığımız röportajın tam hikayesini bir başka zaman baştan sona anlatırım ama madem sordunuz söyleyeyim, Öcalan o günden bugüne son derece tutarlı bir tavır ve söylem içinde.

25 yıl önce, PKK’nın Türkiye Cumhuriyeti ile giriştiği savaşı kaybettiğini kabul ve itiraf eden Abdullah Öcalan, daha sonra oluşan zafiyetten yararlanarak PKK’yı toparladı ve 2004 yılından itibaren yeniden aktif ve bir ölçüde etkin hale getirdi ama yakalanmasından önce bana söyledikleri ile bugün söyledikleri arasında büyük bir uçurum yok.

Yakalanmasından 1 yıl kadar önce, Lübnan’ın Bar Elias kasabasında, bir evde buluştuğumuz Öcalan’la o gün oldukça uzun bir konuşma gerçekleştirmiştik.

Öcalan Suriye muhaberatı ile birlikte gelmişti.

Ve son derece şaşırtıcı bilgiler vermiş ve ilginç öneriler getirmişti.

Öcalan, Türkiye’deki iktidarların kendisi ile defalarca iletişim kurduğunu anlatmış, özellikle Necmettin Erbakan’ın kendisine aracılar gönderdiğini söylemişti.

Öcalan’ın tavrında en ilgimi çeken, Devlet’e karşı büyük bir isyan hareketi başlatmış olan bu terör örgütü liderinin, bir yandan da Türkiye Cumhuriyeti’ne saygı duyduğunu görmüş olmamdı.

Türkiye Cumhuriyeti’nin büyüklüğü ve gücünü kabul ediyordu.

Teşhis edebildiğim kadarı ile en önemli derdi, muhatap alınmaktı.

Ve yine gördüğüm “yorgun ve umutsuzdu”.

İsyanının başarılı olamayacağının bilincindeydi.

“Devlet imkan versin gelip bu sorunu çözmelerine yardımcı olayım. Daha fazla kan akmasın” diyordu.

Yani bugün ne söylüyorsa, o gün de aynı noktadaydı.

Türkiye’ye döndüğümde dönemin güvenlik bürokrasisi “Öcalan’la görüşmemi” anlatmam için beni davet etmiş, aslında “kibarca” sorguya çekilmiştim.

Kendilerine o gün söylediğim cümle muhtemelen devletin arşivinde mevcuttur.

“Bıkmış ve yorulmuş bir terör örgütü lideri ile karşılaştım. Kendisine OHAL bölge valiliği verirseniz gelip terör örgütüne karşı savaşacak gibi bir ruh hali vardı. OHAL valiliği yüksek bir görev, vali yardımcılığına hatta daha azına bile razı gelir’ demiştim.

Zaten yakalandığında da ilk sözü “Devletimin emrindeyim” olmuştu.

Ve 1999’dan başlayarak en az üç kez örgütüne “Silahları bırakın” talimatı verdiği de bir sır değil.

Sır olan, Devlet Bahçeli’nin terörü neden 26 yıl önce değil de şimdi bitirmek istediği.

NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?

Tarihi tanıklıkları kendimize saklamadığımız zaman.

FatihAltaylı
X’te yanıtla

X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.

FatihAltaylı
  • Geçmiş yazılar

TümüFatihAltaylı
Bize Biraz Müsaade
Köşe Yazıları
Bize Biraz Müsaade

Fatih Altaylı

Ekim 6, 2025

Silivri Günlüğü - 73
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 73

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

Silivri Günlüğü - 72
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 72

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

  • Videolar

TümüFatihAltaylı
"1000 tane şarkı sözü yazdım" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Zeynep Talu"1000 tane şarkı sözü yazdım"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor. 00:00 Giriş 00:17 Bir günü nasıl geçiyor? 01:11 Pandemi zamanı verimli geçti mi? 03:16 İnsanların yüzlerinde ne görüyor? 10:02 Bir şarkının ilk kıvılcımı nasıl ortaya çıkıyor? 14:15 İlham aldığı şeyler var mı? 15:28 İşinin sevdiği ve sevmediği yönleri neler? 17:46 Yazması çok zor olan bir şarkısı oldu mu? 26:15 Üretimi, çok fazla olaya maruz kalmak etkiliyor mu? 30:18 Müzisyenlerin yaşadığı en büyük sıkıntı nedir? 32:47 Bugünün Türkiye’si bir şarkı sözü olsa nasıl başlardı? 36:34 Kendisini nerelerden takip edebiliriz? 43:30 Kapanış
Ekim 26, 2025
Heisenberg'in bilime katkıları neler? görseli
FatihAltaylı
YouTube
Prof. Dr. Emre Onur Kahya ile Bilim EkstraHeisenberg'in bilime katkıları neler?Merhaba! Artık "Bilim Ekstra" programımızda çok özel bir konuğumuz var: Prof. Dr. Emre Onur Kahya! Prof. Dr. Kahya, bizimle fizik ve yapay zeka alanlarındaki bilgisini paylaşacak. Fizik dünyasının gizemlerine inerken aynı zamanda yapay zeka ile ilgili son gelişmeleri keşfedeceğiz. Hem temel kavramlar hem de son teknolojiler hakkında bilgi sahibi olacak ve geleceğin bilimine bir adım daha yaklaşacağız. Bu özel programda, Einstein'dan Newton'a, Schrödinger'den Feynman'a kadar fizik tarihindeki önemli isimlere göz atacağız. Ayrıca, kuantum mekaniği, görelilik, yapay zeka ve uzay-zaman gibi heyecan verici konuları da keşfedeceğiz. Prof. Dr. Emre Onur Kahya ile fizik hakkında merak ettiğiniz her şeyi öğrenmek için bu videoyu kaçırmayın! Bilimi ve evrenin sırlarını keşfetmeye hazır mısınız? 00:00 Giriş 06:57 Bohr-Kramers-Slater(BKS) teorisi 07:46 Einstein'ın BKS teorisine eleştirileri 13:33 Schrödinger'in dalga mekaniği 18:11 Solvey Konferansı 22:50 Schrödinger ve Goudsmit 43:15 Kapanış
Ekim 23, 2025
Yapay zekanın hızlı gelişimi görseli
FatihAltaylı
YouTube
Prof. Dr. Ethem Alpaydın & Prof. Dr. Emrah Safa GürkanYapay zekanın hızlı gelişimiSiemens “Geleceği Merak Edenlere” mottosuyla programımızdaki sponsorluğuna devam ediyor. Teke Tek Bilim programımızın tarih, bilim felsefesi, inovasyon ve keşiflerle dolu yolculuğunda, Siemens mühendisliğinin gücünü ve Siemens teknolojisinin getirdiği olanakları kullanarak dünyamızı daha iyi bir yer haline getirme çabasını hep birlikte deneyimliyor olacağız. Siemens’in yeni kahve makinesi EQ900 Plus, farklı kahve çekirdeklerini birbirine karıştırmamak için özel olarak hazırlanan çift çekirdek haznesi ve 32 farklı çeşit dünya kahvesiyle Teke Tek Bilim programımıza keyif ve lezzet kattı. #işbirliği 00:00 Giriş 01:04 Yapay zekanın hızlı gelişimi 09:28 Yapay zeka hayatımızdaki sosyal ve ekonomik şartları değiştirebilir mi? 13:35 Yapay zekanın hiç yapamayacağı şeyler olacak mı? 19:17 Yapay zeka çok mu hızlı gelişti? 20:34 Yapay zeka bu kadar hızlı gelişmeye devam eder mi? 23:42 Yapay zekada sezgi var mı? 26:15 Yapay zeka sonsuza kadar kendini evrimleştirebilir mi? 29:17 Türkiye olarak yapay zekada ne durumdayız? 35:40 Üniversitelere ayrılan fonlar üniversiteye uzun vadede zarar verir mi? 45:30 Bilimde ve yapay zeka konusunda Türkiye’den umutlu mu? 57:33 Kapanış
Ekim 19, 2025