Tan’ı harcamak

DIŞİŞLERİ Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun dün birkaç gazetede yer alan sözlerini okuyunca inanamadım,

Ölçülü, dikkatli bir adam diye bildiğimiz Davutoğlu’nun sözlerini,

Davutoğlu şöyle demişti:

"Muhtemel krizi öngörerek Büyükelçi Namık Tan’ı şubat başında Washington’a gönderdik, Biraz ağırdan alsaydık, istişare için Ankara’ya çağıracak elçimiz olmazdı, Bu kozumuzu kullanamazdık,"

Ben böyle bir cümle hayatımda duymadım,

Sanırsın ki, Türkiye’nin Washington’da elçisi yok,

Biri istifa etmiş, yerine bir yenisi gitmiş,

Bu mu büyük strateji,

Ayrıca "geri çağırmak için büyükelçi yollamak" da neyin nesi,

Yani Ermeni tasarısının geçeceğini biliyorsunuz,

Engelleyemeyeceğinizden eminsiniz,

Bu yüzden de Washington’a "geri çekmelik" bir büyükelçi yolluyorsunuz,

Yolladığınız adam da Dışişleri’nin en parlak adamlarından Namık Tan,

Ben bu sözleri okuyunca Namık Tan adına üzüldüm,

Gazetelerden biri "Bakan Bombaladı" diye vermiş mesajı,

Bombaladığı doğru da, kimi ve nereyi bombaladığı tartışmalı,

Bence Namık Tan’ı,

Sizce kimi?

 


Galatasaray’ın borcu 600 milyon lira!

YİĞİT Şardan mesaj atmış dün,

Yurtdışındaymış,

"Bugün Galatasaray’ın 800 milyon TL borcu olduğunu yazmışsın, Sana 1, ağızdan söyleyeyim, Birleşme sonrası, yani birleşme için kullanılacak 70 milyon dolar hariç Galatasaray’ın borcu 200 milyon dolardır, Yıllık geliri 150-180 milyon dolara gelmiş bir kulüp için çevrilmesi ve geri ödenmesi hiç de zor olmayan bir tutardır, Dostlarına söyle, gönül rahatlığıyla seçime girebilirler,"

Yiğit böyle yazınca ben de Yiğit’in dostum dediği -ki bütün Galatasaraylılar benim dostumdur- Süren, Dürüst ve diğerlerine söylediklerimi burada da yazmalıyım,

Yemekte Galatasaray’ın durumu konuşulurken ben aynen şunları söyledim:

"Kulübün kötü yönetildiğine katılmıyorum, Adnan Polat’ın imajla ilgili hatalar yaptığında hemfikirim, Ancak nakit akışında sorun yaşamıyorlar, Ödenmeyen paralardan artık söz edilmiyor, Borcu çevirebildiklerini görüyorum ki, Faruk Süren de bunun en önemli unsur olduğunu hep söylerdi, heyecan veren transferler yapıyorlar, Rijkaard bile başlı başına bir heyecandır, Ben daha iyi bir alternatif olmadıkça bu yönetime oyumu veririm, Size de aynı şeyi tavsiye ederim,"

Bu sözlerden sonra masadakilerin de büyük oranda bu fikri paylaştığını ancak bazı konularda şikâyetleri olduğunu gördüm,

Bunun üzerine Ali Dürüst’e, "Sen çık o zaman" dedim,

Çıkmayacağını söyleyince Faruk Süren’e, "Başkanım, siz çıkın madem öyle" dedim,

Ben mevcut iki aday arasında Adnan Polat’ı çok daha uygun gördüğümü her yerde söylüyorum,

Adnan Öztürk’ün kulübü öğrenmesi zaten iki sene sürer,

Ve gördüğüm şu ki, genel kanaatin aksine mektepliler arasında Polat’ı destekleyenler daha fazla, Mektepsizler arasında ise Öztürk’ü,

Bu arada borçla ilgili Yiğit’in söylediklerine katılmıyorum,

Eğer Sportif AŞ’ye olan borçları hesaba katmıyorsa söylediği doğru,

Ama Sportif AŞ’ye olan borçları da eklersek benim 600 milyon TL dediğim rakam doğru,

 

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Gerçekleri saklayarak doğruya ulaşamayacağımızı anladığımız zaman

Erişilebilirlik Araçları