Cinselliğe yönelimin nedeni refah artışı mı!

TARAF Gazetesi, birkaç gündür Murat Bardakçı’nın “Osmanlı’da Seks” adlı kitabından alıntılar yaparak “Ecdadımızda her yol vardı” diye başlık atıyor,

Bu yazılanlarla ilgili Murat Bardakçı mutlaka bir değerlendirme yapacaktır, Meydanı boş bırakmaz,

Ancak ben Taraf Gazetesi’nin “Osmanlı’da seks” merakına farklı bir açıdan bakacağım,

Gerek Osmanlı’da gerekse bölgemizdeki diğer islam devletlerinde 13, yüzyıldan başlayarak ciddi bir “seks literatürü” oluşmuştur,

Anadolu’da, iran’da ve Arap âleminde, 1300’lerde başlayan ve 20, yüzyıla kadar devam eden bu “seks edebiyatında” kaleme alınanları, bugün tekrar yazmak yürek ister,

O denli detaylara girilmiş, o denli derinlere inilmiştir ki, bugün böyle bir eseri değil yazmak, aklımızdan geçirmek bile pek mümkün olmaz,

Bunlar genelde “bahnameler” adıyla bilinir,

Başlangıçta bir tür “cinsel bilgiler” de içeren tıp kitabı olarak yayımlanmaya başlanan “bahnameler”, zaman içinde değişmiş ve dönüşmüş açıkça “seks kitabı” haline gelmiştir,

Bu bahnamelere “Ortadoğu kamasutrası” denilmiş hatta Osmanlı’da yazılanlarına da “Osmanlı kamasutraları” adı uygun görülmüştür,

Bu “seks edebiyatı” özellikle 15, yüzyıldan sonra Osmanlı’da iyiden iyiye yaygın hale gelmiş, 17, yüzyılda doruğa ulaşmıştır,

Açık saçık minyatürlerle süslü bu el yazmaları o dönemlerin en çok aranan kitapları arasına girmiştir,

Osmanlı’da özellikle 15, yüzyıldan sonra bu edebiyat türündeki ani artışın nedenlerini sorduğum Profesör Gönül Alpay Tekin’ın buna verdiği yanıt çok ilginçtir,

Gönül Hoca Osmanlı’da özellikle edebiyatta seks konularına eğilimin nedenini tek kelimeyle “refah” olarak gösterirken “Bir beylikten yerleşik düzen bir imparatorluğa geçiş önemlidir, Fatih Sultan Mehmet, yaptığı işin büyüklüğünü Ayasofya’ya girdiği zaman anlamıştır, Osmanlı 15, yüzyılda büyük bir devlet, bir imparatorluğa dönüşmüş, o günden başlayarak Osmanlı’da ciddi bir klerk sınıfı ortaya çıkmış, ekonomik bir düzen oluşmuş, zengin sınıflar oluşmaya başlamış, kaynaklar ve refah buna bağlı olarak artmış ve bunun doğal sonucu olarak da eğlenceye düşkünlük gelmiştir, 15, yüzyıldan itibaren Mesnevi formunun yerini kaside almıştır, Cinsel içerikli edebiyat da bu dönemde yükselişe geçmiştir, Çünkü o da eğlencenin önemli bir parçası olarak görülmüştür” der,

Bir anlamda televizyonlardaki bu tür dizilere olan rağbetin bir gerekçesi de, Gönül Hoca’nın tespitlerinden yola çıkarak, Türkiye’de son dönemdeki refah artışıdır,

Bunu doğrulayan bir başka somut olay da, 1980’lerdeki ekonomik büyüme döneminde Erkekçe Dergisi’nin hâlâ kınlamayan satış rekorlarına ulaşıp 150 binlik tirajlara ulaşmasıdır belki de,,,

Sonuç olarak eğer bir gün birileri Reşat Ekrem Koçu’nun “Şehrengiz”ini yeniden basmaya kalkışırsa, bilin ki Türkiye ekonomisi dünyanın sayılı ekonomileri arasına girmiş demektir,

Taraf’çılara tavsiyem çok az sayıda elyazması olarak bulunabilen bu eseri de bir yerden bulmalarıdır, ileride faydalanabilirler,

Murat’ın Osmanlı’da Seks adlı kitabı, Reşat Ekrem’in Şehrengiz’inin yanında ilkokul ders kitabı gibi kalır!

Dışişleri’ne tavsiye

ENERJİ ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız’ın özel uçağının Erbil’e indirilmemesi, Bakan Yıldız’ın gayet yakından bildiğimiz “nazik” tavrı nedeniyle “geçiştirilmiş” olsa da, son derece önemli ve tatsız bir olay,

Bölgenin en önemli ülkesinin, en etkin gücünün bir bakanının, komşu ülkeye yapacağı seyahatin, o ülkenin hükümeti tarafından engellenmesi, bırakın normal komşuluğu, savaş halindeki ülkeler arasında bile olmayacak türde bir nezaketsizlik, düşmanca bir tavırdır,

Bu tavrın arkasında ise Türkiye’nin stratejik derinliği düşüncesi, yani Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu vardır,

Ahmet Davutoğlu, kâğıt üzerinde son derece doğru görünen, idealist yaklaşımlarla oluşturulmuş bir dış politika imal etmiştir,

Ancak bu dış politika, kâğıt üzerinde Türkiye’ye büyük bir güç sağlar ve Türkiye’yi bölgenin barış üssü haline getirmesine karşın, gerçek hayatta tam aksi bir etki yaratmış ve Türkiye bir düşmanlık çemberi içine girmiştir,

Davutoğlu bu durumun geçici olduğunu ve bölge coğrafyası yeniden şekillendikten sonra politikasının doğruluğunun anlaşılacağını öne sürebilir ama TESEV’in dün açıkladığı rapor, Türkiye’nin bölgenin en popüler ülkesi olmasına rağmen, son 1 yılda popülaritesinden epey bir kaybettiğini göstermektedir,

Doğrusunu isterseniz Ahmet Davutoğlu’nun politikasını, İttihat ve Terakki liderlerinin politikalarına benzetiyorum,

Onlar da benzer bir şekilde, ki politik amaçları da benzerdir, kâğıt üzerinde iyi görünen politikalar üretmişler, ancak bu politikalar İttihat ve Terakki Merkez Komitesi dışında pek geçerli olmamış ve Osmanlı İmparatorluğu’nun İslam âleminde bile kan kaybetmesiyle sonuçlanmıştır,

Türk dış politikasına yön verenler İttihat ve Terakki dönemini iyice bir okurlarsa, nereye gittiklerini belki daha iyi görürler,

Habere özenmek

HAYATIMIN en ilginç eleştirilerinden birini dün aldım,

Eşcinsellerin, eşcinsel hakeme destek vermek için yaptıkları eylemi haber yapmamız bir okurumuzu kızdırmış,

“Bu yayınınızı kınıyorum, Özendirici olmuş” diye bana ağır bir mektup yazmış,

Güldüm,

Bir haber okuyup özenenlere yapacağımız bir şey yok,

İster cinayet haberi olsun, ister hırsızlık, isterse başka bir şey,

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Pazarlığı dıştan yaptığımız zaman.

Erişilebilirlik Araçları