MHP ne yapmak istiyor?

Milliyetçi Hareket Partisi’nin ne yapmak istediğini anlamak mümkün değil,

İlk şaşırtıcı adımlarını seçimden hemen sonra Cumhurbaşkanlığı seçiminde Genel Kurul’a katılacaklarını söyleyerek attılar,

Böylelikle, AKP’nin Gül dışında bir isim üzerinde uzlaşma aramasına gerek kalmadı ve Başbakan Erdoğan’ın “Elimizde listeyle muhalefetle uzlaşmaya gideriz” sözü gereksiz hale geldi,

Hiç bir uzlaşma arayışına girmeden, Gül’ü yeniden aday gösterdiler,

O zaman iyi niyetle “AKP içinde sıkıntı yaratmak istiyorlar, Gül ile Erdoğan’ı karşı karşıya getirmeyi planlıyorlar” diye düşündük,

Ancak son yaptıklarına iyi niyetli bir yorum getirmek imkansız,

Cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili Anayasa değişikliği referandumuna gidilirken AKP ciddi bir biçimde sıkıştı,

Referanduma gidecek tasarıya göre seçilecek olan Cumhurbaşkanı 11, Cumhurbaşkanı olacaktı ve Gül’ün durumu tartışmalı hale gelecekti, Daha doğrusu tartışma falan olmayacak, Gül’ün Cumhurbaşkanlığı bitecek, yenisi seçilecekti,

AKP’nin iktidarı süresince içine düştüğü en sıkıntı verici siyasi pozisyondu bu,

Ancak imdada yine MHP yetişti,

Referanduma gidecek tasarıda yapılacak değişikliğe destek vererek AKP’nin elini bir kez daha rahatlattılar,

AKP’ye sert eleştiriler yönelterek Meclis’e giren MHP; Meclis çatısı altında AKP’nin bastonu gibi oldu,

Ne zaman aksamaya başlasalar, MHP imdada yetişiyor ve MHP’ye tutunarak ayağa kalkıyorlar,

Böyle bir tavır için MHP’nin seçim öncesi kopardığı kıyameti koparmaya gerek yoktu,

Bahçeli, Tayyip Erdoğan’a gidip AKP listelerinden aday olmak istediği söyleyebilirdi,

Çünkü sonuçta ortaya çıkan tablo bu oldu,

 

 


Bakan Hanım ve Vinç

Bayram tatilinde Kapadokya’ya gittim,

Dünyanın eşsiz doğa harikalarından birini kızıma göstermeye,

Kapadokya’ya gittiğim zaman hep Esbelli Evi’nde kalırdım, Sevgili Süha Bey’in eski kaya evlerini onararak yaptığı müthiş minik otelde,

Bu kez  Esbelli’de yer bulamayınca bir kaç yıl önce açılan Museum Otel’te kaldım,

Şahane bir otel olmuş,

Kapadokya’da kaya evlere yapılan oteller enfes,

Birbirleriyle yarışıyor ve hep bir adım öteye gidiyorlar,

Neyse konumuz oteller değil,

Kapadokya’da her gezişimde hayran kaldığım yerleri bir kez daha gezerken anlatılanlara güleyim mi, ağlayayım mı bilemedim!

Bir önceki AKP hükümetinin iki Turizm Bakanı Kapadokya’ya gelmiş,

İlk gelen Güldal Akşit olmuş,

Peri bacalarını gezerken, şöyle bir soru sormuş: “Peri bacalarının üzerindeki taşları oraya vinçle mi koydunuz?”

Turizm Bakanı milyonlarca yılda oluşan peri bacalarının üzerinde doğal olarak kalan taşların vinçle koyulduğu zannediyor,

İnanamadım,

Bir ara da Atilla Koç gelmiş Kapadokya’ya,

Göreme Açık Hava Müzesi’ne gelmiş,

Yokuşları ve merdivenleri görünce “Ben çıkmayayım” diyerek gerisin geri dönüp gitmiş,

Dünyanın en önemli turizm merkezlerinden biri olabilecek, yüksek kalitede turistin geldiği, oda başına bir kaç bin dolar para ödediği Kapadokya ile ilgili bakanlarımızın durumu bu,

Gülsek mi, ağlasak mı?

 

 


Güvenlik rezaleti

Atatürk Havalimanı’nda uçağa binmek için son güvenlik kontrolünden geçmek üzere kuyruktayız,

Önümüzde bir tartışma yaşanıyor,

30’lu yaşlarında bir hanım güvenlik görevlisi ile tartışıyor ve güvenlik kontrolünden geçmeden, üzeri de aranmadan uçağa biniyor,

Şaşırıyorum,

Uçak kapısında hayli öfkeli görünen genç kadını yakalayıp ne olduğunu soruyorum,

Öfkeyle anlatıyor,

Güvenlik kontrolünden geçerken, yolculardan üzerlerindeki ceket ve paltoları çıkarıp x ray cihazına bırakmaları söyleniyor, Herkes bu kurala uyuyor,

Ancak genç kadının önünde türbanlı ve yere kadar pardesülü bir kadın var ve bu kadın üzerindeki pardesüyü çıkarmadan düdükleri öttüre öttüre güvenlik kapısından geçiyor, Aranmadan yoluna devam ediyor,

Bunun üzerine genç kadın ve eşi itiraz ediyorlar, “Bütün uçakların güvenliğini tehlikeye atıyorsunuz, Ya içinde bomba veya silah varsa” diyorlar, 

Güvenlik görevlisinin yanıtı dehşet,

“Biz esneğiz”

Genç kadın bağırıyor, “O aranmadıysa ben de aranmayacağım”

Suçlu olduğu bilen güvenlik görevlisi “Tamam tamam siz de geçin” diyor ve bu çift de aranmadan uçağa geliyorlar,

Bütün teröristlerin ve hava korsanlarının dikkatine,

Tesettür içindeyseniz hava limanlarındaki güvenlik zırhını delebilirsiniz,

Çünkü bazı güvenlik görevlileri “Esnek”

NOT: Şimdi hemen bazıları teröristlere yol gösteriyorsun diyecek, Yol zaten açılmış, Ben yolu tıkattırmaya çalışıyorum,

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
En özgür gazeteci işsiz gazeteci olmadığı zaman

Önceki İçerik
Sonraki İçerik

Erişilebilirlik Araçları