ADALET Bakanı Sadullah Ergin telefon açıp “Cumartesi günü yargı reformu stratejisi ve eylem planı taslağını tartışacağız, gelir misiniz?” diye sorunca gitmemek ayıp olurdu,
Kalktım gittim,
Bakan Ergin önceden yolladığı çalışmaları yeniden anlattı, Sağolsun meslektaşlarımız kendilerine gönderilen taslaklara önceden bakmadığı için
her şeyi yeniden dinlemek zorunda kaldık,
Bakan Ergin’in anlattıkları içinde yeni olan, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun “planlanan yeni yapısı”nın nasıl olacağıydı,
Avrupa’dan örneklerin yer aldığı bir dosyada, Türkiye’de HSYK’nın ne
şekilde olması gerektiği yolunda bir de çalışma vardı,
Hazırlanan öneriye göre HSYK şöyle teşkil edilecek:
Başkan Adalet Bakanı, Müsteşar doğal üye,
1) 15 yılını dolduran avukatlar, üst düzey yöneticiler, Adalet Akademisi
yönetim kurulu üyeleri arasından Cumhurbaşkanı tarafından seçilecek üyeler,
2) Hukukçu öğretim üyeleri arasından TBMM tarafından seçilecek üyeler,
3) Yargıtay üyeleri arasından Yargıtay Genel Kurulu’nca seçilecek üyeler,
4) Danıştay üyeleri arasından Danıştay Genel Kurulu’nca seçilecek üyeler,
5) Birinci sınıf adli yargı hâkim ve savcıları arasından meslektaşlarınca
seçilecek üyeler
6) Birinci sınıf idari yargı hâkim ve savcıları arasından meslektaşlarınca
seçilecek üyeler,
Bakan’ın verdiği bilgiye göre burada çoğunluk, yargı mensupları, Yargıtay ve
Danıştay tarafından seçilecek üyelerde olacak,
Doğrusu ben kendi adıma bu yapıyı bugünkünden daha doğru buldum, Bunu
Bakan’a da söyledim, Tek itirazım vardı, “Yargı reformuna partinizin sorun
yaşadığı AnayasaMahkemesi ve HSYK düzenlemesi ile başlamanız kuşku uyandıracaktır,
Yoksa HSYK’nın yapısıyla ilgili fazla bir sorun görünmüyor” dedim,
Bir itirazım daha var, Bu kurulda avukatların ne işi var anlamadım, Bence olmamalı,
Adalet Bakanı’nın sunduğu bu yeni HSYK yapısı önerisine iki itiraz geldi,
Biri Emre Aköz’den,
Emre Aköz “Böyle bir HSYK kurmuş olsaydınız, son HSYK’da Ergenekon savcıları görevden alınmış, dava bitmiş olur” dedi,
Aköz’ü tek destekleyen Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni
Ekrem Dumanlı oldu,
Ben de onlara itiraz ederek, “Bir davayı örnek alarak düzenleme yapamazsınız, Görünen o ki, siz Türk yargısına hiç güvenmiyorsunuz, Galiba tek güvendiğiniz kişi Zekeriya Öz, Ve galiba siz yargının tam anlamıyla siyasallaşmasını
istiyorsunuz” dedim,
Ali Bayramoğlu dahil herkes benimle aynı fikirdeydi,
Ben kendi adıma HSYK ile ilgili öneriyi beğendim,
TRT Şeş yayınlarsa
RTÜK, Justin Timberlake ile Ciara’nın birlikte yer aldığı klibi yasaklamış,
İki gerekçeyle, Görüntüler erotik, sözler müstehcen,
Biz de oturduk klibi izledik,
Gördüğüm en müstehcen klip olduğunu söyleyemem,
Sözleri de çevirdik,
Bizim pek çok türkümüz bu sözlerden daha müstehcen,
Doğrusu bu yasağa pek bir anlam veremedik, Hele hele RTÜK’ün yeni başkanının basına yansıyan özgürlükçü tavrıyla hiç bağdaştıramadık,
En ilginç öneri ise bizim Serdar Ali Çelikler’den geldi,
“Bu klibi TRT Şeş’te yayınlasınlar, O zaman hiç kimse yasaklayamaz” diyerek
Türkiye’de son günlerde egemen olan ruh halini yansıttı Serdar
Bir otomobil eksikti
BUGÜNDEN itibaren her pazar HT Ekonomi Gazetesi’nde yeni bir köşem var,
Hatırlarsınız, yıllarca Auto Show Dergisi’nde, sonra da Sabah Gazetesi pazar ilavesinde otomobil yazıları yazdım,
Bu yazılara “Test sürüşü” demek ayıp olur, Daha çok bir otomobilseverin ve iyi
bir sürücünün “İzlenim” yazılarıydı,
Ekonomi gazetemizin Yayın Yönetmeni Cüneyt Toros, “Bize otomobil yazsana” diye aylardır ısrar ediyordu, Pek çok okurdan da benzer istekler geliyordu zaten,
Cüneyt’i aylarca atlattım, çünkü gerçekten epey bir yoğundum,
Sonunda başladık,
Bu haftadan itibaren her pazar HT Ekonomi’de bir otomobili yazacağım,
İlk yazı Porsche Panarema,
Bakalım beğenecek misiniz?