Müdahale istediğimiz gibi olacak mı?

SURİYE’ye yapılacak uluslararası müdahale konusunu dün yazdım, bugün de devam edelim.

Dün de söylediğim gibi müdahaleyi gerçekleştirecek 2 artı 1 ülkenin, yani ABD, İngiltere ve Fransa üçlüsünün, bu müdahaleye Türkiye’yi “ortak etme” gibi bir arzusu olmadığı açıkça görülüyor.

Belli ki, şu anda müdahaleyle ilgili planlar yapılıyor ama Türkiye ile paylaşılan bir şey yok.

Türkiye ise yoğun bir diplomasi trafiğiyle müdahalenin bir parçası olmak için uğraşıyor.

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Suudi Arabistan’a gitti.

Mısır’da darbecilere ilk günden itibaren açık destek veren ve bu yüzden de Türkiye’nin sert suçlamalarına neden olan Suudilerle Davutoğlu’nun ne konuşup ne paylaştığını merak ediyorum. Ancak Suudilerin, Davutoğlu’nu ve Türkiye’yi fazla dinleyeceğini de zannetmiyorum.

Müdahalenin Türkiye’nin arzu ettiği boyutta olmayacağı da açık.

Birkaç gün sürecek bir bombardımandan söz ediliyor ve bunun Esad’ı devirmeye yönelik olmayacağı, daha çok “Kendine gel” tarzında bir müdahale olacağı üç aşağı beş yukarı belli oldu.

Çünkü hem ABD hem AB hem de İsrail, Suriye’de muhaliflere hiç ama hiç güvenmediği gibi yeni bir Mısır olayı yaşamak da istemiyorlar.

Zaten ABD’de Obama’ya yönelik eleştiriler başladı bile.

Ortadoğu konusunda en bilgili yazarlardan Robert Fisk, “Obama Suriye’ye müdahale edince El Kaide ile aynı safta yer alacağını biliyor mu?” mealinde bir yazı kaleme aldı bile.

Yani Türkiye’nin beklentisi olan “Esad’ı devirecek bir uluslararası müdahale” ortalıkta görünmüyor.

Belli ki, İsrail ve Batı dünyası gerek Mısır’da, gerekse Suriye’de “stabil” bir ortam peşinde değil.

Hatta tam aksine mevcut durumun sürmesini tercih eder bir halleri var.

Açık konuşmak gerekirse, müdahale edecek taraflar arasında yer almaması aslında Türkiye’nin lehine.

Böylelikle Rusya ve İran ile gereksiz “yeni sorunlar” yaşamak zorunda kalmayacağız.

Türk Dışişleri ise büyük bir gayretle “oyuna dahil olmaya” çabalıyor.

Çünkü planlanan müdahale Türkiye’yi tatmin etmiyor.

Emevi Camii’nde namaz hayalini bir başka bahara erteliyor!

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Kurumlar kişilere kurban edilmediği zaman.

Erişilebilirlik Araçları