Bölgede Türkiye etkisi yok edilmeye çalışılıyor

ORTADOĞU’nun başındaki yeni bela Maliki’nin dünkü sözleri önemliydi,

Irak Başbakanı Maliki, Türkiye’nin tüm komşularıyla "düşman olduğunu" söyleyerek Türkiye aleyhtarı tavrını tırmandırdı,

Maliki, sadece Türkiye aleyhtarlığıyla değil, aşırı mezhepçi tavrıyla da Ortadoğu’yu yeni bir karışıklığa doğru sürüklemeye kararlı görünüyor,

Ancak ben yine de "Türkiye düşmanlığı" ile ilgili sözlerini çok önemsiyor ve Ortadoğu’daki yeni bir tezgâhın habercisi olarak görüyorum,

Çünkü Maliki "kendi başına" bunları söyleyecek yürekte bir adam değil,

Benim gördüğüm kadarıyla Batı dünyası, Türkiye’nin Ortadoğu’da ve bölge ülkeleri arasında "lider" ülke konumuna gelmesini hazmedemiyor, hazmedemeyeceği için de istemiyor,

Irak’ın Başbakanı bunları söylerken, Türkiye Suriye karşısında "öne itiliyor", sonra da "yalnız bırakılıyor",

Ama benim için en önemli gelişme son iki hafta içinde Mısır’da olanlar,

Önümüzdeki ayın son haftasına girerken Mısır’da cumhurbaşkanlığı seçimleri var, Mısır’ın yeni lideri belirlenecek,

Seçime 1400 aday başvurdu,

Adaylar arasında en güçlü olanların tamamı "dindar" kesimin adayları,

Bunların tamamı İhvan orijinli,

İhvan’ın yani Türkiye’de bilinen adıyla Müslüman Kardeşler’in resmi adayı Hayrat Satır,

Geçen haftaya kadar en güçlü aday Hayrat Satır’dı ve bizim açımızdan en önemli özelliği Türkiye âşığı bir adam olmasıydı,

Mübarek döneminde 10 yılı aşkın süre hapishanede kalan, hapishanede 2 üniversite bitiren Hayrat Satır, Mısır’ın en önemli IT şirketlerinden birinin sahibi, Aynı zaman İstikbal Mobilya’nın ve Sarar Giyim’in Mısır’daki bayisi,

Çocuklarından biri Kahire Üniversitesi Türkoloji Bölümü mezunu,

ABD ile çatışmacı bir üslubu yok, Ülkedeki Hıristiyanlarla diyaloğu oldukça iyi,

Bölgenin huzuru için barışçı politikaların şart olduğunu savunuyor,

Her konuşmasında Başbakan Erdoğan’ı referans alıyor, Erdoğan’ı ne kadar beğendiğini her yerde söylüyor,

İşte bu Hayrat Satır’ın adaylığı, Mısır Yüksek Seçim Konseyi tarafından "geçmişteki mahkûmiyetleri" nedeniyle iptal edildi,

Türkiye’ye bu kadar yakın birinin adaylığının, siyasi suçtan hapis yattığı için iptal edilmesi, yeni bir siyasi dönemin başladığı söylenen Mısır için garip,

Belli ki, Türkiye’ye bu kadar yakın birinin kesin görünen cumhurbaşkanlığının önü kesilmek isteniyor,

Ben Maliki’nin sözlerini, Suriye’de geldiğimiz durumu ve Satır’ın adaylığının iptalini bu gözle görüyorum,

Umarım Ahmet Davutoğlu da gelişmeleri doğru görüyordur,

 


O yayın yönetmeni kim?

"AĞAOĞLU senin hakkında bir ilan veriyor, Eğer seni rahatsız edecekse biz bu ilanı almayız" diye beni arayan genel yayın yönetmeninin kim olduğu konusunda epey bir tartışma yaşanıyor,

Kimi "Eskiden birlikte çalıştığı Enis Berberoğlu’dur" diyor, kimi ise Ağaoğlu’nun ilanını "İlkelerimize uygun değil" diyerek kabul etmeyen ve bence kutlanmayı hak eden Milliyet’in yayın yönetmeni ve Mektebi Sultani’den kardeşim Tayfun Devecioğlu olduğunu söylüyor,

Her iki seçeneği söyleyenler de yanılıyor,

Beni arayarak "Sen rahatsız olacaksan bu ilanı almayız" diyen gazeteci dostum Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı’dan başkası değil,

 


Yemek

HAYATTA en sevdiğim yerlerden birisi neresi biliyor musunuz?

Mutfak,

Enginarlar, baklalar, havuçlar, un, yumurta,

Benim terapistlerim,

Gün boyu uğraştığım her şeyi unutturan, nirvanaya yaklaştığım yerdir mutfak,

Taze makarna yapmak, makarnayı kuruturken ona uygun sosları hazırlamak, Türk mutfağını yeni buluşlarla süslemek, ördekleri ayıklarken ona uygun yeni soslar icat etmek, dünyanın dört tarafından taşıdığım soslarla, baharatlarla yeni tatlar bulmaya çalışmak ve sonrasında bunu ikram ettiğim dostlarımın yüzündeki mutluluğu görmek sanki benim asıl işimmiş gibi gelir bana,

Tabii bunun bir bedeli vardır,

Fransa’da Pays de Landes’dan ördek, Alsace’dan kaz taşırım torbalarda,

Nisan başında beyaz kuşkonmaz zamanıdır, Yüklenirim,

Zanzibar’dan biber,

İtalya’dan pirinç, un,

İstanbul pazarlarını dolaşırım,

Bıldırcın çiftliklerine giderim, Göğsü değil, budu büyük bıldırcın yetiştirmelerini istemek için,

Bir sonbahar boyu çulluk ararım her tarafta,

En iyi yaprak hangi bağda olur keşfetmeye çalışırım, Damarsız olanından,

Enginarı körpeyken alır, istiflerim,

Ağustos sonu pembe domatesleri doğrar, hafiften haşlar, kavanozlara doldururum yazın güneşini bütün kışa taşımak için,

Bütün iyi aşçılarla dost olmaya çalışırım,

Hepsiyle uzun uzun sohbet ederim,

Bütün hayalim, emekli olunca dünyanın en iyi yemek okullarından olan Cordon Bleu’yü bitirip diploma almaktır,

Ve geçen gün karşılaştığım Hüsnü Özyeğin bana büyük bir müjde verdi,

"Adını yaşatmak" için kurduğu Özyeğin Üniversitesi, Cordon Bleu ile anlaşmış,

Üniversite için bir Cordon Bleu açıyormuş,

"İlk talebe olarak adımı yazın" dedim,

Hep sevdiğim işi yaptım,

Gazeteciliği sevmez olursam bir gün, yapacak bir işimiz olsun,

Keyifle,,,

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Kavgasız gürültüsüz bir maç izleyebildiğimiz zaman

Önceki İçerik
Sonraki İçerik

Erişilebilirlik Araçları